''Hz. Meryem ve Adanmışlık Bilinci'' Semineri

''Hz. Meryem ve Adanmışlık Bilinci'' Semineri

Akhisar Özgür-Der temsilciliğinde bayanlara yönelik düzenlenen seminer programlarının üçüncüsü Hatice Yılmaz'ın sunumuyla yapıldı.

Hatice Yılmaz ''Hz. Meryem ve Adanmışlık Bilinci'' başlıklı konu hakkında özetle şunları anlattı:

Şüphesiz, Allah, Adem'i, Nûh'u, İbrahim ailesini (soyunu) ve İmran ailesini (soyunu) birbirinden gelmiş birer nesil olarak seçip âlemlere üstün kıldı. Allah her şeyi hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir. 3/33-34

Hani, İmran'ın karısı, "Rabbim! Karnımdaki çocuğu sırf sana hizmet etmek üzere adadım. Benden kabul et. Şüphesiz sen hakkıyla işitensin, hakkıyla bilensin" demişti.3/35

Onu doğurunca, "Rabbim!" dedi, "Onu kız doğurdum." -Oysa Allah onun ne doğurduğunu daha iyi bilir- "Erkek, kız gibi değildir. Ona Meryem adını verdim. Onu ve soyunu kovulmuş şeytandan senin korumana bırakıyorum." 3/36

Bunun üzerine Rabbi onu güzel bir şekilde kabul buyurdu ve onu güzel bir şekilde yetiştirdi. Zekeriya'yı da onun bakımıyla görevlendirdi. Zekeriya, onun bulunduğu bölmeye her girişinde yanında bir yiyecek bulurdu. "Meryem, Bu sana nereden geldi?" derdi. O da "Bu, Allah katından" diye cevap verirdi. Zira Allah, dilediğine hesapsız rızık verir. 3/37

Hz. Meryem'in annesi tarafından Allah'a adanmış bir kul olduğunu, büyüyüp bilinçlendikçe kendini Allah'a adayan bir kişi haline geldiğini ayetlerden anlıyoruz. Kendini Rahmana adayan Hz. Meryem'in bu tutumunun Rabbimiz tarafından bizlere örnek gösterildiğini ve biz müslüman kadınlara da düşenin Hz. Meryem gibi adanmış bir bilinç içinde hayatımızı yaşayıp kulluk imtihanımızı geçmek olduğunu söyleyebiliriz.

Rabbimiz ayette kendisinin seçip alemlere üstün kıldım dediği dört isimden bahseder bunlar: Hz. Adem, Hz. Nuh, Al-i İbrahim ve Al-i İmran'dır. Bunların ortak noktası yakın akrabalarıyla imtihan edilmiş olmalarıdır. Hz. İbrahim'de oğlunu Rabbi için kurban etmeyi göze almıştı. İmran ailesinde de İmran'ın karısı doğan yavrusunu Rabbine bağışlamıştır.

Hanne diye ismi geçen İmran'ın karısının bu adayışı gerçekleştirmesiyle özgür bir kul olarak sadece Allah'a kulluk eden bir karakter olduğunu görüyoruz. Kur'an'da bu konunun yer almasının hikmeti de bu örneklik olsa gerektir. Hanne Rabbine karşı adak sunarken edepli davranmış bize de adak adarken nasıl davranmamız gerektiğini öğretmiştir. Yine geleneksel inanca göre adağın erkek olması gerekiyordu fakat Hz. Meryem doğunca bu inanışın yanlış olduğu zaman içinde anlaşıldı. Rabbi adağı kabul edip onu Hz.Zekeriyya'nın gözetiminde bir çiçek gibi yetiştirdi.

Hz. Meryem annesi kendisini adadığı için değil büyüyünce kendi tercihleriyle amelleriyle Rabbi tarafından seçilmiş ve ondan Hz. İsa doğmuştur.

Müslüman kadın Hz.Hatice, Hz. Ayşe, Sümeyye ve Hz.Meryem'leri kendine örnek almalı ve kendini Rabbine adamalı ve bu bilinçle yaşamalıdır.

Meryem, iffetli kadın demektir. Erkeklerden sakınan, iffetli anlamında. Hz. Meryem, Müslüman kasın için bir iffet abidesi ve adanmışlığın sembolüdür. Kur'an'da zikredilip övgüyle bahsedilen başka bir kadın yoktur.

Seminer sorulan soruların cevaplanmasıyla sona erdi.  

Önceki ve Sonraki Haberler