MART İNSAN HAKLARI DEĞERLENDİRMESİ

Öldürülen Çocukların Katillerini Koruyan Yargı Sistemi, Faili Meçhullerin Suç Ortağıdır

21 Temmuz 2010 günü, Van'da, Hacıbekir kışlasının yakınlarında, ailesiyle birlikte piknik yapan Canan Saldık, başına isabet eden kurşunla hayatını kaybetmişti. Canan'ı öldüren kurşunun Hacıbekir kışlasının atış alanından geldiği iddia edilmiş ve bunun üzerine hem Van Cumhuriyet Başsavcılığı hem de Jandarma Asayiş Kolordu Komutanlığı soruşturma başlatmıştı. Soruşturma sonucunda açılan davada, 3'ü rütbeli 5 asker, ölüme sebebiyet vermekten 2 ile 6 yıl arasında hapis cezasıyla yargılanmaya başladı.

Canan'ın ölümüyle ilgili Van Askerî Mahkemesi'nde süren davada da bir bilirkişi raporu hazırlanmıştı. 27 sayfalık raporda, olayın Jandarma Asayiş Kolordu Komutanlığı Hacıbekir Kışlası atış alanında zırhlı araç üzerine monte edilen Bixi markalı makineli tüfeğin 5 numaralı atış görevi sırasında yaşandığı belirtildi. Cinayetle ilgili bunca delile rağmen, çok kısa sürede sonuçlanan davada, aralarında bir albay, bir binbaşı, bir başçavuş ve iki erin bulunduğu 5 sanık hakkında beraat kararı çıktı. 25 Şubat 2011'de Van Askerî Mahkemesi'nde yapılan nihai duruşmada çıkan kararda sanıklar, ölüme sebebiyet vermek ve görevi kötüye kullanmak suçlamalarından beraat etti.

Bu karar ile hukuk, bir kez daha katledilmiş; yargı, her zaman yaptığı gibi yine devleti koruma güdüsüyle hareket ederek katillerin yanında saf almıştır. Çocukların devlet eliyle öldürüldüğü yığınla olayda olduğu gibi, bu olayda da yargılama sonucunun silahlı güçler lehine olması; devleti halka karşı koruma anlayışıyla eğitilen silahlı güçlere sonsuz bir cesaret kaynağı olmaktadır. Mahkemelerden çıkan bu kararlar da göstermektedir ki, faili meçhul cinayetlerin aydınlatılması, faillerden hesap sorulması; hukukun yerle yeksan edildiği, adalet anlayışının hukuka egemen olmadığı bu ülkede asla mümkün görünmemektedir.

23 Nisan'ı çocuklara adadığını haykıran Kemalist devletin kolluk güçleri, Kürdistan'da 1989'dan bu yana yaklaşık 400 çocuğu katletmiştir. 2010 yılında yine 13 çocuk devlet silahıyla öldürülmüştür. Bu sayılara, koruculuk düzenin yol açtığı; kan davlarında, bazı hesaplaşmalarda ve köy çatışmalarında kurban verilen çocuklar dâhil değildir. 2010 yılında öldürülen 13 çocuğun failleri bulunamadığı gibi, 400'e yakın çocuğun ölümüne yol açan kolluk güçlerinden de -diğer faili meçhullerde de görüldüğü üzere- bir hesap sorulmadığı bilinmektedir. Devletin bu "teşvik edici" tutumu devam ettikçe; yargı, militarist vesayetin emrinde bulunduğu sürece; katiller bu tarz cinayetleri işlemeye devam edeceklerdir ve devlet eliyle işlenen faili meçhul cinayetler de son bulmayacaktır.

Cezaevlerindeki İnsanlık Suçları Son Bulmalıdır!

Yıllardır cezaevlerinin sorunları, cezaevlerinde yaşanan ve bir türlü son bulmayan hak ihlalleri raporlarımızda büyük yer tutmaktadır. Bu konuyla ilgili periyodik olarak hazırlanan raporlar, cezaevlerinde süren insanlık dışı uygulamaların devam ettiğini, tutsaklara her türlü zulmün reva görüldüğünü gözler önüne seriyor. Cezaevi idarelerinin keyfi tutumları sonucu, tutsakların zaten kısıtlı olan özgürlükleri de ellerinden alınıyor.

Konuyla ilgili olarak insan hakları ile ilgilenen kuruluşlara yüzlerce başvuru yapılmasına ve cezaevlerinin kötü şartları, yaşanan hak ihlalleri defalarca Adalet Bakanlığı'na taşınmasına rağmen, sorun bir türlü çözülmüyor ve hatta derinleşerek devam ediyor. Ölmek üzere olan insanların bile salıverilmediği cezaevlerinden gelen haberlere bakıldığında, tutsaklara birçok cezaevinde adeta esir muamelesi yapıldığı görülmektedir. Cezaevi koşullarını protesto eden tutsaklara karşı organize biçimde gerçekleştirilen "Hayata Dönüş" katliamının bile hesabını soramayan bir devlet anlayışının devam etmesi halinde nice katliamların, hak ihlallerinin yaşanması ve cezaevlerinin bu halinin devam etmesi muhtemeldir.

Başörtüsü Yasağı Devam Ettiği Sürece, Hükümet De Bu Zulmün Suç Ortağıdır

Büyük bir insanlık suçu olarak değerlendirdiğimiz başörtüsü yasağı konusunda son dönemlerde sadece üniversitelerde kısmen iyileştirmeler yapılmış olsa da bu yasağa tamamen son verilmedikçe, başörtüsü zulmü son bulmayacaktır. Halen kimi üniversitelerin bazı bölümlerinde başörtülü öğrenciler yasaklarla karşılaşmakta; ilköğretim okullarına başörtülü gidilmesi suç sayılmakta, devlet kurumlarında ve birçok özel işletmede başörtülü olarak çalışılmasına izin verilmemektedir.

ÖSYM tarafından başörtülü olarak sınava girilmesinin önündeki engeller kaldırılmasına rağmen; geçtiğimiz ay, YGS sınavı sırasında bazı okullarda kimi işgüzar görevliler tarafından başörtülü öğrencilerin zorla örtülerinin açıldığı öğrenilmiştir. Ayrıca, Ankara Keçiören Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nden Bolu Köroğlu Devlet Hastanesi'ne tayin edilen Dr. Zeliha Asiltürk isimli Dahiliye uzmanı, başörtülü çalışmaması konusunda hastane yönetimi tarafından tehdit edildikten sonra, başörtüsüyle çalışmaya devam etmesi sonucu hakkında açılan soruşturmanın ardından görevinden alınmıştır. Sistemin dayattığı yasaklar yetmezmiş gibi; bir de yasakçı sisteme körü körüne bağlı olan ve kraldan daha fazla kralcı rolüne bürünen bazı görevlilerin ortaya koydukları bu ibretlik manzara artık tahammülleri zorlayacak boyuta varmıştır.

Her alanda, koşulsuz biçimde bu yasağa son verilmediği sürece, inanç özgürlüğünün ihlaliyle ilgili haberlerin devamı gelecektir. 28 Şubat sürecinin sona erdiğini belirtenler, yasağın üniversitelerde nispeten son bulmasını yeterli görebilirler ama unutulmamalıdır ki, açık bir insanlık suçu olan başörtüsü yasağına tamamen son verilmedikçe ne 28 Şubat sürecinin bittiğinden bahsedilebilir ne de özgürlüklerin önündeki engellerin kaldırıldığından söz edilebilir. Hükümetin artık mazeret sunmasının pek bir anlamı bulunmamaktır. Yasak devam ettikçe, AK Parti hükümeti de bu zulmün en büyük suç ortaklarından biri sayılacaktır.

Özgür-Der Diyarbakır Şubesi

İnsan Hakları Komisyonu

2011 MART AYI HAK İHLALLERİ BİLANÇOSU

İNANÇ ÖZGÜRLÜĞÜ

28 Şubat Zulmü Başörtülü Eşi Bagaja Soktu

Darbe yanlısı olmayan ve dini hassasiyetleri bulunan subay ve astsubaylar, 28 Şubat sürecinin en büyük mağdurları arasında yer aldı. Bu askerleri savunduğu için orduyla ilişiği kesilen emekli Tuğgeneral Adnan Tanrıverdi, o karanlık dönemde bazı subayların lojmana giriş çıkışlarda başörtülü eşlerini bagaja sakladığını anlattı. Tanrıverdi, Balyoz ve Ergenekon için "28 Şubat'ın yavrusudur" dedi.(Star - 1 Mart)

Başörtüsü Zulmü Devam Ediyor

Bingöl'ün Karlıova ilçesinde bulunan Taşlıçay Köyü İlköğretim Okulu'nun 6 ve 7. Sınıflarında okuyan başörtülü 3 öğrenci herhangi bir yasak olmadığı halde yaklaşık 2 aydır okula alınmıyor. (İLKHA - 3 Mart)

Üniversite Dışında Örtüye De Ceza!

Üniversite dışındaki konferansa başörtülü katılan bir öğrenciye uzaklaştırma cezası verildi. İddiaya göre KTÜ Trabzon Meslek Yüksekokulu Tekstil Teknoloji Bölümü 2. sınıf öğrencisi Safiye Öksüz, Akçaabat Belediyesi Konferans Salonu'nda düzenlenen 'Verimlilik' konferansına katıldı. Okul dışında düzenlenen konferansa başörtülü katıldığı iddiası ile öğrenciye uzaklaştırma cezası verildi. (islahhaber.com - 5 Mart)

"Ailemi Çarşaflı Diye Otele Almadılar"

Samsun'da bir iş adamı, yakınları çarşaflı diye otele alınmadıklarını iddia etti. Önceki gün kayınvalidesi ve 3 yakını ile Amasya'dan Samsun'a gelen işadamı Ömer Yaraş (31), yakınlarının nüfus cüzdanları ile iki oda ayırtıp, rezervasyon işlemi yaptırdı. Akşam kalmak için otele geldiklerini anlatan Yaraş, "Otelin asansör kapısına doğru giderken, bir görevli gelip, bizim otelde kalamayacağımızı söyledi. Ben de sebebini sordum. Ailemin 'çarşaflı' olmasını gerekçe gösterdiler. İtirazlarıma rağmen, aynı gerekçeyi öne sürünce rezervasyonumu iptal edip, otelden ayrıldım." dedi. (islahhaber.com - 11 Mart)

10 Yıl Sonra "Fişlendiniz" Yanıtı

Fırat Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ahmet Baylar'ın, 2001 yılında araştırma görevlisi kadrosuna geçiş için yaptığı başvurunun reddedilmesinin altından fişleme skandalı çıktı. Skandalı 10 yıl sonra ortaya çıkaran ise Baylar'ın bilgi edinme hakkı çerçevesinde Cumhurbaşkanlığı'na yaptığı başvuruya gelen yanıt oldu. Yanıtta, dönemin rektörü Feyzi Bingöl'ün, Köşk'e yazdığı bilgi notunda Baylar'ın eşinin başörtülü olmasını gerekçe göstererek atamaya karşı çıktığı belirtiliyor. (haksozhaber.net - 13 Mart)

Yaygın Eğitimde Başörtüsü Skandalı

Bolu'da Elginkan Vakfı Mesleki ve Teknik Eğitim Merkezi'nin düzenlediği NLP (beyin dili) seminerinde 'kamusal alan' skandalı yaşandı. Düzce'de ziraat mühendisi olarak çalışan Gültaze Soysal, programa internet üzerinden başvurdu. Müracaatının kabul edilmesi üzerine aile hekimi olan eşi Ayhan Soysal ile birlikte Bolu'ya geldi. Ancak Soysal, başörtülü olduğu gerekçesiyle seminere giremedi. (islahhaber.com - 15 Mart)

TOKİ Konutlarına "Çağdaş Kıyafetli" Sahipler

Sivil memura "eşi başörtülü" diye konut verilmedi. Kütahya'da Jandarma'nın kendisine tahsis edilen ancak talep gelmeyince sivil memurlara dağıtılması kararlaştırılan TOKİ konutlarından almak isteyen sivil memurlara "eşlerin çağdaş kıyafetli olması" kuralı getirdiği iddia ediliyor.(haksozhaber.net - 24 Mart)

"Başımı Zorla Açtılar"

