Seminer Hayati Beyde’nin açılış konuşması ile başladı. Beyde konuşmasında konuşmacı Abdulhakim Beyazyüz hocanın hayatından ve makalelerinden kısa anlatımlarla başladı. Beyde konu ile ilgili Abdulhakim Beyazyüz hocanın haksöz haber ve ıslah haber sitelerinde yayınlanan makalelerinden akıl-vahiy ilişkisi konulu alıntılar yapıp; Akıl vahye tabidir, tek başına aklın birçok konuda çıkmazda olup bu çıkmazlardan ancak vahyin yol göstericiliği ile çıkılabileceğini söyledi. Ardından Mustafa İslamoğlu’ndan kısa bir alıntı yaptı.”Vahiy; ayağı yerde başı gökte olan bir olgu olup ancak akletme eylemi ile anlam kazanır ve rabbimiz insana vahiyle tenezzül buyurdu ve insanlar bu çerçevede düşünerek rabbimizin halis kulları arasına girebilir”. Beyde daha sonra Abdulhakim Beyazyüz hocamızı konuşmasını yapması için için kürsüye davet etti.

Beyazyüz; Kısa bir selamlama konuşmasından sonra Allaha çokça hamd ederek sözlerine başladı.

Akıl: doğruyu yanlıştan ayırt etme yeteneğidir. Bir anlamda anlam arayışının önemli bir argümanıdır. Ama sadece rasyonel bir akıl olamaz. Çünkü rabbimiz kuran da akleden kalp kavramını kullanır.

Vahiy: rabbimizin insana uzattığı rahmet elidir. Vahiy akıl için kılavuzdur. Bir inşa projesidir. Muhammed (a.s.) i rahmete dönüştüren vahyin kendisidir. İnsana düşen vahye tabi olmaktır. Vahye tabi olmayan akletmiş sayılmaz. Bu yönüyle insan cürmüyle evrende ne kadar yer tutabilir ki. Akletmek kibirden uzak durmak demektir. Müslümanım deyip kapitalist gibi yaşanamaz. Müslüman ailesini vahye göre inşa eder ve ona göre her şeyi yerli yerine koyar.Akletmek ancak vahye tabi olmakla mümkündür.

Küfredenler neden akılsızdırlar sorusuna cevaben, çünkü hayatlarında dünyadan başka hiçbir şey yoktur. Allahın elini bırakan uzay boşluğuna düşmüştür. Allah akletmeyeni kör, sağır, dilsiz ve ölü olarak tanımlar. Kalbin selim tutulması ancak Salih amelle mümkündür. Daha sonra kurandan ayetlerle konu pekiştirildi.

Bakara 38 ayette; dedik ki oradan hepiniz inin bundan sonra size benden bir hidayet geldiğinde kim benim hidayetime uyarsa onlara korku yoktur, onlar mahzun olmayacaklardır.

Mülk Suresi 6. Ve 10. Ayetlerinde; Rablerini inkâr edenler için cehennem azabı vardır, ne kötü dönüş yeridir o.

Ve:”Eğer dinlemiş olsaydık ya da akıl etmiş olsaydık şu çılgınca yanan ateşin halkı arasında olmayacaktık ”derler.

Son olarak vahyin peygamberi nasıl doğru yola ilettiği ile ilgili olarak Duha Suresi 7.ayeti paylaştı:

“Ve seni yol bilmez iken doğru yola yöneltip iletmedi mi?”

Konuşma soru cevap faslından sonra son buldu.