Çorum’dan Suriye Direnişine Bin Selam

Çorum’dan Suriye Direnişine Bin Selam

Esed diktatörlüğünün Suriye’deki katliamları 3.yılını geride bırakırken, Çorumlu Müslümanlar hem zulmü lanetlemek hem de onurlu direnişi sahiplenmek için basın açıklamasında bir araya geldiler.

Eğitim Bir-Sen, İlke-Der, İHH ve Özgür-Der’in düzenlediği etkinlik Hürriyet Meydanında gerçekleştirildi. Eylem esnasında sunumu yapanMurat İslam, Suriye halkının büyük bir fedakârlık ve adanmışlıkla zulme karşı direndiklerini, Müslümanlar olarak bizlerin de tüm dünyanın gözleri önünde devam eden vahşete maruz kalan Suriyeli mazlumlarla dayanışma içerisinde olacağımızı belirtti.

Eğittim Bir-Sen adına söz alan Tahir Eşkil, ümmetin yüz akı, mağdurların ve mazlumların hamisi Türkiye Müslümanlarını selamlayarak konuşmasına başladı. Bugün ümmetin kalbinin Türkiye’de attığını belirten Eşkil, Hama, Humuz ve Halep’in mahzun kaldığını dile getirdi. Eşkil konuşmasının devamında;

“Suriye, Filistin ve Kudüs mahzundur. Mekke, Medine mahzundur. Ancak biz sahip çıkarsak mahzun olmayacaktır. Direnen Müslümanlara ve onlara sahip çıkan Türkiye Müslümanlarına selam olsun”

 

 

İlke-Der adına söz alan Mustafa Ensar Akbaba, dayanışma duyarlılığı içerisinde eyleme katılanlara teşekkür ederek başladığı konuşmasında; insanlık suçu işleyen Esed’in ve işbirlikçilerinin tüm zulmüne rağmen Suriye halkının zulme ve zillete boyun eğmediğini dile getirdi. Hiçbir vicdana sığmayacak katliamlar karşısında bizleri önemli sorumluluklar beklediğini hatırlatan Akbaba konuşmasının devamında şunları kaydetti:

“Olayları doğru okuyup, doğru bilgilendirme yapmak, açısından hamdolsun mesafe kat ettik artık mazlumlardan yana tavır koymak ve zalimin karşısında olmayı imani bir değer biliyoruz. Hiç şüphesiz, hepimiz Allah rızası için ortaya koyduğumuz çabaları daha da güçlendirmeliyiz. Kardeşlerimizin kanlarıyla yücelttikleri direniş bayrağını daha yukarılara taşımak için çabalarımızı yoğunlaştırmalıyız. On binlerce şehit ve yüz binlerce tutsağa, milyonlarca muhacire rağmen direnişten vazgeçmeyen Suriye halkıyla, dayanışmamızı daha güçlü bir tarzda haykırmak durumundayız.

İHH Çorum’da hassasiyet gösteren Müslümanlardan gelen yardımları Suriye halkına ulaştırmaya devam ediyor. Bizler kuru tartışmaları bırakıp mazlumlara destek olacağız. Orada ezilen, öldürülen, kadınlarına, kızlarına tecavüz edilen Müslüman bir halk var ve ümmet olgusu içinde çizgilerin sınırların renklerin ırkların önemi yoktur, bizler için dünyanın her neresinde olursa olsun mazluma yardım etme uğradığı zulme sesimizi çıkarmama durumunu Rabbimize nasıl hesap vereceğiz sonra. Bu insanlar bizim kardeşlerimizdir. Zulme uğrayanlar Müslüman olmasa bile bizler yine de sorumluyuz.

Suriye’de ve dünyada zulme, zillete, boyun eğmeyerek direnen mücahitlere ve bu uğurda şehit düşenlere Çorum’dan binlerce selam olsun!”

Özgür-Der adına söz alan Bülent Gökgöz ise, Suriye’de yaşanan gelişmeler üzerinden safların netleştiğini, ikiyüzlü, riyakâr ve de tutarsız tavırların ifşa olduğunu dile getirdi. Silah, gıda ve ilaç imkânsızlıklarına rağmen onurlu bir direniş sergileyen Suriye halkına giden yardım tırlarına, İHH’ya operasyon yapmaya kalkanların tuzaklarının boşa çıktığını hatırlatan Gökgöz devamında şunları belirtti:

“Zalim diktatöre karşı özgürlük ve onur mücadelesi veren Suriye halkı, dünya vicdanının, insanlığının ne kadar bencil ve alçalmış olduğunu da, özellikle söz konusu Müslümanlar olduğunda demokrasi ve insan haklarından dem vuran devletlerin, kurumların ve insanların ikiyüzlülüklerini de bize gösterdi.

İnsan hakları örgütlerinin tıpkı Filistin, Arakan, Mısır, Doğu Türkistan, Irak, Afganistan, Orta Afrika’da Müslüman kıyımına sessiz kalmaları gibi Suriye’de Müslümanların katledilmeleri karşısında maymunlaştıklarına tanık olduk. Soğuktan, açlıktan, ilaçsızlıktan ve kendisini savunacak silah bulamamaktan katledilmelerini boş gözlerle seyredenlerin allı pullu özgürlük savunularının boş olduğunu gördük.

 

Hayvan haklarının savunanlar; hayvandan beter can veren yüz binler için ne bir yürüyüş, ne bir söylem ne de bir tavır geliştirmediler!

Kadın günlerini kutlayanlar; Suriye’de sistematik işkence ve tecavüz altında ölüm kusturulan kadınlar için tek söz etmediler!

Gezi olaylarından ötürü ölen bir çocuk için ortalığı yakıp yıkıp savaş alanına çevirenler, Suriye’de katledilen, günahsız on bin çocuk için bırakın söz söylemeyi zalim Esed’i sonuna kadar desteklediler!

Suriyeli muhacirlere, ihtiyaç sahiplerine yardım götüren tırlara operasyon yapanlar, İHH’yı terörle suçlayanlar da kendi gruplarının menfaatlerini ümmetin maslahatının önüne geçirdiler.

 

Ne bir Suriyeli, ne Gazzeli, ne Şehit Esma için ne de Doğu Türkistan’da Kur’an öğrendiği için katledilen çocuklar için gözyaşı dökmeyen, taziye belirtmeyenler, Gezi olaylarında hayatını kaybedenler için tam sayfa taziye yazıp, Pensilvanya’dan taziye mesajları yolladılar.

Mücadeleyle yoğrulmuş sabrımız ve duamız, hain tuzakları, ikiyüzlülükleri, işbirliklerini, ihanetlerini ve beddualarını örümcek ağı misali parçalayıp, iyiliği ve adaletin önünü açacaktır inşallah!”

Basın açıklaması yine Murat İslam’ın okuduğu dua ile son buldu.

 

dscn2391.jpg

 

dscn2394.jpg

 

dscn2406.jpg

 

dscn2418.jpg

dscn2422.jpg

Önceki ve Sonraki Haberler