Ankara Batıkent Lisesi'nde YGS sınava giren adaylar, başörtüsü engeliyle karşılaştı. Sınıflara giren görevliler başörtülü öğrencilerden başlarını açmalarını istedi. Bu talep üzerine çok sayıdaki öğrenci, başını açarak sınava girmek zorunda kaldı. Bu uygulama ile moralinin çok bozulduğunu ve sınavının kötü geçtiğini dile getiren Vahide Yalçın adlı öğrenci, sınav sonrası gözyaşlarına boğuldu. Yeşim Öz isimli öğrenci ise "İçeri girdikten sonra, öğretmenler sınıfları dolaştılar. Tek tek başımızı açmamız gerektiğini söylediler. Ben de açtım... Karşı gelseydik sorun yaşardık, moralimiz bozulsa da girmek zorunda kaldık." diye konuştu. Başörtüsünü açmadığını söyleyen Ayşenur Tutucu ise "Ben başımı açmadım. Hakkımda bir tutanak da tutulmadı" dedi. (islahhaber.com - 28 Mart)

Başörtülü Doktor Görevden Alındı

Ankara Keçiören Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nden Bolu Köroğlu Devlet Hastanesi'ne tayin edilen Dr. Zeliha Asiltürk, başörtülü çalışmaması konusunda hastane yönetimi tarafından tehdit edildi. Başörtüsüyle çalışmaya devam eden Dr. Zeliha Asiltürk hakkında soruşturma açıldı. 15 günün ardından Dr. Zeliha Asiltürk, sabah saatlerinde hastalarını muayene ettiği sırada görevinden alındı. (islahhaber.com - 29 Mart)

Ege Üniversitesi'nde Skandal

Ege Üniversitesi'nde, başörtülü öğrencilerin koridorda bile dolaşmasına tahammül edilmiyor. Bazı öğretim üyeleri ve asistanlar tarafından, başörtülerini çıkararak derse giren kız öğrencilerin fotoğraflarının çekilerek fişlendiği, ayrıca sözlü tacize uğradığı öne sürülüyor. Bu duruma itiraz edenlere ise zorla tutanak tutturulup imzalatıldığı belirtiliyor. Bununla da yetinilmeyerek bina girişine, dekanlık onaylı, "Öğrenciler fakültemiz binalarına türban ile giremeyeceklerdir." yazılı bir duyuru asıldı. (islahhaber.com - 31 Mart)

MİLİTARİZM

OYAK'ın İştiraki OYTEK Müşteri Bilgilerini Satmış

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) denetim elemanları, son yılların en büyük 'ekonomik casusluk' olaylarından birisini ortaya çıkardı. BDDK denetim elemanları ordu mensuplarının üye olduğu OYAK'ın iştiraklerinden OYAK Teknoloji Bilişim ve Kart Hizmetleri AŞ'nin (OYTEK), Merkez Bankası'nda sır gibi saklanan bankaların müşterileriyle ilgili bilgileri para karşılığı faktoring ve finansal kiralama şirketlerine para karşılığı sattığını tespit etti. (islahhaber - 1 Mart)

BÇG'nin Talimatları 2005 De Bile Uygulandı

28 Şubat sürecinde 6 milyon kişiyi fişleyen Batı Çalışma Grubu'nun talimatları uygulansın diye 2005'e kadar bölge komutanlıklarına yazılı emirler gönderildiği ortaya çıktı. Yeni belgelere göre, 1997'de Genelkurmay ikinci başkanı olan Çevik Bir'in ıslak imzalı emir yazısıyla başlayan süreç 8 yıl devam etti. Hiçbir yasal dayanağı olmayan askerî fişleme talimatlarının 2002'deki uygulama emirlerinde Balyoz sanığı Engin Alan'ın imzası var. 2003'te Çetin Doğan'ın hayata geçirdiği talimatlar, 2004'te Deniz Kuvvetleri'ne gönderilmiş. (islahhaber.com - 1 Mart)

Genelkurmay'dan Geçici Güvenlik Bölgesi Uyarısı

Genelkurmay Başkanlığı, Diyarbakır'ın Lice ile Bingöl'ün Genç ilçeleri sınırındaki Toprak Tepe bölgesini "geçici güvenlik bölgesi" ilan etti. (Hürriyet - 2 Mart )

Hukukçular: 28 Şubat Mutlaka Yargılanmalı

Gölcük'teki Donanma Komutanlığı'nda ele geçirilen 9 çuval belgeden 28 Şubat dönemine ait fişleme ve çok sayıda darbe planı çıktı. Bu planların Balyoz darbe planında da uygulamaya geçirildiği savcı tarafından tespit edildi. Hukukçular, Balyoz, Sarıkız ve Ayışığı darbe planlarının kaynağı olarak gördükleri 28 Şubat'ın yargılanması gerektiği görüşünde.(islahhaber.com - 2 Mart)

Başakşehir'de Üçüncü G3 Mermisi

İstanbul'da görev yapan hakim E.A.'nın otomobiline G-3 mermisi ile ateş edilmesinin ardından aynı bölgede Ergenekon ve Balyoz gibi kritik davalara da bakan hâkim ve savcıların oturduğu lojmanların çevresinde de benzer olaylar yaşandı. Bölgede kurşunlardan biri 4. Etap 2. Kısım'da oturan bir ailenin çocuk odasına düştü. Nereden geldiği belli olmayan kurşun, odanın camını kırdı. Diğer kurşun ise 5. Etap'ta benzinlikte yıkama yapan Cemil Bodur'un aracına isabet etti. Uzun namlulu silah mermilerinin yakında bulunan askerî bölgeden gelmiş olabileceği üzerinde duruluyor.(Zaman - 2 Mart)

Çukurca'da 7 Askeri Öldürten General Delilleri Yok Etmiş

Hakkâri'nin Çukurca İlçesi Hantepe'de 28 Mayıs 2009 tarihinde 7 askerin ölümüne yol açan mayın patlamasıyla ilgili bilirkişi raporunda, mayınları döşettiren Tuğgeneral Zeki Es'in delilleri yok ettiği belirtildi.(ANF - 3 Mart)

Özden 28 Şubat'ı Savundu

Yekta Güngör Özden, "28 Şubat darbe değildir. 13 siyasi partinin kapatılmasında imzam var, pişman değilim", Ümit Kocasakal da, "Gerektiğinde statüko savunucusu olurum" dedi. Eskişehir Barosu'nun düzenlendiği 'Hukuk devleti ve yargı bağımsızlığı' konulu konferansta konuşmacılar, darbe ve statüko yandaşı açıklamalar yaptı.(Star–6 Mart)

Genelkurmay'dan Silivri'ye Düzenli Ziyaret

Genelkurmay Başkanlığı'nın "Hükümeti cebren ıskat veya vazife görmekten cebren men etmeye teşebbüs etmek"ten yargılanan ve Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunan Balyoz Darbe Planı davası sanıklarını düzenli olarak ziyaret ettiği ortaya çıktı. Bazı muvazzaf general ve amirallerin her çarşamba öğleden önce TSK'ya ait sivil araçlarla ve sivil olarak cezaevine gittiği iddia edildi. (islahhaber.com - 9 Mart)

Aileniz Dersim'de İmha Edilmiştir

Genelkurmay kayıtlarına göre 16 bin kişinin öldürüldüğü 1937-1938 Dersim katliamının şu ana kadar ortaya çıkan tek resmi belgesi yargıya taşındı. Katliamın ardından Kütahya'ya sürgüne gönderilen Ali Akgün, yaklaşık 17 yıl sonra memleketine dönmek için Tunceli Valiliği'ne başvurdu. Dönüş için onay veren valilik, katliamda 10 yakını öldürülen Ali Akgün'e 'Aile üyelerinin imha edildiği...' yazılı zabıt tutanağı verdi. İşte bu belge, 56 yıl sonra katliama ilişkin açılan ilk davanın dayanağı oldu. Tunceli Valiliği'nin 27 Ağustos 1955'te verdiği belgede şu ifadeler yer alıyor: "Hüseyin Altıntaş'ın nüfus hane kayıtlarında adı yazan Hüseyin karısı Humar ve Hüseyin evlatları Humar'dan doğma Elif, Mehmet, Hadice, Ahmedi, Suzan, Alicemal, Hetip, Emine'nin 1938 harekâtında imha edildiği ve aile reisi Hüseyin Altıntaş'ın da 952 yılında öldüğü, haneden yalnız Ali Akgün'ün sağ kaldığı anlaşılmaktadır." (islahhaber.com - 12 Mart)

Bitlis'te Köylülere Koruculuk Baskısı

Üç yılda 10 bin yeni kadro açılan, ancak rağbet görmeyen koruculuk sistemi yeniden canlandırılıyor. Hizan Merkez Jandarma Karakoluna 38 korucu kadrosu açıldı. Hizan'a bağlı Süttaşı, Aladana, İçlikaval, Horozdere, Azgur ve Gökkaya köylerini gezen eski korucu başlarının köylülere korucu olmaları için baskı yaptığı öğrenildi.(ANF - 19 Mart)

JİTEM'in "Sorgu Ekibi" 8 Yıl Önce Ceza Almış

Varlığı sürekli inkâr edilen JİTEM'in 'sorgu ekibinin' 8 yıl önce yargılandığı ortaya çıktı. Şırnak Ağır Ceza Mahkemesi, 2003'te İl Jandarma Komutanlığı bünyesindeki İstihbarat ve Sorgu Kısım Amirliği'nde çalışan 3 kişiyi 'işkence ile adam öldürme' suçundan 10'ar yıl ağır hapisle cezalandırmış. Faili meçhuller davasının avukatlarından Tahir Elçi, "Bu bölüm, Cemal Temizöz'ün kurduğu birimin devamıdır." diyor. (islahhaber.com - 20 Mart)

Tutuklanmadan Balyoz'un Belgelerini Silmişler

Balyoz davasındaki tutuklamaları eleştirenlerin gerekçelerini boşa çıkaran bir gelişme daha yaşandı. Davanın sanıklarından Harp Akademileri Komutanlığı Kurmay Başkanı Tümgeneral Ahmet Yavuz'un, tutuklanmadan 15 gün önce bütün harp oyunu ve plan seminerlerinin silinmesini emrettiği ortaya çıktı. Taraf gazetesinde önceki gün yayımlanan haberde Yavuz'un, arşivlerde bulunan belgelerin elektronik hallerinin de bilgisayardan silinmesini istediği belirtiliyor. (islahhaber.com - 21 Mart)

Cinayetler Dindarlara Yıkılacakmış!

Zirve katliamı ile ilgili Ergenekon kapsamında tutuklanan zanlılar, bir karakolda ellerindeki not kâğıtlarından okuyarak sanki muhbir cinayeti anlatıyormuş gibi ses kaydı yapmış! Zirve Yayınevi katliamıyla ilgili aralarında dönemin İl Jandarma Komutanı emekli Albay Mehmet Ülger'in de bulunduğu 7 zanlının Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklanmasına neden olan ses kaydıyla ilgili ilginç bilgiler ortaya çıkmaya başladı. 27 Ocak 2008'de kayda alınan konuşmaların, "Cinayetin arkasında muhafazakârlar ve cemaat var" kanısını oluşturmanın tasarlandığı belirlendi. (islahhaber.com - 24 Mart)

PKK'li Cenazelerine Yapılan Vahşetin Görüntüleri

Siirt'in Pervari İlçesi'nde, geçtiğimiz yıl 30 Haziran ve 1 Temmuz günlerinde çıkan çatışmada yaşamını yitiren 12 HPG'liye ait olduğu belirtilen çatışma alanında çekilmiş cenazelerin görüntüleri ortaya çıktı. DİHA'nın yayınladığı fotoğraflarda cenazelere uygulanan vahşet gözler önüne seriliyor.(ANF - 27 Mart)

GATA'da Askerler Kobay Yapıldı

GATA Nöroloji Ana Bilim Dalı'nda görev yapan aralarında Balyoz tutuklusu Korgeneral Nejat Bek'in oğlu Tabip Binbaşı Semai Bek'in de olduğu 6 kişilik doktor grubu, hareket bozukluğu hastası 20 askeri, tanı koyma bahanesiyle kobay yerine kullandı. İzin almadan askerlerin beyinlerine yüksek elektro-manyetik alan uygulayan doktorlar, bu skandalı 'bilimsel çalışma' diye de uluslararası kongreye sundular. (islahhaber.com - 29 Mart)

Erzincan'da 108 Uçaksavar Mermisi Bulundu

Erzincan'ın Refahiye ilçesine bağlı Köroğlu Deresi mevkiinde geçtiğimiz pazar günü bölgede balık avlayan N.A. F.A. ve F.A. tarafından iki ayrı poşet içerisinde toplam 108 adet uçaksavar mermisi bulundu.(Zaman - 30 Mart)

