Van'da Cuntanın İdam Kararları Protesto Edildi

Van'da Cuntanın İdam Kararları Protesto Edildi

Van’da Mısır cuntası tarafından 529 kişi için verilen idam kararı Müslüman Kardeşlerle Dayanışma İnisiyatifi’nin düzenlediği basın açıklaması ile protesto edildi.

Müslüman Kardeşlerle Dayanışma İnisiyatifi adına basın açıklamasını Hayati Beyde yaptı. Beyde başta batılı ülkeler olmak üzere Mısır’daki darbe yönetimine destek verenler ve sessiz kalanların, idam yoluyla gerçekleştirilmek istenen katliamın azmettiricisi, ortağı ve asli faili olacağını söyledi.

van-20140411-00.jpg

van-20140411-01.jpg

van-20140411-02.jpg

van-20140411-03.jpg

van-20140411-04.jpg

van-20140411-06.jpg

van-20140411-07.jpg

van-20140411-08.jpg

van-20140411-09.jpg

van-20140411-10.jpg

Basın Açıklamasının Tam Metni:

Mısır'da Adaletin Ve Aklın durmasının Sonucu “ İDAM KARARLARI”dır.

“Kahrolsun o hendek ashabı (ashab-ı uhdud). Tutuşturucu yakıt dolu ateş (hendeğinin). O zaman onlar o (ateş hendeği)nin başında oturmuşlardı. Ve mü’minlere yaptıklarını seyrediyorlardı. Onlardan sırf yüce ve övgüye layık olan Allah’a iman etmelerinden dolayı öç alıyorlardı. O (Allah) ki, göklerin ve yerin mülkü O’nundur. Allah her şeye şahittir. Gerçekten mü’min erkeklerle mü’min kadınlara işkence edip de sonra tevbe etmeyenler var ya; onlar için cehennem azabı vardır. Yine onlar için yakıcı ateş azabı vardır. (Buruc, 85/4-10)

Evet  Mısır yukarıda okuduğumuz ayetin güncel versiyonun yaşamaktadır. Ashabı uhdudlar ve destekçileri koltuklarında oturmuş bütün dünyanın gözü önünde müminlerin katledilmesinden büyük bir sevinç ve mutluluk içinde kahkahalar atarak koltuklarını sağlamlaştırdıklarını zannetmektedirler. Oysaki bu sadece onların zannıdır. Tarih onlarca zalimin nasıl devrildiğine şahittir.

Hz. Peygamber:

"Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır" diye buyuruyor.

Bu gün burada başta Mısır olmak üzere dünya üzerinde yapılan bütün zulümleri, haksızlıkları tel'in etmek, haksızlıklar karşısında susmadığımızı göstermek adına toplanmış bulunuyoruz.

Filistin, Kırım, Afganistan gibi  İslam beldeleri işgal altında...

Orta Afrika Cumhuriyetinde, Arakan da, Doğu Türkistan'da Müslümanlar öldürülüyor.

Irak'ta sözüm ona batıdan ithal edilen demokrasi kan ve gözyaşından başka bir şey getirmedi.

Suriye'de bir zalim kendi halkını katlediyor.

Mısır'da bir hainin yaptığı katliamlara hukuki kılıf bulma adına bu güne kadar katlettiği insanlar yetmemiş gibi yüzlerce insanı idama mahkûm ediyor.

Tunus’ta, Libya’da, Yemen’de, Suriye’de ve Mısır’da canlarını özgürlükleri karşısında ortaya koyan Müslüman halklar topraklarında adalet, tevhit, özgürlük içinde yaşamak istiyorlar. Mısır'da halkın adalet, tevhit ve özgürlük için devrin firavunu Hüsnü Mübarek ve yandaşlarına sokak sokak, meydan meydan direnişleri sonuç vermiş ve firavun Hüsnü Mübarek yıkılmıştı.

Fakat batılı sömürgeci ülkeler ve koltuklarını kaybetmekten korkan bölgedeki işbirlikçi diktatörler el ele vererek Mısır halkının umudu olan Muhammed Mursi ve Mısır'ın özgür insanlarını cezalandırmaya karar verdi

Bütün dünyanın gözleri önünde, halkın ve Hakk'ın temsilcileri katledilirken, sözüm ona demokratlar, özgürlükçüler yalnızca seyrettiler. Twitter’ın, You Tube’ın kapatılmasından büyük endişe duyan iki yüzlü batı binlerce insanın katledilmesinden zerre kadar rahatsız olmaması  sizce de manidar değil midir. Kendi putlarını tek tek yiyen batılılar Mısır’da kuklalarının yenisini Mısır halkının başına diktatör olarak diktiler. Efendilerinin Adeviye’de öldürerek bitiremedikleri Esma’ları, üniversiteli gençleri zindanlara doldurdular. Meydanlarda iradesine sahip çıkan binlerce Mısır’lıyı şehit ettiler. Yetmedi, İhvan-ı Müslimin’in faaliyetlerini yasakladılar ve yasa dışı ilan ettiler.

