Program, Bingöl Ulu Camii önünde Cuma namazı sonrası toplanan kalabalığın ellerinde Filistin pankartlarıyla birlikte slogan atmasıyla başladı.

Sunuculuğunu Ferhat Varolgüneş’in yaptığı programda, ABD başkanı Donald Trump’ın “Gazze’yi devralacağız” sözlerine tepki olarak Varolgüneş şunları dile getirdi:

Bu söylenen sözlere tepki gösteriyoruz ve buradan haykırıyoruz. Filistin halkı asla yalnız değildir. Tüm dünyadaki vicdan sahibi insanlar, adalet ve özgürlük için mücadele eden Filistinlilerin yanındadır.

Varolgüneş'in konuşmasının ardından basın metnini ise Nihat Korlaelçi okudu.

Gazzeli kardeşleimiz için edilen duanın ardından program sona erdi.

Basın açıklamasının tam metni:
 

“Sakın, Allah'ı zâlimlerin yaptıklarından habersiz sanma! Sadece Allah onları, korkudan gözlerin dışarı fırlayacağı bir güne erteliyor.” (İbrahim Sûresi 42)

Değerli kardeşlerim, dostlarım ve insanlık adına söz söyleme cesareti olan herkes, Bugün burada, insanlık tarihinin en utanç verici ve kabul edilemez planlarından birine karşı sesimizi yükseltmek için toplandık. ABD Başkanı Trump'ın "Gazze'yi Devralacağız" planı, Filistin topraklarını bir pazarlık masasına dönüştürme girişimidir. Bu plan, Gazze'nin tamamen işgalini ve Filistin halkının topraklarından sürülmesini hedeflemektedir. Ancak bugün burada, bu plana karşı duruyor ve haykırıyoruz: Filistin satılık değildir! Gazze, kimsenin malı değildir! 
Son bir buçuk yıldır Gazze’de insanlık tarihinin karanlık sayfalarına bir yenisinin eklenmesine tanıklık ediyoruz. Gazze Şeridi, uluslararası hukukun açık ihlalleriyle tamamen işgal edilmeye ve Filistinli kardeşlerimiz zorla topraklarından sürülmek istenmektedir. Bu, sadece bir sürgün değil, bir kimliksizleştirme projesidir. Filistin halkının köklerini koparmak, tarihini silmek ve geleceğini çalmaktır.

Gazze'nin işgali ve Filistinlilerin sürülmesi girişimi, Birleşmiş Milletler (BM) Şartı, Cenevre Sözleşmeleri ve Evrensel İnsan Hakları Bildirgesi başta olmak üzere uluslararası hukukun temel ilkelerini açıkça ihlal etmektedir. İşgal güçleri, sivillerin korunmasına yönelik uluslararası normları hiçe sayarak, insanlık dışı uygulamalara imza atmaktadır.
Filistin halkı, onlarca yıldır işgal, şiddet ve zulme karşı dimdik ayakta durarak, insanlık onurunu korumak için mücadele etmektedir. Bugün, Gazze'de yaşananlar, bu mücadelenin en acımasız safhalarından birini oluşturmaktadır. Ancak unutulmamalıdır ki, Filistin halkı yalnız değildir. Tüm dünyadaki vicdan sahibi insanlar, adalet ve özgürlük için mücadele eden Filistinlilerin yanındadır. 

Ancak unutulmasın ki, Filistin toprağı kimsenin keyfi kararlarıyla el değiştirecek bir sırdan bir mal değildir.. Bu topraklar, Filistin halkının hakkıdır ve bu hak, asla gasp edilemez. Ey zalimler!  sanıyor musunuz ki; tehcir ve zulüm karşısında Filistinli Müslümanlar topraklarını terk edecek? Onları gökyüzünü örten bombalarla, evlerini yıkan füzelerle, esirlerine yaptığınız vahşet ve işkencelerle, topyekün  halkını aylarca açlıkla başbaşa bırakabilirsiniz, ama kalplerinden Kudüs aşkını, imanlarındandan gelen direnişi söküp atamazsınız! Filistin toprakları, birilerinin siyasi hesaplarına kurban edilecek bir meta değildir. Bu topraklar, bir milletin kimliği, tarihi ve geleceğidir. Bu topraklar, yüzyıllardır Filistin halkının kanı, teri ve gözyaşıyla yoğrulmuştur. Bu topraklar, birilerinin "devralacağı" bir mal mülk değildir. Filistin satılık değildir!

Gazze'nin işgali ve Filistinlilerin sürülmesi girişimi, insanlık onuruna yapılan bir saldırıdır. Bu zulme karşı sessiz kalmak, insanlık suçuna ortak olmak anlamına gelir. Tüm dünyayı, adalet ve özgürlük için mücadele eden Filistin halkının yanında olmaya ve bu insanlık dramını durdurmak için harekete geçmeye çağırıyoruz. Gazze, taşından toprağına kadar Filistinlilerindir! Nice kahraman şehitlerin kanlarıyla suladığı, çocukların hayalleriyle büyüttüğü bu topraklar, zulmünüze boyun eğmeyecek!  Siz, gücünüzü silahlardan, entrikalardan ve sahte vaatlerden alıyorsunuz. Müslümanlar ise sabırdan, imandan ve hakkın yanında olmaktan alıyor! Siz, zulüm ve barbarlıkla hükmetmeye çalışıyorsunuz; Müslümanlar ise Allah’a tevekkülle dimdik ayakta duruyor!

Zannediyor musunuz ki, Gazze halkı tehcire razı olacak? Hayır! onlar için Mescidi Aksa, pazarlık konusu değil, terk edilecek bir diyar değil, kanlarının son damlasına kadar savunacakları mukaddes bir emanettir! Tarih, zalimlerin sonunun nasıl hüsran olduğunu defalarca gösterdi. Firavunlar, Nemrutlar, Karunlar nasıl yok olduysa, siz de bir gün yıkılıp gideceksiniz. Ama Filistinliler, mazlumların duasıyla, yiğitlerin direnişiyle, Allah’ın vaadiyle dimdik kalacak!
Bir avuç azgın azınlık olan siyonist çetenin harita diye paylaştığı paçavraları yırtmak, heveslerini kursaklarında bırakmak için tüm dünya Müslümanlarını bir ve beraber olarak hareket etmeye çağırıyoruz.

Sonuç Olarak;

Gazze'nin işgali ve Filistinlilerin sürülmesi girişimi, insanlık onuruna yapılan bir saldırıdır. Bu zulme karşı sessiz kalmak, insanlık suçuna ortak olmak anlamına gelir. Tüm dünyayı, adalet ve özgürlük için mücadele eden Filistin halkının yanında olmaya ve bu insanlık dramını durdurmak için harekete geçmeye çağırıyoruz.