"Kobay" Olayında Yeni Belgeler

Genelkurmay'ın 'aldık' dediği GATA Etik Kurulu izni deneyden iki yıl sonrasına ait. Üstelik bu onay da 'Gönüllü oldular' kılıfıyla ve deneklerin asker oldukları gizlenerek alındı. (Star - 31 Mart)

İŞKENCE VE KÖTÜ MUAMELE

Karakolda Dayak İddiası

Adana'da epilepsi hastası 31 yaşındaki Tamer Bayat'ın götürüldüğü polis karakolunda yediği dayak yüzünden kolunun 2 yerinden kırıldığı, göğsüne ve sırtına aldığı darbeler sonucu akciğerinde su toplanması meydana geldiği iddia edildi. (Milliyet - 3 Mart)

Huzurevi Değil Ölüm Kampı

Konya'da Dr. İsmail Işık Huzurevi'nde bir ihbar mektubunun ardından yapılan incelemede şüpheli ölüm, kötü muamele, taciz ve yolsuzluk olayları saptanınca müfettiş görevlendirildi.(Taraf - 5 Mart)

Polis 8 Mart Yürüyüşüne Müdahale Etti

Diyarbakır'da Yenişehir İlçesi'nde 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla gerçekleştirilen yürüyüşe polis müdahale etti. Müdahale sonrası gençlerle polis arasında çıkan çatışma sürüyor.(ANF - 8 Mart)

İzmir'de Kadınlar İle Polisler Arasında Çatışma

Genç Kadınlar, İzmir'de 8 Mart Dünya Kadınlar Günü için düzenledikleri yürüyüşe polislerin müdahalesine Molotof ve taşlarla karşılık verdi. İzmir'in Konak İlçesine bağlı Kadifekale Semti'nde 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle yürüyüş yapıldı. Genç Kadınlar tarafından yapılan yürüyüşe polisler müdahale etti.(ANF - 8 Mart)

Şoförler Polis Şiddetini Kınadılar

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi'ne ait otobüste şoförlük yapan Ali Aksoy'un polis tarafından tartaklanmasını şoför arkadaşları kınadı.(Evrensel - 9 Mart)

Dersim'de 40 Polis ESP Üyelerini Taciz Etti

Ezilenlerin Sosyalist Partisi üyelerine dönük baskı ve takipler artmaya başladı. ESP Dersim İl Örgütü üyelerine yönelik baskılara dün bir yenisi eklendi. Kent merkezinde dolaşan ESP üyelerini, resmi ve sivil 40 kadar polis durdurup üst araması yaptı. Zırhlı araç ve sivil otolarla önleri kesilen ESP üyelerinin üzerlerinin aranması için arama izni çıkarılırken, çantaları didik didik arandı. Üzerlerinde bulunan notlar incelendi. Kimlik kontrolü yapılan ESP üyeleri serbest bırakıldı. (ANF - 13 Mart)

Cizre ve Viranşehir'de Kitleye Gaz Bombalı Saldırı

Şırnak'ın Cizre İlçesi'nde on binlerce kişinin katıldığı Newroz kutlamasından sonra BDP İlçe binası önünde bulunan "Demokratik Çözüm Çadırı"na doğru yapılan yürüyüşe polis gaz bombalarıyla saldırdı. Polisin saldırısı ardından kitle ile polis arasında çatışmalar başladı. Urfa'nın Viranşehir İlçesi'nde de Şırnak Mahallesi'ndeki Newroz alanından ilçe merkezine doğru yürüyüşe geçen 10 bini aşkın kişiye polis şiddetine maruz kaldı. Karacadağ Caddesi'nde gaz bombalarıyla saldıran polise kitle taşlarla karşılık verdi. (ANF - 20 Mart)

Polis Hakkâri'de Havaya Ateş Açtı

Hakkâri'de kurulan 'Demokratik Çözüm Çadırı'nı ziyaret etmek amacıyla Çukurca'dan gelen ve aralarında Çukurca Belediye Başkanı Mehmet Kanar ile BDP İlçe Başkan Sıddık Güzel'in de bulunduğu ilçe yöneticileri, kentin girişinde bulunan Depin arama noktasında, polisin saldırısına uğradı. BDP'liler ile polis arasında çıkan tartışma üzerine polisler havaya ateş açtı.(Evrensel - 25 Mart)

Babacan Protestosuna Polis Saldırısı

Eskişehir Osmangazi Üniversitesinde Devlet Bakanı Ali Babacan'ı protesto etmek isteyen öğrencilere polis cop ve biber gazıyla saldırdı. ( Evrensel - 25 Mart )

Polisin Gaz Bombası BDP'li Başkanı Hastanelik Etti

Cizre'de çocukların taş attığını bahane eden polis çevreye rastgele gaz bombası atarken, BDP İlçe Başkanı Esat Malkoç, atılan bir gaz bombasının ayağına isabet etmesi sonucu yaralandı.(Evrensel - 27 Mart)

45 Günlük Bebek Gaz Bombasından Zehirlendi

Hakkâri'de dün gece Berçelan Mahallesi'nde yapılan gösteriye müdahale eden polis bir eve gaz bombası attı. Gazdan dolayı zehirlenen 45 günlük bebek hastaneye kaldırıldı.(Evrensel - 27 Mart)

Ere Tecavüz İddiası

Bolu ve Bilecik'teki iki askerin birliklerinde tecavüze uğradığı iddia edildi. 'Askeri birlikte tecavüz' iddiasının ilkinde adres Bolu Dağı Jandarma Karakolu. Karakolda askerliğini yapan er M.Ç.'ye, karakol komutanı C. A. tarafından, karakolun altındaki depoda tecavüz edildiği iddia ediliyor. İddianın Bolu İl Jandarma Komutanlığı'na bildirilmesi üzerine yapılan baskın sonucu, karakol komutanı C.A.'nın er M.Ç.'ye tecavüz ederken yakalandığı belirtiliyor. Bunun üzerine derhal konu askeri savcılığa bildirildi ve askeri savcı karakol komutanı C.A.'yı Ankara'ya çağırarak tutuklattı. (islahhaber.com - 27 Mart)

Siirt'te Polis Yine Gaz Bombaları İle Saldırdı

Toplu mezarların açılması için Newala Qesaba'ya düzenlenen yürüyüş ve yapılan konuşmaların ardından kitle kent merkezine doğru yürüyüşe geçti. Ancak, Yüksek Öğrenim Ve Kredi ve Yurtlar Kurumu binası önünde panzer ve yüzlerce çevik kuvvet polisi ile barikat kuran polis, kitleyi durdurdu. Bunun üzerine binlerce kişi oturma eylemi başlattı. Kitle geldikleri kentlere geri dönmek için araçlarına giderken, polis gerekçe göstermeden gaz bombalarıyla saldırıya geçti. (ANF - 28 Mart)

CEZAEVLERİ

Erzurum H Tipi Cezaevi'nde Baskılar

Erzurum H Tipi Cezaevi'nde kalan ve boğazındaki ur nedeniyle beslenemeyen Mehmet Aras, durumunun kötüleşmesi nedeniyle tedavi altına alındığı Erzurum Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nden "kendisine yapılacak bir şey yok" denilerek cezaevine tekrar gönderildiği, 1 Mart 2011'de öğrenildi. Konuyla ilgili açıklama yapan Mehmet Aras'ın avukatı Şaziye Önder, müvekkilinin hastanede tutulduğu süre içinde tedavisinin yapılmadığını bu nedenle urun yayıldığını ve ancak serum ile beslendiğini söyledi.(Günlük - 1 Mart)

Eskişehir H Tipi Cezaevi'nde Ölüm

İki kez ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istemiyle yargılanan Mehmet Baştürk'ün (30), tutuklu bulunduğu Eskişehir H Tipi Cezaevi'nde, 27 Şubat 2011'de tek kişilik koğuşunun pencere demirlerine bağladığı iple kendini astığı öğrenildi.(Hürriyet - 3 Mart)

Kandıra F Tipi Cezaevi'nde "Süngerli Oda" Cezası

Kocaeli Kandıra F Tipi Cezaevi'nde kalan Rıza Çatakbaş, Selman Tökü, Hüseyin Tepe'nin revire çıkmak için dilekçe yollamaları üzerine mahkûmların bulunduğu koğuşa giren gardiyanların, mahkûmları zorla dışarı çıkararak "süngerli oda"ya kapattıkları öğrenildi.(ozgurradyo.com - 8 Mart)

Kanayan Midesine Rağmen Tahliye Edilmiyor

KCK operasyonları kapsamında tutuklanan ve Muş E Tipi Cezaevi'nde tutulan Mezopotamya Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma Dayanışma ve Kültür Derneği (MEYA-DER) Van Şubesi eski Başkanı Ferzende Abi'nin (62) geçirdiği mide kanaması nedeniyle Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne kaldırıldığı 9 Mart 2011'de öğrenildi. Ferzende Abi'nin 13 yıl cezaevinde kalmasından kaynaklı olarak hastalandığı ve yapılan girişimlere rağmen tahliye edilmediği yakınları tarafından açıklandı. (DİHA - 9 Mart)

Hediye Aksoy Cezaevinde Ölüme Terk Edildi

1990 yılında yaşanan mayın patlaması sonucu her iki gözünü kaybeden ve yaralı halde 8 yıl cezaevinde kalan Hediye Aksoy'un bu süre boyunca tedavisi yapılmadı. 1998'de afla tahliye olan Aksoy, 2007 yılında yeniden tutuklandı. Hediye Aksoy, tutuklu kaldığı Bakırköy Kadın Tutukevi'nde yakalandığı göğüs kanseri nedeniyle her gün ölüme biraz daha yaklaşıyor. İki gözünü kaybeden ve kanser hastası olan Hediye Aksoy, sağlık koşulları cezaevinde kalmasına uygun almadığı halde tahliye edilmiyor. Aksoy, ancak arkadaşlarının yardımıyla ihtiyaçlarını giderebiliyor.(ANF - 11 Mart)

Dikişleri Patlatıldı

Tekirdağ 1 Nolu F Tipi Cezaevi'nde kalan ve bacağından olduğu ameliyat nedeniyle 25 tane cıvalı tel dikişi bulunan Kemal Ayhan'ın, gardiyanlar tarafından darp edilerek dikişlerinin patlatıldığı öğrenildi. (ANF - 13 Mart)

Düşüncelere De El Koyacak Mısınız?

Tekirdağ 1 Nolu F Tipi Cezaevi idaresi, tahliye olan ya da başka bir cezaevine sevk edilen mahkumların, giderken arkadaşlarına hediye ettikleri kitaplara cezaevi idaresi tarafından 'size ait değil' denilerek el konulması, 'düşünceleriniz de size ait değil, el koyuyoruz' denilmesine az bir zaman kalıp, kalmadığı sorusunu akla getiriyor.(Evrensel - 13 Mart)

380 Kişilik Mardin Cezaevi'nde 750 Kişi Kalıyor

İHD Mardin Şubesi, Mardin Cezaevi'ne ilişkin hazırladığı raporu basına açıkladı. Raporda, kapasitesi 380 olan cezaevinde 750 hükümlü ve tutuklunun kaldığını, 6–8 kişi kalması gereken 24 metrekarelik odalarda ise 16 ile 18 kişinin yatmak zorunda olduğu belirtildi. (ANF - 14 Mart)

Hasta Mahkûmlara Çifte Standart

Sincan F Tipi Cezaevinde tutuklu bulunan İdris Çalışkan'ın ailesi, sağlık durumu giderek kötüye giden Çalışkan'ın tedavisinin yapılmamasına tepki gösterdi. Çalışkan'ın kardeşi, duruma "Biz insan değil miyiz?" diyerek isyan etti. Avukat Halil İbrahim Vargün de, Ergenekon tutuklularını örnek göstererek, hasta tutukluların tedavisiyle ilgili çifte standart uygulandığına dikkat çekti.(Evrensel - 14 Mart)

Cezaevlerinde Hak İhlalleri Arttı

İnsan Hakları Derneği Adana Şubesi düzenlediği basın toplantısıyla 2010 yılı cezaevi raporunu açıkladı. Rapora göre 2010 yılında cezaevlerinde yaşanılan hak ihlallerinin yüzde 23 arttığı ifade edildi. İHD Adana Şubesinde raporu açıklayan Osman Kara, 2010 yılında mahkûmların ailelerinin derneğe gelerek 75 başvuru yaptığını mahkûmların mektup ve faks yoluyla da 58 başvuru yaptığını söyledi. Cezaevlerinden gelen tüm mektupların ortak noktasının F tipi cezaevlerinin tutuklular üzerinde bıraktığı fiziksel ve psikolojik rahatsızlıklar üzerine olduğunu dile getiren Kara, tecride dayalı infaz rejiminin, uygulayıcıların insaf ve inisiyatifine bırakılamayacağını aktardı. Kara, Cezaevi idarelerinin mahpusların yaşam koşullarını düzelteceğine, yasal bazı hakların kullanılmasını engellediğini aktardı.(Evrensel - 17 Mart)

