Diyarbakır İslami Sivil Toplum Kuruluşları: İsrail’le ilişkileri kesin!

Diyarbakır İslami Sivil Toplum Kuruluşları: İsrail’le ilişkileri kesin!

Diyarbakır’da yapılan basın açıklamasında, Filistin halkının yanında durulması gerektiği ifade edildi.

İhvander’de Diyarbakır İslami Sivil Toplum Kuruluşları tarafından gerçekleştirilen basın açıklamasında Türkiye’nin Filistin halkının yanında durarak İsrail ile ilişkileri durdurması gerektiği söylendi.

Siyonist işgal şebekesinin Gazze’de acımasız bir yıkım gerçekleştirildiği hatırlatılırken İsrail’e destek veren firmalara karşı da yaptırım uygulanması gerektiği ifade edildi.

Hükümete talepler iletilen ve STK başkanlarının yaptığı açıklamayı İhvander Başkanı Ali Sarıhan okudu.

*

Basın açıklamasının mat metni:

FİLİSTİN HALKININ YANINDA DURUN, SİYONİST REJİMLE TÜM İLİŞKİLERİ KESİN!

Malumunuz olduğu üzere 7 Ekim Cumartesi sabahı gözümüzü Hamas’ın başlattığı kutlu bir direnişle açtık.

Filistin topraklarında Şimdiye kadar benzeri olmayan bir kahramanlık destanı yazılmaktadır. Mel’un kavim ve korsan terör devleti İsrail’in aşılamaz denilen savunma sistemi yazılan bu destanla delinmiştir.

Öyle bir delik açıldı ki ışığı Kudüs ve Mescid-i Aksa’yı aydınlatmış ve kutsallarımızın özgürlüğüne yönelik umutlarımız artmıştır.

Her şeyden önce Hamas’ın başlattığı bu kutlu direnişi selamlıyor, direnişin başarıya ulaşması için Allah’tan niyazda bulunuyoruz.

Bizler, İsrail terör rejiminin  uluslararası hukuk dışı uygulamalarını biliyoruz ve defalarca müşahede etmişiz.

İsrail’in, daha önce de sivil asker ayrımı yapmadan binlerce çocuk ve kadını şehid ettiğine şahid olduk. Bu operasyorlarla İsrail Terör Rejimi, insanlık dışı uygulamarını ve vahşetini yeni boyutlara çıkarmıştır.

Gazze, adeta dünyanın gözü önünde yok olmaktadır. Yaşlı, kadın, çocuk demeden siviller kıyımdan geçirilmekte; uluslararası hukuka göre yasaklı olan silahlar kullanılmaktadır.

Hiçbir kural tanımadan tüm dünyanın gözü önünde hastanelere yapılan füze saldırılarıyla çoğu çocuk olmak üzere yüzlerce insan şehit edilmiştir. Siyonist vahşet Batı’dan aldığı destekle Gazze’de katliamlarına  ve soykırım girişimine her geçen gün yenilerini eklemektedir. 

Gazze’de her dakika, her saat evler yıkılırken, çocukların masum cesetleri enkaz altından çıkarılırken, hastaneler yaralılarla doluyken, halkı müslüman olan ülkelerin liderleri ölü sessizliğine bürünmüş, İsrail’e karşı adeta sus pus olmuşlardır. 

Mecid-i Aksa ve bir bütün olarak Filistin davası sadece orada yaşayan müslümanların değil tüm ümmetin davasıdır. O nedenle, eylemler, protestolar, yardım çalışmaları dışında, yaşadığımız ülkelerin idarecilerini, liderlerini ve siyasetçilerini Filistin konusunda teyakkuza geçmeye zorlamamız gerekiyor.

Diyarbakır İslami Sivil Toplum Kuruluşları olarak Aksa Tufanı’nın ilk gününden bu yana AK Parti hükümetinin ve Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın tutumunun yetersiz olduğunun altını çizerek, siyonistlere karşı arkasında bunca halk desteği varken daha net ve kesin tavır almaları gerektiğini vurguladık.

Sayın Erdoğan’ın dün parti gurubunda yaptığı konuşmada Hamas’ın hakkını teslim etmesi, Hamas'ı yurtlarını korumaya çalışan mücahitler gurubu olarak nitelemesi ve siyonist rejime dönük açık tavır alışı takdire şayandır. 

Ancak daha evvel çokça tecrübe edilmiştir ki siyonist rejim söylemden öte pratik tavır alışlardan etkilenmektedir. Bu nedenle hükümetten bu süreçte Filistin halkının yanında duracak, onlara güç katacak ve siyonist rejimi geriletecek şu adımları atmalarını talep ediyoruz:

1- İsrail ile yapılan askeri, siyasi ve ekonomik anlaşmaların bitirilmesi. Bu kapsama giren tüm ortak çalışmaların sonlandırılması.

2- Siyonist rejimin katliam ve saldırıları gerekçe gösterilerek, son zamanlarda güçlendirilen diplomatik ilişkilerin kesilmesi, diplomatik misyonların sona erdirilmesi.

3- Ülke genelinde İsrail’in katliam ve saldırılarına lojistik destek sağlayan İsrail ürünlerinin satışına boykot eğilimi içeren yaptırımların uygulanması. Açıktan İsrail’le iş tutan, destek veren ticari kuruluşların faaliyetlerinin durdurulması.

4- Türkiye vatandaşlığından yararlanan çifte vatandaşlık hakkı bulunan ve 7 Ekim sonrası İsrail’e giden, İsrail ordusuna katıldığı tespit edilen kişilerin vatandaşlıktan çıkarılması. Türkiye içinde bulunanların da katliam ve soykırım iddiasıyla yargılanması.

5- Ülkemizin Filistinli kardeşlerimizle dayanışmayı içeren 3 günlük yas çerçevesinde yapılan etkinlikleri protesto eden Antalya Sporlu iki İsrailli futbolcunun sözleşmelerinin türkiye futbol federasyonu tarafından derhal feshedilmesi. Bir daha bu topraklara girişlerinin tamamen yasaklanması.

6- Ülkemizde Siyonist İsrail lehine destek ve açıklamaları bulunan ulusal ve uluslararası kültür sanat programları icra eden kişilere ait program ve etkinliklerin iptal edilmesi.

7- İsraile en büyük desteği sağlayan, bölgeye bu amaçla uçak gemisi başta olmak üzere çeşitli organizasyonlar planlayan ABD’yi Gazze halkının DOĞAL KATLİAMCISI kabul ederek ülkemizdeki askeri varlıklarına son verilmesi,

8- İncirlik ve Kürecik üslerinin geçici ve kalıcı biçimde kapatılması.

9-ülkesine çağrılan israil büyükelçisinin Türkiye'ye   dönmesi halinde süresiz olarak sınırdışı edilmesi.

Diyarbakır İslami Sivil Toplum Kuruluşları adına

2-314.jpg3-232.jpg4-174.jpg5-123.jpg

 

Önceki ve Sonraki Haberler