Sivas, Humuslu Kardeşleri İçin Ayaktaydı!

Sivas, Humuslu Kardeşleri İçin Ayaktaydı!

Özgür-Der Sivas Şubesi öncülüğünde bir araya gelen bir grup Müslüman Suriye’deki katliamları protesto etti.

Suriye'nin Humus şehrinde yaşanna katliam, Sivas'ta da protesto edildi.

Özgür-Der Sivas Temsilciliğinin çağrısıyla bir araya gelen Müslümanlar Suriye’deki katliamları tel'in edere, Suriyeli kardeşlerinin yalnız olmadığını haykırdılar.

Taşıdıkları döviz ve pankart ve attıkları sloganlarla Baas rejimini protesto eden grup adına Sinan Ceran bir açıklama yaptı. Açıklamanın tam metnini aşağıda okuyabilirsiniz.

HAKSÖZ-HABER

sivas-20120205-2.jpg

Basın Açıklamasının Tam Metni

Katil Baas Diktatörlüğünün Karşısında Mazlum Suriye Halkının Yanındayız!

86 yıl önce, 4 Şubat 1926 tarihinde İslamcı Âlim ve kanaat önderlerimizden İskilipli Atıf Hoca Ankara İstiklal Mahkemesi tarafından idam edildi. İlmi birikimi, tecrübeleri, düşünsel ve şahitlik mirasından mahrum bırakıldık. Anadolu Müslümanları olarak Atıf Hoca gibi İslami kanaat önderleri ile olan irtibat kanallarımız kesildi. Dersim’de , Şeyh Said Kıyamında, İstiklal Mahkemelerinde, Takriri Sükunlarla, 12 Eylüller, 28 Şubatlar, darbe ve muhtıralarla, Uludere de katledilen 34 mazlum ve yaşanan kirli savaşla halkların dirençleri kırıldı/kırılmaya çalışıldı. Benzeri zulümler dünyanın birçok yerinde olduğu gibi 40 yılı aşkın bir süredir Suriye’de baskı, işkence ve zulümle iktidarını korumaya çalışan Baas cuntası Suriye halkına yönelik katliam ve sindirme politikalarına hız vermiş durumda. Ortadoğu’da yükselen adalet ve özgürlük taleplerinin Suriye’de de yankılanması karşısında paniğe kapılan Esad diktatörlüğü Suriye İntifadasını tanklarla bastırmaya çalışıyor.

Suriye’nin muhtelif şehirlerinden her gün yeni katliam haberleri geliyor. Bilhassa Cuma ve cenaze namazları sonrasında düzenlenen protesto gösterileri kanlı bir biçimde bastırılmaya çalışılıyor. Sivil, barışçıl eylemlere karşı rejim güçlerince gerçekleştirilen vahşice saldırılarda her defasında onlarca insan hayatını kaybediyor. Onbinlere varan şehid, elli binlerle ifade edilen kayıp ve yüzbinlere ulaşan tutuklu sayısından bahsediliyor. Beş yüze yakın çocuk katledildi. Yüzlerce kadın işkencehanelerde her türlü rezilliğe ve işkencelere düçar durumda. Hiçbir hukuk prosedürü işletilmeksizin yürütülen kitlesel tutuklama ve işkence kampanyalarıyla halk sindirilmek isteniyor. Bugün Hama katliamının bir benzeri Humus katliamı adı ile gözlerimizin önünde meydana geliyor. Artık Müslümanlar peygamberin doğumu ile meydana gelen olağanüstülüklerle oyalanmayı bırakıp, peygamberin yaşarken Kisra’yı, Kayser’i, kral ve sultanları, Mekke müşrik sistemini nasıl yerle bir ettiğine, zalimlere karşı verdikleri destansı mücadeleye bakmalıdırlar. Zira biz mevlitlerle uyutulurken zalimler zulümlerine devam edecekler.