Yetkilileri Adaleti Ayakta Tutmaya Çağırıyorum

Hizbullah davasından yargılanıp yıllarca cezaevinde kalan, 19 yıldır tekerlekli sandalyeye mahkûm olan felçli, bakıma muhtaç, özel ihtiyaçlarını dahi karşılayamayan ve iş gücünü yüzde 95 oranında kaybeden Fikret Bayram, cezaevinde tutularak mağdur edilmeye devam ediliyor. İkinci tutuklanışı 2 seneyi aşan Fikret Bayram, toplamında 14 seneden fazladır cezaevinde kalıyor. 19 yıldır yüzde 95 felçli olarak yaşam mücadelesi veren Fikret Bayram'ın eşi Naime Bayram, eşinin sürekli yardıma muhtaç olduğunu söyleyerek cezaevinde tutulmasının ne adalete ne de vicdana uyduğunu söyleyerek, bu adaletsizliğe son verilmesini istedi. (İLKHA - 18 Mart)

Kürtçe Meclis'e Serbest, Cezaevine Yasak

Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın Kürtçe ve Türkçe olarak basıp TBMM'de milletvekillerine dağıttığı ünlü Kürt şair Ehmedê Xanî'nin ünlü eseri Mem û Zîn, Sincan 2 No'lu F tipi Eğitim Kurulu'nca 'sakıncalı' bulunarak, tutuklu İbrahim Eker'e verilmedi. (islahhaber.com - 19 Mart)

Van F Tipi Cezaevi'nde Baskılar

Van F Tipi Cezaevi'nde bulunan oğlu Tuncer Buldu ile birlikte iki mahkûmun kaldığı koğuşa "arama yapılacağı" gerekçesiyle giren gardiyanların, koğuşu dağıttıktan sonra koğuştaki mahkûmları kameraların görmediği bir bölgede dövdüğünü ileri süren Aynur Buldu, 22 Mart 2011'de İnsan Hakları Derneği Van Şubesi'ne başvurarak hukukî yardım talebinde bulundu.(Günlük - 23 Mart)

Tekirdağ 1 Nolu F Tipi Cezaevi'nde Dayak

Tekirdağ 1 Nolu F Tipi Cezaevi'nde 22 Mart 2011'de C-80 numaralı koğuşta kalan iki mahkûmun, gardiyanlar tarafından dövülerek istekleri dışında başka koğuşlara nakledildiği ileri sürüldü.(atilim.org - 24 Mart)

Elbistan Cezaevi'nde İşkence İddiası!

Pakistan'da yakalanarak Türkiye'ye teslim edilen ve Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından "Afganistan El Kaidesinde eğitim alarak Amerikalılara karşı savaşmak" iddiasıyla tutuklanan İsmail Tektaş'ın, Elbistan Cezaevi'nde işkence gördüğü ortaya çıktı. İsmail Tektaş'ın ağabeyi Fatih Tektaş, kardeşinin 23 Mart 2011 tarihinde, Elbistan Cezaevi'nde aşırı dövülmüş ve yarı baygın halde gördüğünü söyledi. Fatih Tektaş, "10 gardiyan kardeşimin üzerine çökmüş ve aşırı şekilde dövmüşler; boğazında tırnak izleri var ve kanıyor, dizinde yara ve kanama var, aksayarak yürüyor, gardiyanlar ve müdür 'Şikâyetçi olmayın, olayı kapatalım' diye tehdit ettiler" dedi.(haksozhaber.net - 25 Mart)

Osmaniye Cezaevi'nde Hak İhlali

Gaziantep İHD Şubesi Osmaniye Cezaevinde yaşanan hak ihlalleri üzerine Yeşilsu Parkı'nda açıklama yaptı. İHD Gaziantep Şube Başkanı Aynur Ak, Osmaniye Cezaevi'nde yaşananlara dikkat çekerek, "cezaevi personelinin hak engelleyici tavırları; mahpusluların zaten zor olan yaşam koşullarını daha da zorlaştırmaktadır" dedi.(Evrensel - 26 Mart)

Hasta Tutuklular Tedavi Edilmiyor

15 Şubat 2011'de Diyadin'de bir cismin patlaması sonucu iki elini kaybeden Ergin Aktaş'ın haftada bir hastanede kontrollerinin yapılması gerektiği ancak 'personel bulunmadığı' gerekçesiyle hastaneye götürülmediği belirtildi.(Evrensel - 27 Mart)

Kırıklar F Tipi Cezaevi'nde Aileye Görüş Yasağı!

İzmir Kırıklar 1 Nolu F Tipi Cezaevi'ne müdür olarak atanan Ayhan Çapacı geldiği günden bu güne cezaevinde hak ihlallerinde büyük artış yaşandı. Keyfi uygulamalarla sık sık gündeme gelen Kırıklar'da, Çapacı'nın görüşe gelen ailelere bile görüş yasağı cezası verdiği bildirildi. (ANF - 27 Mart)

Kırmızı Kalem De Örgüt Aracı

Adalet Bakanlığı Basın Müşavirliği, Ankara 1 Nolu F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi'nde kalan hükümlü Erol Zavar'ın kantinde kırmızı kalem, renkli kâğıt gibi malzemelerin satışının yapılması talebinin reddedilmesine ilişkin açıklama yaptı. Adalet Bakanlığı cezaevlerindeki kırmızı kalem yasağını, "mahkûmlar örgüt dokümanı hazırlamak için kullanıyor" açıklamasıyla savundu. (islahhaber.com - 27 Mart)

Cezaevinde İntihar Girişimi

Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevi'nde tutuklu bulunan Ferit Orak'ın 28 Mart 2011'de kendisini yaktığı iddia edildi. Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde tedavi altına alınan Ferit Orak'ın durumunun ciddiyetini koruduğu bildirildi.(ANF - 28 Mart)

Trabzon E Tipi Cezaevinde Baskılar

Trabzon E Tipi Cezaevi ile Of K-1 Tipi Cezaevi, Araklı K-1 Tipi Cezaevi ve Akçaabat Açık Cezaevi'nde tutuklu ve hükümlülerin yöresel kıyafet giymelerine izin verilmediği 29 Mart 2011'de öğrenildi.(Milliyet - 29 Mart)

Cezaevinde "Şalvar, Puşi ve Fes" Yasağı

Trabzon'daki dört cezaevinde tutuklu ve hükümlülerin aralarında ayrımcılık ve gruplaşma olmaması için "şalvar'', "puşi" ve "fes" gibi yöresel kıyafetler giymesine izin verilmediği öğrenildi.(Taraf - 30 Mart)

DÜŞÜNCEYİ İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ

Mahkûm Olan Vicdanî Retçi

İsrail'in Lübnan'ı işgaline karşı çıkan İsrailli vicdanî retçileri destekleme amacıyla 1 Ağustos 2006'da yaptığı bir basın açıklaması nedeniyle İstanbul Sultanahmet 1. Sulh Ceza Mahkemesi'nin 2 Haziran 2008'de Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 318. maddesi uyarınca "halkı askerlikten soğuttuğu" gerekçesiyle beş ay hapis cezası verdiği vicdanî retçi Halil Savda'nın cezası 3 Mart 2011'de Yargıtay 9. Ceza Dairesi tarafından onandı.(TİHV - 3 Mart)

Mahkûm Olan Belediye Başkanı

Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir'in Kürt siyasetçilere yönelik operasyonları kınamak amacıyla 24 Aralık 2009'da yaptığı açıklama nedeniyle hakkında "Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Devletin kurum ve organlarını aşağılama"yı düzenleyen TCK'nin 301. maddesi uyarınca açılan dava 3 Mart 2011'de sonuçlandı. Diyarbakır 3. Sulh Ceza Mahkemesi'nde görülen karar duruşmasında mahkeme başkanı, Osman Baydemir'e beş ay hapis cezası verdi. Ceza daha sonra 5.000 TL para cezasına çevrildi.(Hürriyet - 3 Mart)

İsmail Beşikçi'ye 1 Yıl 3 Ay Hapis

''Terör örgütü propagandası yapmak'' suçundan yargılanan yazar İsmail Beşikçi, 1 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırıldı. ''Çağımızda Hukuk ve Toplum'' adlı derginin, Kış–2010 tarihli sayısının 5 ve 12. sayfalarında yer alan sanık İsmail Beşikçi'ye ait ''Ulusların kendi geleceğini tayin hakkı ve Kürtler'' başlıklı bir yazı yayımlandığı ve yazıda Türkiye'nin güneydoğusunun da yer aldığı coğrafyanın ''Kürdistan'' olarak nitelenmesi suretiyle PKK'nin propagandasının yapıldığı kaydedilmişti. (islahhaber.com - 4 Mart)

Diyarbakır'da 8 Mart Afişleri Yasaklandı

Demokratik Özgür Kadın Hareketi (DÖKH) bileşenleri tarafından 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar günü etkinleri ve Diyarbakır'da düzenlenecek olan miting için hazırlanan afiş ve broşürleri hakkında toplatma kararı verildi. (Evrensel - 5 Mart)

Yargılanan Genel Yayın Yönetmeni

2008 yılında gerçekgundem.com adlı haber sitesinde yer alan okur yorumları nedeniyle Cumhurbaşkanlığı'nın yaptığı şikâyet üzerine Adalet Bakanlığı'nın yargılama izni verdiği internet sitesinin Genel Yayın Yönetmeni Barış Yarkadaş hakkında dava açıldığı 6 Mart 2011'de öğrenildi."Cumhurbaşkanına hakaret ettiği" iddiasıyla Türk Ceza Kanunu'nun 299. maddesi uyarınca beş yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanacak olan Barış Yarkadaş'ın ilk duruşması 21 Haziran 2011'de görülecek. (ANF - 6 Mart)

Mahkemeden Güler Ve Zarkolu'na Ceza

"KCK dosyası, Küresel Devlet ve Devletsiz Kürtler" isimli kitap nedeniyle hakkında dava açılan yazarı Mehmet Güler'e 15 ay hapis cezası, Belge Yayınevi sahibi Ragıp Zarakolu'na ise 16 bin TL para cezası verildi. (ANF - 10 Mart)

Hakkâri'de Kaldırılan Tabela

Hakkâri'de BDP Çukurca İlçe Örgütü'nün kapısına asılan Kürtçe yazılı tabela, "Siyasî Partiler Yasası'na muhalefet edildiği" gerekçesiyle 10 Mart 2011'deki savcılık kararıyla kaldırıldı.(Günlük - 11 Mart)

Diyarbakır'da Toplatılan Afişler

Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, 20 Mart 2011'de kutlanacak olan Newroz Bayramı'yla ilgili olarak BDP tarafından hazırlanan afişler hakkında Siyasi Partiler Yasası uyarınca 15 Mart 2011'de toplatma kararı verdi.(Yeni Şafak - 16 Mart)

Van'da Pankartın Toplatılmasına Tepki Gösterildi

Van'da Sanat Sokağında kurulan Demokratik Çözüm Çadırı'na asılan pankarta Cumhuriyet Savcılığının emriyle emniyet güçleri tarafından el konuldu. Askeri ve siyasi operasyonların durdurulması, JİTEM ve koruculuk sisteminin lav edilmesi, Öcalan'la müzakerelerin başlatılması ve seçim barajının kaldırılması gibi maddeler pankartta yer alıyordu. Kürt halkının barış taleplerinin vurgulandığı pankarta el konulması, kentteki kitle örgütlerinin büyük tepkisini topladı. (Evrensel - 17 Mart)

Kaymakam'a Göre Deniz Gezmiş İsmi Ülkeyi Bölebilir!