Şimdi de iğrenç bir tiyatro oyununu hatırlatan sahte mahkemelerle Mısır’ın yiğit müslümanlarını katletmek istiyorlar. Tek suçları adalet, tevhid, özgürlük istemek olan bu yiğit müslümanları kadın erkek demeden, genç yaşlı demeden yüzer yüzer dünyanın gözü önünde idam sehpalarına gönderiyorlar. Darbe suçundan yargılanması gerekenler Mursi'yi ve cunta karşıtlarını yargılamaya başladılar. Ve Mısır'da, 529 darbe karşıtına idam cezası verildiğini bildirdiler. Biz bu zihniyeti  “sanığın idamına delillerin bilahare toplanmasına” kararları ile bilinen İstiklal Mahkemelerinden tanıyoruz. Biz bu zihniyeti on yılda bir yapılan darbelerden tanıyoruz. Biz bu zihniyeti idam edebilmek için çocukların yaşlarını büyütenlerden biliyoruz. Biz bu zihniyeti 28 Şubat’ın yürütülen tanklarından biliyoruz. İhvanı Müslim’ini yani Müslüman Kardeşleri “terör örgütü” ilan etmek isteyen zihniyet bilsin ki ümmet yeniden diriliyor, ümmet dayanışması yeni baştan yazılıyor Müslümanlar yine ve yeniden iman ediyor. Peki; 529 idam kararı Mısır’daki direniş ateşini söndürebildi mi? Bu idam kararlarını duyan Müslümanlar evlerine mi kapandılar? Siz evinize mi kapandınız biz evimize mi kapandık. Elbette hayır!

İman eden, düşünen, özgürlüğe sevdalı olan, insanım diyen herkesi Mısır'daki zulme sessiz kalmamaya ve bu zulüm karşısında çığlık olmaya davet ediyoruz. Özgürlük, adalet yalnız bizim değil bütün insanlığın hakkıdır.   

Bu kapsamda:

Mısır'da 'Darbeyi Ret ve Meşruiyete Destek' için cunta karşıtı gösteri yapan 529 kişiye idam cezası verilmesini kınıyor, uluslararası arenayı oynanan bu trajikomedi karşısında artık harekete geçmeye davet ediyoruz.

Bizler İslam ümmetinin bir parçası olarak  Batının demokrasi anlayışını hiç bir İslam coğrafyasında kabul etmiyoruz.

Bu gayri hukuki idam kararını verenleri, kararlarını ve ağababalarını tanımıyoruz.

Şahadeti en yüksek mertebe saymış, kefenini "başına sarık - beline kuşak" olarak sarmış, gemileri yakmış, ölümden korkmayan bir ümmetin fertleri olarak inandığımız davamızdan geri dönmeyeceğimizi bütün dünya bilmelidir.

Binlerce darbe karşıtının katledildiği Mısır’da, katillerin verdiği hukuksuz kararları tanımıyor, onurlu bir duruş sergileyen Mısır’lı kardeşlerimizin yanında olduğumuzu Vanlı Müslümanlar olarak ilan ediyoruz.

Ölüm bize ne uzak, bize ne yakın ölüm,

Ölümsüzlüğü tattık bize ne yapsın ölüm

Bizler Ayeti kerimede  (Ali İmran 103) emredildiği gibi "Hep birlikte Allah’ın ipine (Kur’an’a) sımsıkı sarılmak ve parçalanıp bölünmemek için bir araya geldik.

Hazreti Peygamberin emrettiği gibi “haksızlık ve zulüm karşısında eğilmemek",

"haksızlık karşısında susan dilsiz şeytanlardan olmamak" adına burada toplandık.

Mazlumların feryadına kulak tıkamamak, onların sesine ses olmak için buradayız.

Kahrolsun zalimler!

Zalimler için yaşasın cehennem!

Yaşasın ümmet dayanışması!

MÜSLÜMAN KARDEŞLER DAYANIŞMA İNSİYATİFİ 

Önceki ve Sonraki Haberler