Suriyeli kardeşlerimiz ise diktatörlük rejiminin tüm baskılarına, işkence ve hunharca katliamlarına rağmen bir yıldır “Zulme ve diktatörlüğe hayır!” şiarıyla destansı mücadelelerini sürdürüyorlar. Ne gariptir ki, Baas’ın cinayet şebekelerine karşı hemen her şehirde işkence ve ölümleri göze alarak aylardır ısrarla meydanlara dökülen milyonlarca insanın uluslar arası güçler tarafından kışkırtılmış veya oyuna getirilmiş oldukları iddialarını halen seslendirenler, bu saçmalığa inananlar bulunabiliyor. Oysa adaletle ve insafla bakan herkesin de çok rahatlıkla görebileceği, şahitlik edebileceği gibi, özgürlük ve adalet için kıyam eden Suriye halkı izzet ve şerefinin Esad cuntası tarafından daha fazla çiğnenmesine tahammül edemeyeceğini kanı ve canı pahasına bütün dünyaya haykırmakta. Bu sebeple kardeşlerimizin bir damla kanına üretilen onlarca komplo teorisini feda ederiz.

Özgür-Der Sivas temsilciliği olarak Suriyeli kardeşlerimizin maruz kaldığı bu sistematik vahşetten ötürü büyük bir acı ve öfke; teslimiyet ve iradesizliğe karşı Suriye halkının yükselttiği direnişle ise onur duymaktayız. Suriye yönetimi baskı ve zulüm politikalarına son vermeli, halkın özgürlük ve adalet taleplerini bastırmak için üzerlerine sürülen tanklarını, asker-sivil çetelerini derhal geri çekmelidir. Arabıyla Kürdüyle Sünnisiyle Alevisiyle Gayri Müslimi ile tüm Suriye halkının kendilerini özgürce ifade edebilmeleri, işkence, tutuklanma, kaybedilme korkusu olmaksızın yönetimi eleştirebilme ve serbest seçimlerle değiştirebilme haklarının önündeki tüm engeller derhal kaldırılmalıdır.

Bizler Ortadoğu’da yaşanan sorunlara emperyalistlerin müdahil olmalarını asla haklı ve meşru bulmuyoruz. Bu yönüyle uluslar arası medyada dillendirilen Suriye’ye dış müdahale senaryolarını şiddetle reddediyoruz. Bununla birlikte ülkeyi emperyalist güçlerin manipülasyonlarına açık hale getiren şeyin Baas cuntasının katliamcı politikaları olduğu gerçeğinden hareketle, bu tür kirli senaryoların boşa çıkartılması için öncelikle Baas rejiminin iktidardan çekilmesini talep ediyoruz.

Özgür -Der Sivas temsilciliği olarak Tunus’tan başlayıp Mısır’a, Libya’ya, Bahreyn’e, Yemen’e, tüm Ortadoğu’ya yayılan İntifada ile onur duyuyoruz. Şii ya da Sünni olmalarına bakmaksızın, Müslüman halkların iradelerinin despotik azınlık yönetimleri eliyle gasp edilmesini reddediyoruz. Tüm Müslümanları da adaletli olmaya, tutarlı olmaya, kendimiz için talep ettiğimiz her şeyi kardeşlerimiz için de istemeye çağırıyoruz!

Bizler, İslam coğrafyasında özgürlük ve adalet şiarıyla ayağa kalmış tüm Müslümanların direnişlerini destekliyoruz. Baskıcı, zalim iktidarların zulümlerine karşı tüm Ümmeti ve insanlığı duyarlılığa, Müslüman ve müstezaf halklarla dayanışmaya davet ediyoruz. On yıllardır silah zoruyla geniş kitlelere hükmeden azınlık diktalarına, cuntalara, işbirlikçilere karşı harekete geçen halkların yanında saf tutmanın hem kardeşlik hukukunun bir gereği, hem de vicdani bir sorumluluk olduğunun altını çiziyoruz.

Özgür-Der Sivas Temsilciliği 

Önceki ve Sonraki Haberler