Tunceli'nin Hozat İlçesi Belediyesi'nin Deniz Gezmiş ismini bir caddeye verme talebi 'ayrımcılığa ve bölücülüğe' yol açtığı gerekçesiyle reddedildi.(Evrensel - 24 Mart)

Yargılanan Sanatçı

Bingöl'ün Kiğı İlçesi'nde 8 Ağustos 2010'da düzenlenen konserde yaptığı konuşmada "gerilla" sözcüğü kullanarak "yasadışı örgüt propagandası yaptığı" iddiasıyla, sanatçı Ferhat Tunç hakkında açılan dava kapsamında Diyarbakır 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 26 Mayıs 2011'de yargılanmaya başlanacağı öğrenildi.(ANF - 25 Mart)

TOPLANTI VE GÖSTERİ ÖZGÜRLÜĞÜ

Diyarbakır'daki Oturma Eylemine 10 Ay Hapis

Kapatılan DTP'nin Diyarbakır'da 2008 yılında gerçekleştirdiği oturma eylemine katılarak PKK'nin propagandasını yaptıkları gerekçesiyle yargılanan çoğunluğu DTP üyesi 20 sanık, 10'ar ay hapis cezasına çarptırıldı.(Hürriyet - 15 Mart)

Antep'te Afişi Asan ESP'liler Gözaltına Alındı

Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Antep İl Örgütü'nün Newroz Bayramı hazırlıkları çerçevesinde afiş asan iki ESP üyesi gözaltına alındı. Newroz Bayramını kutlayan afişleri asan Velat Yıldız ile Mehmet Canbek gözaltına alınarak Düztepe Polis Karakolu'na götürüldüler. (ANF - 15 Mart)

Batman'da Demokratik Çözüm Çadırı'na Müdahale

BDP ile DTK'nin Kürt meselesinin çözümüne yönelik ortak aldıkları karar olan "sivil itaatsizlik" eylemleri kapsamında Batman'da 24 Mart 2011'de yapılmak istenen oturma eylemine polis ekipleri müdahale etti. BDP milletvekilleri Bengi Yıldız ve Ayla Akat Ata'nın da katıldığı eyleme, cop ve basınçlı suyla müdahale eden polis ekipleri, 74 kişiyi gözaltına alırken müdahaleye direnen Bengi Yıldız'ın yerde sürüklendiği öğrenildi.(Hürriyet - 25 Mart)

Kızıltepe'de Çözüm Çadırına Baskın: 25 Gözaltı

Mardin'in Kızıltepe İlçesi'nde kurulan "Demokratik Çözüm Çadırı" saat 04.00'te maskeli polis tarafından yapılan baskınla kaldırılırken, çadırda silah dipçikleri ve coplarla saldırıya uğrayanlardan 25 kişi gözaltına alındı.(ANF - 28 Mart)

KAYIPLAR VE FAİLİ MEÇHUL CİNAYETLER

Cemil Kırbayır İşkenceyle Öldürüldü

12 Eylül darbesi sonrasında Kars'ta gözaltına alındıktan sonra "kaybolan" ve annesi 103 yaşındaki Berfo Kırbayır'ın yıllardır aradığı Cemil Kırbayır'la ilgili Meclis komisyonuna bilgi veren birlikte gözaltına alınan arkadaşları, "işkencede öldüğünü" söyledi.(ANF - 4 Mart)

Canlı Yayında Dehşete Düşüren İtiraf!

Susurluk kazası sonrasında çok tartışılan, Ömer Lütfü Topal cinayetinde de adı geçen bir dönemin ünlü özel harekat polisi Ayhan Çarkın CNN TÜRK'te 5N1K'da Cüneyt Özdemir'e dehşete düşüren açıklamalarda bulundu. Ayhan Çarkın, 90'lı yıllarda kendisinin de katıldığı operasyonlarda yargısız infaz yaptıklarını, Kürt işadamlarını devlet emriyle öldürdüklerini söyledi. Kürt iş adamlarının "teröre destek verdikleri" gerekçesiyle öldürüldüğünü iddia eden Çarkın, o dönemde ölüm emrini verenlerin şimdi bir köşeye çekildiğini söyledi. (islahhaber.com - 23 Mart)

Ayhan'ı İşkencede Öldürüp Gömdüler

1992'de gözaltına alındıktan sonra kaybolan üniversite öğrencisi Ayhan Efeoğlu'nun akıbetini Ayhan Çarkın açıkladı: İşkencede öldürdüler, götürüp gömdüler! Yıldız Teknik Üniversitesi öğrencisi Ayhan Efeoğlu (25) 6 Ekim 1992'de okulun önünde telsizli sivil polislerce gözaltına alındı. Bir daha kendisinden haber alınamadı. Anne ve babası Ayhan Efeoğlu'nu bütün resmi kurumlara sormasına rağmen hiçbir ipucu elde edilemedi. Efeoğlu Ailesi, Ayhan'ın acısını yaşarken 1995'de de diğer oğulları Ali Efeoğlu'nun gözaltına alındıktan sonra kaybolmasının şokuyla sarsıldı. (islahhaber.com - 26 Mart)

İnsanlık Suçu: Bir Toplu Mezar Da Uludere'de

Türk devletinin savaş ve insanlığa karşı suçlarının kanıtı olan toplu mezarlara bir yenisi eklendi. 1991 yılında yaşanan bir çatışma sırasında çoğu yaralı olarak esir alındıktan sonra infaz edilen 12 gerillanın cesedinin toplu olarak Uludere ilçesindeki Wargê Sîpo yaylasında gömüldüğü ortaya çıktı.(ANF - 28 Mart)

Kürdistan'ın Taşı Toprağı Toplu Mezar

Türkiye 'toplu mezar' gerçeğiyle yüzleşmeye başladı. İHD verilerine göre açılmamış 117 toplu mezarda 1.743 beden yatıyor. (İLKHA - 30 Mart)

EĞİTİM HAKKI

TSK, İHL'lilere Kapıyı Tamamen Kapattı

Milli Güvenlik Siyaset Belgesi'nin (MGSB) iç tehdit bölümünden "irticai faaliyetlerin" çıkarıldığı ve 28 Şubat sürecinin bittiğine ilişkin tartışmaların yaşandığı bir dönemde, Genelkurmay Başkanlığı tutumunda bir değişiklik olmadığını gösterdi. Genelkurmay Başkanlığı'nca yayımlanan "Harp Okullarına Giriş Genel Başvuru Koşulları" duyurusunda, "irticai faaliyetler" yine sakıncalı haller arasında sıralandı. Bir dönem İmam Hatip Lisesinde okuyarak daha sonra Türk Silahlı Kuvvetleri'nin kabul ettiği liselere geçenlere de başvuru kapısı kapandı. (islahhaber.com - 2 Mart)

"Okul Aidatı Yoksa Karne De Yok"

Çorlu'daki Mehmet Rüştü Uzel Endüstri Meslek ve Teknik Lisesi öğrencilerinden bir grup, okul idaresi tarafından 30 lira olan okul aidatlarını yatırmadıkları için yarıyıla ilişkin karnelerini alamadıklarını ileri sürdü. (Star - 17 Mart)

Manisa Ve Sakarya'da Öğrenci Eylemleri

Sakarya Üniversitesinde okuyan hazırlık bölümü öğrencileri eğitim-öğretim masrafı adı altında alınan 1000 TL'lik hazırlık harcına karşı basın açıklaması gerçekleştirdi. Öğrenciler adına açıklamayı yapan Hazırlık Öğrencisi Mehmet Tamcı, İngilizce hazırlık bölümünün bütün mali yükünün öğrencilerin ve ülkenin zor şartları ve iş yaşamının zorlukları altında ezilen ailelerin omzuna yüklendiğini söyledi. (Evrensel - 18 Mart)

Sıkıyönetim Gibi Üniversite Sınavı

1 milyon 692 bin 345 adayın gireceği ve 89 bin 283 salonda gerçekleşecek üniversite sınavında bu yıl kopyaya karşı sıkı güvenlik önlemleri alındı. 160 dakikalık sınavın tamamı kameraya kaydedilirken; adayların yüzük, broş, toka, saat takmaları ve yanlarında çanta bulundurması yasak. (Özgün Duruş - 26 Mart)

SORUŞTURMA, GÖZALTI VE TUTUKLAMALAR

Siirt'teki PKK Operasyonunda 13 Kişi Tutuklandı

Siirt'in Kurtalan ilçesinde PKK'nin gençlik yapılanması içinde bulundukları iddiasıyla gözaltına alınan 20 kişiden 13'ü tutuklandı.(Zaman - 2 Mart)

Uğur'un Heykeline Ağır Ceza Talebi

Diyarbakır'ın Sur Belediye Başkanı Abdullah Demirbaş Mardin'in Kızıltepe ilçesinde öldürülen 12 yaşındaki Uğur Kaymaz adına heykel yaptırarak belediyeyi zarara uğrattığı iddiasıyla Özel Yetkili Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanacak. (islahhaber.com - 3 Mart)

KCK'de 8 Kişiye 118 Yıl 3 Ay Hapis

KCK operasyonları kapsamında yargılanan BDP Iğdır Belediye Başkanı Mehmet Nuri Güneş'in de aralarında olduğu 8 kişiye 118 yıl 3 ay hapis cezası çıktı. Ezurum 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davanın beşinci duruşmasına tutuklu Mehmet Nuri Güneş, İsmail Tikit, Nusret Aras ve Mecit Başdaş'ın yakınları ile BDP Iğdır Milletvekili Pervin Buldan katıldı. (islahhaber.com - 4 Mart)

67 Yaşındaki Kadın Tutuklandı

Güney Kürdistan Bölgesi'ne akrabalarını ziyaretine giden 67 yaşındaki Emine Ökmen adındaki kadın, Habur Sınır Kapısı'nda sivil polisler tarafından gözaltına alındı. Ökmen, 2003 yılında Adana Merkez Seyhan İlçesi'nde AKP İlçe binası önünde yapılan basın açıklamasına katıldığı gerekçesiyle hakkında açılan davada kesinleşen 1 yıl 4 ay hapis cezası bulunduğu gerekçesiyle tutuklandı. (Evrensel - 4 Mart)

Belediye Başkanına 8 Yıl Hapis

Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen 'silahlı terör örgütü' davasının beşinci duruşmasında Iğdır Belediye Başkanı Güneş, 'terör örgütüne üye olmak' iddiasıyla 8 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırıldı.(Zaman - 5 Mart)

İstanbul'da Protesto Gösterisine Müdahale

İstanbul'da 5 Mart 2011'de devam eden Konut Kurultayı'nı protesto etmek isteyen Halk Cephesi üyesi gruba "caddeyi trafiğe kapattıkları" gerekçesiyle müdahale eden polis ekipleri 15 kişiyi gözaltına aldı.(Zaman - 5 Mart)

Mahkûm Olan Öğrenciler

Dicle Üniversitesi öğrencisi Mahsum Karaoğlan'ın ölümünü protesto etmek amacıyla okulu boykot eden öğrencilerden beşi hakkında açılan dava 5 Mart 2011'de sonuçlandı. Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen karar duruşmaya tutuklu öğrenciler Cihan Bahar, Abdullah Nas, Sinan Kaplan ve Talat Uçar ile avukatları katıldı. Sanık öğrencilerin Kürtçe savunma yapma taleplerini reddeden mahkeme heyeti, tutuklu sanıklara "yasadışı örgüt propagandası yaptıkları", "kamu malına zarar verdikleri", "eğitim ve öğretimi engelledikleri" ve "yasadışı örgüte üye olmamakla birlikte yasadışı örgüt adına eylem yaptıkları" suçlamalarıyla 11'er yıl 8'er ay hapis cezası verdi. Tutuksuz sanık Mehmet Aydın ise aynı suçlamalardan ötürü 10 yıl 5 ay hapis cezasına mahkûm oldu.(ANF - 7 Mart)

Döviz Taşımanın Bedeli 9 Yıl Hapis

Şırnak'ta bir gösteride "15 Şubat Komplosunu Kınıyoruz-Botan Halk İnisiyatifi" yazılı dövizi taşıdığı ileri sürülen Aziz Dayan adlı yurttaşa 8 yıl 11 ay hapis cezası verildi.(Evrensel - 9 Mart)

İki BDP'li Yöneticiye 10 Yıl Hapis Cezası

Kürt siyasetçilerine yönelik ardı ardına açılan davalarda ağır cezalar geliyor. Batman Belediyesi Meclis Üyesi Tahir Kurt'a 8 yıl 9 ay, BDP eski Viranşehir İlçe Başkan Yardımcısı Adem Kapat'a ise 1 yıl 3 ay hapis cezası verildi. (ANF - 10 Mart)

Greve Katılan Öğretmenlere Ceza Vermeyen Müdürlere Soruşturma

Batman İl Eğitim Müdürlüğü, bir garip soruşturmaya daha imza attı. Türkiye genelinde 26 Mayıs 2010 günü KESK tarafından düzenlenen 1 günlük greve katılan öğretmenlere ceza vermeyen okul müdürleri hakkında Batman İl Milli Eğitim Müdürlüğü soruşturma başlattı.(ANF - 11 Mart)

