Diyarbakır’da “Adalet Anlayışımız” konuşuldu

Diyarbakır’da “Adalet Anlayışımız” konuşuldu

Diyarbakır Özgür Der seminerler dizisinde bu hafta “Adalet Anlayışımız” konuşuldu. Programın konuğu ise Avukat Nesip YILDIRIM idi.

Recep Doğru'nun sunuculuğunu yaptığı programda, adalet kavramının tanımı üzerinde durarak konuşmasına başlayan Yıldırım, Aliya İzzet Begoviç’e ait “Düşmanlarımıza bir tek borcumuz var: Adalet”  sözüyle hatırlatmada bulundu. Adaletin davranış ve hükümde doğru olmak hakka göre hüküm vermek olduğunu vurgulayan Yıldırım, hak eşitlik ve sosyal adalet kavramları üzerinde durdu. Öte yandan Yıldırım, cumhuriyetin kuruluş döneminde kanunlarımızı İsviçre, İtalya, Almanya ve Fransa’dan aldığımızı, dolayısıyla zorba bir anlayışla, toplama kanunlarla yeni düzenin oluşturulduğunu ifade etti.

Kur-an’ın adalet konusuna ciddi anlamda vurguladığını ifade edip birçok ayet üzerinden “Adalet” konusuna değinen Yıldırım, paylaştığı hadislerle aynı şekilde peygamber efendimizin de konuyu ciddi anlamda önemsediğini ifade etti.

Allah Adaleti Emreder

 "Emrolunduğun gibi dosdoğru ol. Onların heveslerine uyma ve de ki: Ben Allah'ın indirdiği kitaba inandım ve aranızda ADALETİ gerçekleştirmekle emrolundum" ayeti ile rabbimizin adaleti emrettiğini ifade etti.

Yine liyakat ve ehliyetin adaletin gerçekleşmesi için vazgeçilmez bir ilke oldugunu vurgulayan Yıldırım “Allah size, emanetleri mutlaka ehline vermenizi ve insanlar arasında hükmettiğiniz zaman ADALETLE hükmetmenizi emrediyor…” (Nisâ Suresi), 58. Ayeti üzerinde durdu.

9f80961d-ed5a-4aa7-932f-4762ea5617d5.jpg

Mültecilere Yönelik Bilinçli Bir Kara Propaganda Söz Konusu

Sön dönemlerde özellikle sosyal medyadan yükselen ve sonuçları itibariyle oldukça üzücü sonuçlara sebebiyet veren bir kirli propagandanın olduğunu vurgulayan Nesip Yıldırım “Mülteciler ile ilgili ciddi sıkıntı ve saldırılar var. Zafer partisi lideri gibi mültecileri ciddi anlamda saldırıya açık hale getiren tutum ve davranışa sahip nice kesim var. Maalesef bu tür tutum ve davranışlara yönelik caydırıcı cezaların olmaması pervasızlıklarını daha da arttırıyor.” Dedi.

Adaletten Uzak Muamele Biçimi Mağduriyetleri Arttırıyor

“Bugün FETÖ kapsamında KHK mağduru binlerce kişi mevcut. Bu oldukça ciddi bir rakam. Yine aynı şekilde baktığımızda Alparslan Kuytul ve cemaatine yönelik ciddi bir engelleme ve kolluk şiddeti söz konusu. Yine Hizbut-tahrir grubu, hilafet isteyen bir grup olarak silahlı terör örgütü olmadığını ispat etmek zorunda bırakılıyor. Oysa ki herhangi bir silahlı faaliyeti olmadığı açık. Bu durum hassaten üst yargı organlarınca da ifade edilmesine rağmen mağduriyetleri devam ediyor. Aynı şekilde Ebu Hanzala davası da benzer bir şekilde adaletsiz bir tutum barındırıyor. Hakeza Sivas Davası mahkumları yeniden yargılama talep etmesine rağmen aleyhte propagandadan dolayı adalet gerçekleşmemekte. Son dönemlerde özellikle terörün finansmanı yasası çerçevesinde nice insan mağdur edilmiş durumda.”

Ben Adil miyim?

Adalet konusunda özellikle kendimizi sorgulamamız gerektiğini ifade eden YILDIRIM, Adalet için Kuran ve sünnete uygun hareket edip etmediğimizi sorgulamamız gerektiğini ifade etti. Yıldırım Konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Eşime, Çocuklarıma, İş arkadaşlarıma, Karşı olduğum fikirdeki insanlara, Ötekine, adil miyiz? Merhametimiz var mı? İnsanlar benden EMİN Mİ? Adalet ile ilgili prensiplerimize uygun hareket ediyor muyuz? Yöneticilerimiz Adil mi? Bunlar üzerinde durmak zorundayız. Adil olan ve işini iyi bir şekilde yapan yöneticiler yok değil ancak maalesef sayıca az. Rüşvet, kayırma gibi hastalıklar yaygın bir hal almış durumda. Özellikle insanlarla ilişkilerimizi merhamet üzerine kurmak zorundayız. Hemfikir olduğumuz onlarca konu varken, ihtilaf ettiğimiz sınırlı sayıda meseleden dolayı ayrışma yolunu tercih etmememiz adalete daha uygun bir davranış olur.”

Ne Zulmedelim Ne de Zulme Uğrayalım

"Bir mümin olarak ne zulmedelim ne de zulme uğrayalım. Hakkımızı kimseye çiğnetmeyelim. Öte yandan hakkı ayakta tutan adil şahitler olmaya özen gösterelim."

Önceki ve Sonraki Haberler