Muş Özgür-Der’de “Kur’an ve Dava Bilinci” Ele Alındı

Muş Özgür-Der’de “Kur’an ve Dava Bilinci” Ele Alındı

Muş Özgür-Der seminerlerinin bu haftaki (28.03.2015) konuğu Cahit Karaalp idi.

Muş Özgür-Der seminerlerinin bu haftaki (28.03.2015) konuğu Cahit Karaalp idi. Kur'an'ın bir dava kitabı olduğunu söyleyen Karaalp, "Kur'an ve Dava Bilinci" konusunu büyük oranda Kur'an kıssaları aracılığıyla anlattı.

Müslümanların "Ben iyi bir insanım." demekle  bir kenara çekilip ibadet yapamayacaklarını, iyiliği emir ve kötülüğü nehiy gibi bir sorumluluklarının olduğunu söyleyen Karaalp, La ilahe illallah (Allah'tan başka ilah yoktur.)'a çağıran peygamberlerin davetinin sadece bu ifadeyi söylemeye ve söyletmeye yönelik olmadığını, aynı zamanda peygamberlerin Allah'ı tek ilah tanımanın toplumsal hayata yansıtılması mücadelesi verdiklerini ve insan yetiştirmeyi hedeflediklerini belirtti.

Habil-Kabil kıssasının aslında Hz. Adem sonrası yönetime kimin geleceği konusunda bir hilafet tartışması olduğunu söyleyen Karaalp, ilk günahın şeytanın kıskançlığından kaynaklandığını belirtti.

Semud kıssasında değinen Karaalp, Allah'ın devesinin (nakatullah) Salih peygambere karşı gelen Semud kavminin (zaten az bulunan) su kaynağına Allah tarafından ortak edildiğini ancak o kavmin mucize talepleri doğrultusunda gelen bu devenin sularına ortak oluşunu kabul etmediklerini ve onu kestiklerini ifade etti ve şu soruyu sordu: "Allah'ın verdiği suya, başka bir varlığın ortaklığını kabullenemeyen insan, Allah'a ortak koşarken bunu nasıl normal görür?"

Peygamberlik yaşınını kırk olduğu yönündeki yaygın kanaatin doğru olmadığını, sadece son peygamberin kırk yaşında olduğunu söyleyen Karaalp, Hz. Yusuf'un da, Hz. Musa'nın da Hz. İsa'nın da gençken peygamber olduklarını bu açıdan gençlerin onların örnek hayatını göz ardı eder bir tarzda hayat sürmemeleri gerektiğini ve gençlerin özellikle de gayr-ı meşru bir ilişkiden uzak durabilmek için gençliğini hapishanede geçiren ancak orada da tebliğ çalışmalarını sürdüren ve orada asla umutsuzluğa düşmeyen Hz. Yusuf'un kıssasını okumalarının önemli olduğunu belirtti.

Ölçülü olmak bağlamında Karaalp, "Hiç kimseden aşırı nefret etmeyiniz, bir gün dostunuz olabilir. Hiç kimseyi aşırı sevmeyiniz, bir gün düşmanınız olabilir." dedi.

Hz. Musa'nın niçin doğrudan Firavun ile mücadele etmekle yetinmeyip, onun zalim yönetimini meşrulaştıran büyücülerle de mücadele ettiğine değinen Karaalp, "Zalim bir otoriteyi meşrulaştıran, devamını sağlayan zihniyetler ve onların sahipleriyle mücadele etmezseniz, zalim otoritelerin biri gidip diğeri gelecektir. Bataklığı kurutmak gerekir. Hz. Musa'nın büyücülerle mücadelesi bu açıdan da değerlendirilmelidir." dedi.

Hz. Meryem'in evlenmeksizin olağanüstü bir şekilde Hz. İsa'yı doğurmasının ardından ilahi direktif ile susma orucu tutmasına da değinen Karaalp, "Bazen olur ki insanın konuşmaması, konuşmasından daha çok şey anlatır. Doğru yaptığınızdan eminseniz, rahat olunuz. Allahu Teala sizi nasıl olsa temize çıkaracaktır." dedi.

Sorular bölümünün ardından program sona erdi.

Önceki ve Sonraki Haberler