Açlık Grevine Katılan 15 Kişiye Hapis Cezası

Adana 8. Ağır Ceza Mahkemesi, açlık grevi yapan 14 kişiye, "Örgüt propagandası yapmak" gerekçesiyle 10'ar ay, bir kişiye ise "Örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek" iddiasıyla 6 yıl 3 ay hapis cezası verdi. (ANF - 10 Mart)

Yüksekova'da KCK Gözaltıları

Hakkâri'nin Yüksekova ilçesinde, terör örgütü PKK'nın şehir yapılanmasına yönelik operasyonda 16 kişi gözaltına alındı. (Milliyet - 11 Mart)

Öğretmeni PKK'li Diye Gözaltına Aldılar

Urfa'nın Siverek ilçesinde ücretli öğretmenlik yapan Haşim Koyuncu, PKK'ye üye olduğu iddiasıyla görev yaptığı okulun lojmanında gözaltına alındı. Koyuncu'nun kaldığı evde yapılan aramadan sonra öğretmenin sorgulanmasına başlandı. (ANF - 14 Mart)

Oramar'la Halay Çekmenin Cezası 10 Ay

Batman Üniversitesi öğrencisi Z.K.'ye, Oramar şarkısına alkışla eşlik edip ve halay çekerek "örgüt propagandası" yaptığı iddiasıyla 10 ay hapis cezası verildi.(Evrensel - 16 Mart)

Gazeteci Çapraz Gözaltında

Yüksekova Haber Gazetesi İmtiyaz Sahibi Necip Çapraz'ın evine baskın düzenlendi. Baskında polis, evde detaylı arama yaptıktan sonra Çapraz'ı gözaltına aldı. Van Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talimatıyla gözaltına alınan Çapraz'ın, Hakkâri Emniyet Müdürlüğüne götürüldüğü öğrenildi.(Evrensel - 22 Mart)

Aysel Tuğluk'a 5 Yıl Hapis Talebi

Kapatılan DTP'nin eski milletvekilleri Aysel Tuğluk ve Ahmet Türk'ün, partinin 2006'daki 1. Olağan Kongresindeki konuşmalarıyla ''bölücü terör örgütü propagandasını yapmak'' suçlamasından yargılanmalarına devam edildi. Savcı, Ahmet Türk yönünden beraat talebinde bulundu. Tuğluk'un ise kongredeki konuşma içeriğiyle ''bölücü terör örgütünün propagandasını yaptığını'' savunan savcı, Tuğluk'un Terörle Mücadele Kanununun 7/2. maddesi uyarınca 1 yıldan 5 yıla kadar hapis cezasına çarptırılmasını istedi. (Cumhuriyet - 22 Mart)

Newroz Kutlamaları Sonrasında Gözaltına Alınan Kişiler

Van'da 21 Mart 2011'de düzenlenen kutlamalarda "yasadışı örgüt propagandası yaptıkları" iddia edilen 10 kişi, polis ekiplerinin 22 Mart 2011'de düzenledikleri ev baskınları sonucunda gözaltına alındı.(ANF - 22 Mart)

NATO'yu Protesto Etmek İsteyen 9 Kişi Gözaltına Alındı

Başkent'te kendilerine Halk Evleri (HE) adını veren bir grup, NATO Avrupa Müttefik Kuvvetler Komutanı Oramiral James G. Stavridis'in Ankara'ya gelişini protesto etti. Genelkurmay Başkanlığı önünde eylem yapan gruba müdahale eden polis, 9 kişiyi gözaltına aldı. (Zaman - 24 Mart)

Fransa Konsolosluğuna Kendilerini Zincirleyen 8 Kişi Gözaltına Alındı

Libya'ya düzenlenen hava operasyonlarını protesto etmek için kendilerini Beyoğlu'nda bulunan Fransa'nın İstanbul başkonsolosluğuna zincirleyen grup, gözaltına alındı. Polisin demir makasıyla zincirleri kesmesinin ardından gruptaki 2'si kadın 8 kişi yaka paça gözaltına alındı. (Zaman - 25 Mart)

Batman'da 3 Kişi Tutuklandı

Batman'da 'Demokratik Çözüm Çadırı'nın kaldırılmasını protesto etmek için yapılan oturma eyleminde gözaltına alınan 96 kişiden 3'ü tutuklandı, 93 kişi ise serbest bırakıldı. (Evrensel - 27 Mart)

Barış Grubu Üyesi Bidav Tutuklandı

Newala Qesaba yürüyüşü için Siirt'te gelen 1. Barış Grubu üyesi Aygül Bidav, gözaltına alındıktan sonra mahkeme tarafından tutuklandı.(Evrensel - 29 Mart)

İsrail'i Kürtler Protesto Ederse

Bulanık ilçesinde 2009 yılında Filistin'e yapılan İsrail saldırısını protesto etmek için Malazgirt Caddesi'nde yapılan oturma eylemine katıldıkları gerekçesiyle 4 BDP'li hakkında 'Toplantı ve gösteri ve yürüyüşleri kanununa muhalefet ettikleri' iddiasıyla dava açıldı. Bulanık Asliye Ceza Mahkemesinde açılan davanın karar duruşmasında, BDP İlçe Eş Başkanı Rahmi Çelik ve BDP'li Eski Yöneticiler Cahit Çağabey, Rıfat Çiçek, Süleyman Tanrıkulu, 'Toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanununa muhalefet etmek'ten 1'er yıl, 3'ay hapis cezasına çarptırıldı. (Evrensel - 30 Mart)

Mardin'de 12 BDP' liye Tutuklama

Mardin'in Kızıltepe ilçesinde kurulan "Demokratik Çözüm Çadırı"nda gözaltına alınan BDP Kızıltepe İlçe Başkanı Ömer Turgay ile birlikte 11 kişi tutuklandı.(ANF- 30 Mart)

'Sivil İtaatsizlik' Eyleminde 80 Gözaltı

Mersin'in merkez Akdeniz İlçesi Güneş Mahallesi'nde kurulan "Demokratik Çözüm Çadırı" bir araya gelen binlerce kişi dün öğle saatlerinde oturma eylemi başlattı. Gecenin ilerleyen saatlerinde polis 'sivil itaatsizlik' eylemine son verilmesine istedi. Fazıl Türk ile diğer BDP'liler polisler ile yaptığı görüşmeler de sonuç vermeyince polis gaz bombaları ile eylemcilere saldırdı. Gözaltına alınan ve aralarında BDP'li yöneticilerin de bulunduğu yaklaşık 80 kişi, çevik kuvvet otobüsleriyle Mersin Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (ANF - 31 Mart)

KÜRT SORUNU

Çiçek: İki Dilden Kaos Çıkar

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, "Her yaşayan dil devletlerin dili değildir. Her dili resmi dil haline getirmeye çalışırsanız, ülkede kaos çıkar." dedi. (islahhaber.com - 1 Mart)

CHP: Ana Dilde Eğitim Olmaz!

Almanya'nın Duesseldorf kentinde gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kılıçdaroğlu, anadilde eğitimin toplumu böleceğini iddia etti. Kılıçdaroğlu:"Ana dilde eğitim olmaz, öğrenim olur. Ana dilde eğitim başladığında toplum bölünebilir zaten." (islahhaber.com - 6 Mart)

İŞ GÜVENLİĞİ VE İŞÇİ HAKLARI

Üniversite Harcı İçin Öldü

Okuduğu üniversitenin harç parası için inşaatta çalışan Nesih Taşkın, İzmir Büyükşehir Belediyesi binasının dış cephesini boyarken, iskele halatının kopması sonucu düşerek öldü. (Taraf - 4 Mart)

Kaçak Kömür Ocağı Bir İşçiye Mezar Oldu

Zonguldak'ın Gelik Beldesi'nde Damarlı Mahallesi Taşbaca Mevkii'ndeki Kenan Demiro'ya ait kaçak kömür ocağında göçük meydana geldi. Yerin 70 metre altındaki galeride takviye tahkimat çalışması yapan 3 işçiden 2'si, tavan çökmesi sonucu oluşan göçükten kaçarak kurtuldu. Serkan Malkoç ise, toprak altında kaldı. Mesai arkadaşları, evli olan Serkan Malkoç'a ulaşmak için kurtarma çalışması başlattı. (Radikal - 6 Mart)

4-C'lilerin Aileleri De Yok Sayıldı

Türk Büro-Sen Genel Başkanı Fahrettin Yokuş, 4-C'li personele aile yardımı ödeneği verilmemesine tepki göstererek, 4-C'lilerin ailelerinin de yok sayıldığını söyledi. Yokuş dün yaptığı yazılı açıklamada, 4-C'lilerin tüm diğer hakları ile birlikte aile yardımı haklarının da gasp edildiğine dikkat çekti.( Evrensel - 7 Mart)

4-C'li Çalışmanın Sonu: İntihar

KESK Genel Başkanı Döndü Taka Çınar, Manisa Tekel Yaprak Tütün'de çalışırken, 4/C'ye geçirilen ve Salihli Adliyesi'nde işe başlayan Alim Apaydın'ın tarım ilacı içerek intihar etmesi örneğini vererek, 4-C uygulamasının kölelik olduğunu belirtti. Çınar, özelleştirme sonrası 13 TEKEL işçisinin, ataması yapılmayan 22 öğretmenin de intihar ettiğini, son iki ayda iş kazalarında yaşamını yitiren işçilerin sayısının ise 40 olduğunu ifade etti. .(Evrensel - 13 Mart)

İzmir'de İşçilere Polis Müdahalesi

Buca Belediyesi'nin işten çıkardığı Batıgül Tunç ve 6 arkadaşı, CHP İl Başkanı Tacettin Bayır'ın "bir işe yerleştirileceksiniz" sözü üzerine direnişe son vermişti. 6 işçi, çeşitli yerlerde işe yerleştirildi ancak Batıgül Tunç ise hala işsiz. Tunç, bunun üzerine önceki gün CHP il binası önünde eyleme başladı. Tunç ve destek verenler polis ve zabıtanın müdahalesine maruz kaldı. Bütün malzemelere el koyan polis, Mücadele Birliği Dergisi okuru iki kişiyi de gözaltına aldı.(ANF - 14 Mart)

PTT İşçilerinden Zincirli Protesto

İstanbul'da işlerine son verildiği için direnişte olan 3 taşeron PTT işçisi, işlerine geri dönme talebiyle kendilerini Sirkeci Postanesi'nin korkuluklarına zincirledi. Polis işçileri yerde sürükleyerek gözaltına aldı.(Evrensel - 21 Mart)

Hakları İçin Eylem Yapan İşçilere Trafik Cezası!

Sendika hakkı ve iş güvencesi talebiyle 28 gündür eylemde olan Konak Belediyesinde taşeron işçisi 67 kişiye, eylemde "Yolu trafiğe kapattıkları" gerekçesiyle 66'şar TL para cezası verildi.(Evrensel - 21 Mart)

Carrefour-Sa'da İşçi Kıyımı Başladı

Carrefour-Sa Alışveriş mağazası işçi çıkarmalara başladı. Ankara'da bulunan Carrefour-Sa şubelerinden apar topar işçi çıkarılması tepkiyle karşılandı. 23 Mart 2011 Çarşamba günü Carrefour-Sa Batıkent ve Cepa mağazalarında takım lideri vasfı ile görev yapan 7 işçiye, "iş olmadığı" gerekçesi ile işten çıkarılacakları bildirildi. İşten çıkarmalara gerekçe olarak, "Şirketin küçülme yoluna gidileceği" gösterildi.(Evrensel - 26 Mart)

YAŞAM HAKKI

Mersin'de Akıl Almaz Töre Vahşeti

Mersin'de, 3 Şubat'ta sevgilisine kaçan 19 yaşındaki Hatice Fırat, ağabeyi 20 yaşındaki Mahsun Fırat tarafından boğazı kesilip, 40 yerinden bıçaklanarak öldürüldü. (Hürriyet - 1 Mart )

IRKÇI SALDIRILAR

Küçük Öğrencilere Irkçı Soru: Roman Mısın?

İzmir Karşıyaka Emine Lahor İlköğretim Okulu'nda doldurulan 'öğrenci bilgi çizelgesi'nde öğrencilere, anne ve babalarının sağ olup olmadığı ve eğitim durumları gibi soruların yanı sıra Roman olup olmadıkları da soruldu. (Radikal - 5 Mart)

MHP'li Başkandan Kürt Öğrencilere Tehdit!

