“Ulus Devletin Bunalımı Federalizm ve Kürt Meselesi”
Ankara Özgür-Der tarafından aylık düzenlenen cumartesi seminerlerinde bu hafta “Ulus Devletin Bunalımı Federalizm ve Kürt Meselesi” konusu vardı.
Ahmet Yıldız konuşmasına "Ulus Devletin Bunalımı Federalizm Ve Kürt Meselesi" adlı kitabının kapağındaki gemici düğümü ile konuya giriş yaptı. Gemici düğümünün çözülmesinin kolay kopmasının çok zor olduğunu belirtti. Dünya ülkelerinin üçte birinin üniter diğer kısmının da federasyon sistemi ile yönetildiğini görmekteyiz. Siyasi bütünlüğü sağlamada üniterlik ya da federasyonun daha etkin olduğu çıkarımını yapamayız. Zamanla Egemenlik kavramına farklı nitelikler yüklendiğini görmekteyiz. Bölünemez ve devredilemez olduğu görüşü ki bu görüş egemenlik sonrasında ulus devlete dayalı anlayışa yerini bırakmıştır.
Ulus devletler egemenliği halklarından alırlar. Bu sistem soy bağına dayalı bir toplumu temsil eder.
Sürecin devamında Halk iradesi karşımıza çıkmaktadır. Bunların hepsini birlikte düşündüğümüzde ulus kavramı ortaya çıkar.
Konuşmanın devamında;
Federal yönetimler her türlü farklılığın yaşatılması bakımından tarihin devamında asimilasyona sebep olduğu ve farklılıklarımızın kaybolmaması için bir çözüm olabilir. Amerikan federalizmini ortaya koyan bu farklılıkların temel sıkıntısı siyah-beyaz sıkıntısıydı ama buna bir çözüm arandı. Federalizim'de etnik çoğunluğu yaşatmada merkeziyetçi bir anlayış hakimdir. Farklılıkların kaybolmaması sağlanamamış ve gerilim devam etmiştir. ABD ve Kanada örneğinde bunları görmekteyiz. Kanada federalizmine bakacak olursak; sanayileşmiş bölgelerde kopmalar ayrışmalar zenginlik üzerinde olmuştur. Kanada Alberta eyaletinden petrol örneğinden bunu görmekteyiz. Çoğunlukla siyasi açıdan ayrışma talepleri, dini ayrışma taleplerinin insani olduğunu görmekteyiz. Dışarıdan yönetilen federasyonlar işe yaramamıştır. Sovyetler birliği başarılı bir federasyon örneği değildi karşımızda net üniter devlet ve net federalizm örneğini görmüyor ve sonuç getirdiğini göremiyoruz.
Federalizm çoğunluğun coğrafi bölgelerde merkeze oturmasını öngören ideolojik pozisyon almanın adıdır.
Buruda iki ayrı dinamikten bahsediyoruz. İlk başta birlik; bir üst aidiyet ister.
Birlik ruhunu oluşturmamız için ortak şeylere ihtiyacımız vardır. Örneğin ABD de Amerikanlılık vardır. Siyasi çerçevede Amerikan kimliğinin çoğulcu karakter taşıyıp genişleme özelliğinin olduğunu görmekteyiz.
Öte yandan; Milliyetçi hareketler imparatorluklardan ulus-devletler oluştururken mikro-milliyetçilikleri de körükledi ve her ulus-devlet kendi içinde yeni milliyetçi gerilimlerle yüz yüze geldi.
Peki, modern zamanlarda farklılıkları tek bir devlet çatısı altında çatıştırmadan buluşturmak ne derece mümkün oluyor? Türkiye'nin bu noktada yaşadığı gerilimi aşmada, Kanada, İsviçre, İspanya gibi örnekler yol gösterici olabilir mi? Türkiye'de özelde Türk-Kürt ayrışması şeklinde beliren gerilimi aşmak için en uygun çözüm, bazılarının iddia ve talep ettiği gibi, federalizm midir? Sorusuna soru ve cevap bölümüyle devam edildi.
Haber: Musab Akdeniz
Fotoğraf: Yunus Sevim