MHP Isparta İl Başkanı İsa Yalçın, basına yaptığı açıklamada, Kürt öğrencileri tehdit etti. Kürt öğrencilerin "demokratik anadilde eğitim" taleplerini, bölücü ve yıkıcı olarak tanımlayan Yalçın, bu eylemlerin 'ülküdaşlarını' kışkırttığını ve Isparta'da bir kaos ortamı yaratmak istendiğini öne sürdü. Yapılan demokratik eylemleri hukuk dışı bulan, üniversite yönetiminin, bu eylemlere göz yumarak suç işlediğini öne süren Yalçın, üniversitelerin siyasallaştırılarak bölücülüğe geçit veren kurumlara dönüştürüldüğünü savunarak, üniversite yönetimini 'aklını başına almaya' çağırdı. (Evrensel - 10 Mart)

Okul Panosunda Çocuklara Irkçılık Aşılanıyor

Manisa'da İl Milli Eğitim Müdürlüğünün hemen yanındaki Şehitler İlköğretim Okulunda panoya okul idaresince "Ya Türkçe Konuş Ya Da Sus!". "Bizim Dilimiz Türkçemiz Doğru Konuşmayı Bilmeliyiz" şeklinde yazılar yapıştırıldı. Panolardaki yazıları gören bir öğrenci velisi cep telefonuyla görüntü çekip Evrensel Gazetesi aracılığıyla tepkisini dile getirdi. (Evrensel - 27 Mart)

ÖRGÜTLENME ÖZGÜRLÜĞÜ

AKP Binasına Saldırı

İstanbul'un Esenyurt İlçesi'nde 1 Mart 2011'de Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) ilçe binasına düzenlenen ses bombalı saldırı sonucu binada maddî hasar meydana geldi.(Vatan - 2 Mart)

Gaziantep'teki İslami STK'lara Kapatma Davası

Gaziantep Cumhuriyet savcısı tarafından kültürel ve sosyal faaliyetleri ile tanınan İslami hassasiyetli Sivil Toplum Kuruluşlarından Gaziantep Umut-Der, Gaziantep İlim-Der, Gaziantep Rahmet-Der ve Mustazaf-Der Gaziantep Şubesi hakkında kapatma davası açıldı. (İLKHA - 14 Mart)

ŞÜPHELİ ÖLÜMLER

Huzurevinde Dayaktan Ölüm İddiası

Malatya Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü'ne bağlı Huzurevi'nde 3 ay önce odasında düşerek hayatını kaybeden 86 yaşındaki Haşim Turgut'un ailesi ölümü şüpheli bulunca savcılığa suç duyurusunda bulundu. Haşim Turgut'un otopsi raporunda, göz çevresinde yırtılma ve ezilmenin yanı sıra, kafatasının arka kısmında darbe sonucu ezilmenin olduğu belirtildi. (Hürriyet - 5 Mart)

Taner Deş'in Otopsi Raporu Neden Gizleniyor?

Muğla Aksaz Deniz Üs Komutanlığı'nda askerlik yaparken 28 Şubat 2010'da şüpheli bir şekilde hayatını kaybeden Taner Deş'in otopsi raporu ailesine bir yıldır verilmiyor. Van Milletvekili Fatma Kurtulan, Deş'in şüpheli ölümünü Meclis gündemine taşıyarak Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül'ün yanıtlaması için 6 soru sordu. Ancak Bakan sorulara yanıt vermiş değil.(ANF - 8 Mart)

Kışlada Bir "Asker İntiharı" İddiası Daha

Mardin'in Nusaybin ilçesinde askerlik yapan Nesim Tarhan'ın intihar ettiği iddia edildi. Tarhan'ın Babası Mehmet Salih Tarhan, oğlunun intihar ettiğine inanmadığını, oğlunun öldürüldüğünü söyledi. (Evrensel - 9 Mart)

"Dayaklı Koşu Askeri Öldürdü" İddiası

Afyonkarahisar'ın Emirdağ İlçesi'nde 4 yıl önce askerliğini yaptığı askeri birlikte 2 bin 400 metrelik koşu sırasında kalp krizi geçirip kaldırıldığı hastanede yaşamını yitiren Esat Mengilli'nin (27) komutanları tarafından dövüldüğü; kalp rahatsızlığı olduğunu belirtmesine rağmen koşuya zorlandığı ve bu nedenle öldüğü öne sürüldü. Babanın şikayeti üzerine, bir astsubayla 3 uzman çavuş hakkında 10'ar yıla kadar hapis cezası istemiyle askeri mahkemede dava açıldı. (islahhaber.com - 11 Mart)

TSK'de Yine "Zannettik" Skandalı

Şırnak'ın Bestler Dereler bölgesinde 2007'nin Mayıs ayında yürütülen operasyonda ölen iki askerle ilgili çarpıcı bir ihbar mektubu ortaya çıktı. Resmî makamlar tarafından, çatışmada hayatlarını kaybettikleri söylenen komando erler Ayhan Demirci ile Servet Yıldırım'ın nöbet sırasında bir uzman çavuş tarafından PKK'li zannedilerek vurulduğu iddia edildi. Daha önce de birçok olayla ilgili yaşanan skandalı deşifre eden internet sitesi www.terorihaneti.com'da yayınlanan ihbar mektubu, asker ailelerini ikinci kez yıktı. (islahhaber.com - 14 Mart)

"Oğlunuz İntihar Etmedi" Mektubuna Tehdit

Muğla Aksaz Deniz Üs Komutanlığı'nda askerliğini yaparken intihar ettiği ileri sürülen Taner Deş'in ailesine beş sayfalık mektup yazan askerin, komutanları tarafından tehdit edildiği ortaya çıktı. Faruk Y., "Hiç kimse ses çıkarmıyor da sana ne oluyor? Gölcük'e geldiğinde hesaplaşırız. Sen kendine Taner'i örnek almadın." diye tehdit edildikten sonra, Gölcük Askerî Savcılığı'nda ifade verdiğini söyledi. Taner'i asıldığı yerden bizzat kendisinin indirdiğini hatırlatan Faruk Y., "Asılı haldeyken bükük olan dizleri yere değiyordu. Bu şekilde birisinin kendisini asabilmesi imkânsızdır. Savcıya bunları da anlattım." dedi. Zaman'ın haberine göre, tehdit telefonu açanların isimlerini numaralarıyla birlikte savcıya verdiğini belirten Faruk Y., ifadesinin ve yazdığı mektubun sonuna kadar arkasında olduğunu vurguladı. (islahhaber.com - 20 Mart)

Askeri Cezaevinde Kuşkulu Ölüm

Firar ettiği gerekçesiyle tutulduğu Kızılcahamam Askeri Cezaevi'nde intihar ettiği bildirilen er Gökhan Çitil'in ailesi çocuklarının öldürüldüğünü öne sürdü. Oğlunun vücudundaki darp ve kelepçe izlerini gördükten sonra yetkililerin "intihar etti" açıklamasına inanmadıklarını belirten Mahmut Çitil, "Bileklerindeki kelepçe izleri hala geçmemiş. Bu izin oluşması için kelepçenin ne kadar sıkıldığını siz tahmin edin. Kafasında, vücudunun değişik yerlerinde darp izleri vardı. Otopsinin açıklanmasının ardından, suç duyurusunda bulunacağız" diye konuştu.(Star - 21 Mart)

ÇOCUK HAKLARI

12 Yaşındaki Çocuk Tecavüze Uğradı, Polis "Rızası Var" Dedi

İstanbul'da 12 yaşındaki bir çocuk daha 60 yaşındaki Şerif Mutlu adlı kişi tarafından tecavüze uğradı. Tecavüzcü tutuklanırken, mağdur çocuk koruma altına alındı. Çocuğun ailesi Beyoğlu Emniyet Müdürlüğü Çocuk Şubesi'nden bilgi almak istedi. Polis 'olay kendi rızasıyla olmuş' diyerek şok bir yanıt verdi. Ailenin avukatı Eren Keskin, polis hakkında suç duyurusunda bulundu.(ANF - 16 Mart)

Mardin'de 5 Çocuk Tutuklandı

Mardin'in Kızıltepe İlçesi'nde 17 Mart 2011'de yapılan ev baskınlarında gözaltına alınan Ş.A., R.Ç., B.K., R.G., Y.B. adlı beş çocuk "15 Şubat 2011'de düzenlenen protesto gösterilerine katılarak görevli polis memurlarına mukavemet ettikleri" gerekçesiyle 18 Mart 2011'de çıkarıldıkları mahkeme tarafından tutuklanarak Mardin E Tipi Cezaevi'ne gönderildi. (ANF - 15 Mart)

9 Çocuk Hakkında 24 Yıl Hapis İstendi

7 Temmuz 2010'da, TSK'nin operasyonlarını protesto etmek için Adana'da yapılan gösteride polise taş ve patlayıcı madde attıkları iddia edilen yaşları 13 ila 17 arasında değişen 9 çocuk hakkında, 24'er yıl hapis cezası istendi. 9 çocuk hakkında, "terör örgütüne üye olmak" başta olmak üzere çeşitli iddialarla ilgili davalar açıldı.(ANF - 21 Mart)

Tutuklanan Çocuklar

Mardin'in Derik İlçesi'nde daha önce serbest bırakılan fakat savcının itiraz etmesi üzerine 21 Mart 2011'de yapılan ev baskınlarında tekrar gözaltına alınan 7 kişi, "15 Şubat 2011'de düzenlenen protesto gösterilerine katılarak görevli polis memurlarına mukavemet ettikleri" gerekçesiyle 22 Mart 2011'de çıkarıldıkları mahkeme tarafından tutuklandı.(ANF - 22 Mart)

Çocuk Evinde İşkence Skandalı

Denizli'de Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü'ne bağlı Florya Çocuk Evi'nde kalan yaşları 10 ile 12 arasında değişen kimsesiz 5 kız çocuğunu dövdükleri ve vücutlarının çeşitli yerlerini mumla yakarak işkence yaptıkları ileri sürülen 2 kadın bakıcı tutuklandı. (Milliyet - 23 Mart)

Hakkâri 'de 8 Çocuk Gözaltına Alındı

Hakkâri'de MEYA-DER tarafından düzenlenen yürüyüş sonrası Keklikpınar Mahallesi'nde yolu trafiğe kapatarak ateş yakan gruba polisin müdahalesiyle başlayan olaylarda 8 çocuk gözaltına alındı. Gözaltına alınan ve yaşları 10 ile 15 arası olan çocukların Hakkâri Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı Çocuk Şubesi'ne götürüldüğü belirtildi.(ANF - 29 Mart)

İlköğretim Okulunda Şiddet

Gaziantep'te 23 Mart 2011'de Ayşe Mehmet Sevcan İlköğretim Okulu öğrencisi M.K., Resim Öğretmeni B.Y. tarafından derste ayağa kalktığı gerekçesiyle dövüldü. Çocuğunun uykusunda "öğretmenim ben bir şey yapmadım" diye sayıkladığını belirten anne S.K., aldıkları darp raporuyla birlikte öğretmen hakkında suç duyurusunda bulunduklarını söyledi.(Evrensel - 29 Mart)

HASTA HAKLARI

Hastanede Battaniye İle Isınıyorlar

Şırnak Devlet Hastanesinde; ameliyathane, yoğun bakım ve doğumhane bölümleri için kullanılan hasta bekleme salonuna kalorifer tesisatı döşenmemesi hasta yakınlarının tepkisine neden oldu.3 bölüm için ortak kullanılan bekleme salonunda sabahlayan hasta yakınları ısınmak için yanlarında getirdikleri battaniyeleri kullanıyor. (Haber 7 – 2 Mart)

Yumurtalık Tazminatına Çocuk İndirimi

Van'da yaşayan Süreyya Bora, önce sağlık skandalının kurbanı oldu ardından başlattığı hukuk mücadelesinde "çocuğu olduğu" için ayrımcılığa tabi tutuldu. Uzman olmayan bir doktorun apandisti yerine yumurtalıklarını aldığı Süreyya Bora, tazminat davası açtı. Bu kez de mahkeme, "Zaten iki çocuğun varmış" diyerek, tazminat talebini kısmen kabul etti. (ANF -7 Mart)

60 Kentte Çocuk Kardiyologu Yok

CHP İstanbul Milletvekili Sacid Yıldız'ın soru önergesine Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ın verdiği yanıt, 60 ilde çocuk kardiyologunun bulunmadığını, Türkiye'deki çocuk kardiyolog sayısının ise sadece 116 olduğunu ortaya koydu. Sağlık Bakanının verdiği bilgiye göre çocuk kardiyoloji uzmanı bulunan iller şöyle: Adana, Ankara, Antalya, Aydın, Bursa, Denizli, Diyarbakır, Erzurum, Eskişehir, Gaziantep, İstanbul, İzmir, Kocaeli, Konya, Malatya, Manisa, Mersin, Samsun, Trabzon, Van, Zonguldak. (Evrensel - 19 Mart)

Bitlis'te Aşı Skandalı

Bitlis'in Ahlat ilçesi Burcukaya köyünde yaşayan Murat Balıkçı, 3 aylık bebeğine yüksek dozda verem aşısı yapıldığı ve yapılan aşı sonucu bebeğinin verem hastalığına yakalanma riski bulunduğu iddiasıyla, Ahlat Adliyesine gelerek sorumlular hakkında savcılığa suç duyurusunda bulundu. Balıkçı, gazetecilere yaptığı açıklamada "20 çocuğa vuracakları iğneyi, sadece benim bebeğime yapmışlar. Çocuğumun şu an verem hastası olma ihtimali çok yüksek.'' dedi. (Star - 29 Mart)

HABER ALMA VE BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ

Muhabirimize 1 Günde 5 Dava 1 Ceza

Ergenekon, Kafes ve Balyoz soruşturmalarında, emniyet aşamasındaki gözaltı ve ifade verme işlemlerini haberleştiren Star muhabiri Bünyamin Demirkan, dün bir günde 5 ayrı davadan hakim karşısına çıktı.(Star - 2 Mart)

Zaman'ın 19 Muhabiri 'Gizliliği İhlal'den Yargılandı

Ergenekon davasının mahkeme tarafından kabul edilen 3. iddianamesinde yer alan bilgileri haber yapan 19 Zaman gazetesi muhabiri 'gizliliği ihlal' ile suçlanıyor.(Zaman - 4 Mart)

Paneli Haber Yaptığı İçin 4,5 Yıl Hapsi İsteniyor

Ankara Atatürk Kültür Merkezi'nde, halka ve basına açık kitap fuarında, 'Cumhuriyet Yazarları Balbay İçin Buluşuyor' adlı organizasyonu haber yapan Zaman gazetesi kültür-sanat muhabiri Aslıhan Aydın'a 'Ergenekon soruşturmasının gizliliğini ihlal ettiği' gerekçesiyle, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'nca 1,5 yıldan 4,5 yıla kadar hapisle cezalandırılması istendi.(Zaman - 8 Mart)

Karayılan İle Söyleşiye 5 Yıl Hapis İstemi

Radikal gazetesi muhabiri Ertuğrul Mavioğlu hakkında, Murat Karayılan'la yaptığı söyleşi nedeniyle dava açıldı. Mavioğlu'nun 5 yıl hapsi isteniyor. (ANF - 11 Mart)

Azadiya Welat Gazetesi İzmir Bürosuna Polis Baskını

Azadiya Welat Gazetesi İzmir İrtibat bürosuna baskın düzenleyen polisler, 4 kişiyi gözaltına aldı. Akşam saatlerinde Azadiya Welat Gazetesi İzmir İrtibat bürosuna baskın düzenleyen İzmir Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polisler, içeride arama yaptı. "Yasak yayın" bulunduğu gerekçesiyle yapılan baskında polisler aramadan sonra büroda bulunan "Özgür Halk ve Demokratik Modernite" dergilerine el koyarken, Sami Dündar, soyadları öğrenilemeyen Fırat ve Adem adındaki Azadiya Welat çalışanları ile baskın sırasında büroda bulunan muhabirimiz Sadık Topaloğlu'nu da ifadelerine başvurulmak üzere gözaltına aldı. (Evrensel - 24 Mart)

Karayılan İle Söyleşi Yapan Birgün'e Ceza

Murat Karayılan ile yaptığı mülakattan dolayı yargılanan gazeteci Hakan Tahmaz'a "Basın ve yayın yoluyla terör örgütünün açıklamalarını yayımlamak" suçlaması 10 ay hapis cezası verilirken, Birgün'ün Sorumlu Yazı İşleri Müdürü İbrahim Çeşmecioğlu ise 16 bin 660 lira adli para cezası aldı. (ANF - 24 Mart)

Birgün'e Bir Ceza Daha!

İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi, PKK yöneticisi Duran Kalkan'ın demecine yer verildiği gerekçesiyle Birgün Gazetesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü İbrahim Çeşmecioğlu'nu 16.660 TL para cezasına çarptırdı! Mahkeme heyeti, gazetemizin bu demeçleri içeren haberi yayınlayarak suçluyu övmekle kalmadığını, yasadışı bir örgütün ve liderinin propagandasını da yaptığını öne sürdü. Karar temyiz edilecek. (Birgün - 25 Mart)

Önsöz Toplatma Gerekçesi

Yayın hayatına yeni başlayan Özgür Halk ve Demokratik Modernite isimli derginin ilk sayısı hakkında yasaklama, toplatma ve el koyma kararı verildi. Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi bu kararına, dergideki bir ilanda yer alan, gazeteci Cengiz Çandar'ın "Öcalan'ın İmralı Günleri" isimli kitaba yazdığı önsözü gerekçe gösterdi. Mahkeme kararında, kitap tanıtımında Çandar'ın "Abdullah Öcalan'ın İmralı serüveni dikkatle, satır satır, sözcük, sözcük bu kitapta okunduğu vakit birçok yerleşik kanaat sarsılacak, muhtemelen yerle bir olacak" ifadesi yer verilerek "PKK propagandası" yapıldığını savundu. (islahhaber.com - 31 Mart)

Öykü Ve Karikatüre 1 Yıl 6 Ay Hapis Cezası

Güney dergisinde yer verdiği "İnanılmaz Bir Direnişin Üç Günlük Hikayesi" başlıklı öykü yazısı ve "Niyazi Şehit" karikatürü nedeniyle dergi yetkilisi Aziz Özer 1 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı.(ANF - 31 Mart)

YARGI VE CEZASIZLIK

11 Mevsimlik İşçinin Ölümüne Neden Olan Şoför Tahliye Edildi

Ankara'nın Beypazarı İlçesi yakınlarında Mardin'in Mazıdağı ilçesinden gelen mevsimlik tarım işçilerini taşıyan minibüsün, hatalı sollama nedeniyle karşı yönden gelen TIR ile çarpışması sonucu 11 mevsimlik işçinin öldüğü, 5 kişinin de yaralandığı kazada, tutuklu TIR şoförü İbrahim Karayel tahliye edildi.(ANF - 4 Mart)

Askerî Mahkeme, Canan'ın Katilini Bulamadı!

Van Hacıbekir Kışlası yakınında ailesiyle piknikten dönerken başına isabet eden kurşunla hayatını kaybeden 16 yaşındaki Canan Saldık'ı vuranlar 'suçsuz' bulundu. Van Askerî Mahkemesi'nde görülen duruşmada 'ölüme sebebiyet vermek' ve 'görevi kötüye kullanmak' iddialarıyla yargılanan 5 asker beraat etti. Ailenin avukatları, kararı temyize götürdü.(haksozhaber.net - 6 Mart)

"Hayata Dönüşte" Skandal

Bayrampaşa Cezaevi'nde 12 kişinin ölümüyle sonuçlanan 2000 yılındaki 'Hayata Dönüş Operasyonu' davasında skandal bir gelişme yaşandı. Genelkurmay Başkanlığı, Türkiye tarihinin en büyük cezaevleri operasyonuna yönelik istenen bilgi ve belgeleri Bakırköy 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ne göndermedi. Mahkeme, 23 Kasım 2010'daki ilk duruşmada Bayrampaşa Cezaevi Özel Müdahale Planı ve sanık erlerden Hilmi Çolak'ın soruşturma sırasında alınan ilk ifadesinin aslını istemişti. Bu talebe, "Bilgi, belge yok, plan bulunamadı." şeklinde cevap verildi. (islahhaber.com - 7 Mart)

Savcı "Delil Yok" Dedi Ama 13 Aydır Tutuklu

DHKP-C üyesi olduğu iddiasıyla 13 aydır tutuklu yargılanan ODTÜ yüksek lisans öğrencisi Hüseyin Edemir hakkındaki delillerin daha önceki yargılamalarda geçersiz sayıldığı ortaya çıktı. Savcı bile son duruşmada beraat istedi. Ancak mahkeme Edemir'i 23 Haziran'a kadar yeniden hapse gönderdi. (Radikal - 11 Mart)

Yargıtay Yine Erteledi!

Erzincan Ergenekon sanığı İlhan Cihaner'in "Görevi kötüye kullanma, evrakta sahtecilik ve imar kirliliği" davasının görülmesine Yargıtay 11. Ceza Dairesi'nde devam edildi. 10 dakika süren duruşmada mahkeme heyeti, Erzurum'dan istenen dosyanın gelmemesi nedeniyle duruşmayı Nisan 2011 tarihine erteledi. Daha önce de üç aydan fazla bir süre boyunca Cihaner'in 'terör örgütü üyeliği' dosyası Yargıtay ceza Genel Kurulu'ndan Yargıtay 11. Ceza Dairesi'ne inemediği için duruşmalar ertelenmişti.(Star - 12 Mart)

Silivri'de 24 Saat Bile Kalmadı

İkinci Ergenekon davasında hakkında tutuklama kararı bulunmasına rağmen 23 aydır tedavi gördüğü gerekçesiyle hastanede kalan Prof. Dr. Mehmet Haberal dün akşam saatlerinde gönderildiği Silivri Cezaevi'nden tekrar hastaneye kaldırıldı. Tutuklandığı 2009 yılı Nisan ayından bu yana bir gün bile cezaevinde kalmayan Ergenekon davasının tutuklu sanıklarından Mehmet Haberal dün gönderildiği Silivri Cezaevi'nden rahatsızlanarak tekrar hastaneye kaldırıldı.(islahhaber.com - 12 Mart)

Cips Çalan Çocuklara Yağma Cezası

Adana'da bir marketten bıçak zoruyla sekiz paket cips ve 10 TL gasp ettikleri öne sürülen 15, 16, 17 yaşlarındaki üç çocuk "Bıçaklı yağma" suçlamasıyla yargılanacak.(Taraf - 13 Mart)

"Dersim 38'"İçin İlk Karar: Zamanaşımı!

'1938 Dersim Olayları' ile ilgili ilk yargı kararı, Tunceli Hozat Savcılığı'ndan geldi. 'Dersim 38'de annesi, babası ve 5 kardeşini yitiren Efo Bozkurt'un, 'insanlığa karşı suç' iddiasıyla yaptığı başvuru, 'kovuşturmaya gerek olmadığı' gerekçesiyle reddedildi. Savcılık, 'soykırım' ve 'insanlığa karşı suç' iddiasının 'Dersim 38' için uygulanamayacağını, çünkü operasyonda silahlı isyanın bastırıldığını ve eski Türk Ceza Kanunu'nda bu iki suç türünün bulunmadığını, yalnızca adam öldürme suçunun iddia edilebileceğini belirtti. 'Dersim 38' için, "Var olduğu iddia edilen ölüm vakaları" ifadesini kullanan savcılık, cinayet suçu için de zamanaşımının işlediğini, dolayısıyla dava açılamayacağını savundu. Efo Bozkurt, önce karara itiraz edecek; sonuç alamazsa AİHM'ye gidecek. (islahhaber.com - 14 Mart)

Reddi Hâkim Talebi Reddedildi

KCK davasında sanık avukatlarının reddi hâkim talebi Diyarbakır 4. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından reddedildi. (İLKHA - 17 Mart)

Anayasa Mahkemesinden Türk ve Tuğluk'a Ret

Anayasa Mahkemesi, Mardin Eski Milletvekili Ahmet Türk ile Diyarbakır Eski Milletvekili Aysel Tuğluk'un milletvekilliklerinin devam etmesi talebini reddetti.(Evrensel - 18 Mart)

Polis Kurşunu İle Ölen Karadağ İçin Keşif Yapılamadı

İstanbul Esenyurt'ta 19 Kasım 2009'da polis kurşunuyla yaşamını yitiren Alaattin Karadağ'ın ölümüne ilişkin Bakırköy 9. Ağır Ceza Mahkemesi'nde polislerin yargılandığı davanın 10 Kasım 2010'da görülen duruşmasında müdahil avukatların talebiyle olay yerinde keşif yapılması kararı verilmişti. Karar kapsamında bu gün Esenyurt'ta savcı gözetiminde keşif yapılması bekleniyordu. Mahkemenin keşif kararının, "Sanığın güvenliğini sağlayamayız" gerekçesiyle iptal edildiği öğrenildi.(Evrensel - 25 Mart)