Diyarbakır'da "Kulluk Bilinci” konuşuldu

Diyarbakır'da "Kulluk Bilinci” konuşuldu

Diyarbakır haftalık sohbetlerinde Metin Demir "Kulluk Bilinci" konusunu ele aldı Kaynak: Diyarbakır'da "Kulluk Bilinci” konuşuldu.

Özgür-Der Diyarbakır Şubesi haftalık Salı Sohbetlerinde Metin Demir'in sunumuyla “Kulluk Bilinci” konusu ele alındı.

Özgür-Der Diyarbakır Şubesi konferans salonunda gerçekleşen programın sunucusu Recep Doğru idi. Nureddin Yargıcı'nın Kuran tilaveti sonrasında ilgili ayetlerin mealini okuyan Doğru, sözü konuşmalarını yapmak üzere Metin Demir'e verdi.

Demir konuşmasına insanda bilincin oluşumunu ve bilincin anlamını açıklayarak başladı.  Bilincin bir şeyi yaparken, yapılan seyin farkında olarak yapmak anlamına geldiğini vurgulayan Demir, "taklitle veyahut gelişigüzel değil verilen iradeyi açıkça kullanarak yaptığımız eylemler bizim bilinçli olarak yaptığımız şeylerdir" dedi.

İnsanın yaradılışından bazı özelliklere sahip olduğunu hatırlatan Demir "İnsan bu özelliklerden kaynaklı Allah tarafından sorumlu tutuldu, kâinatı oyun ve eğlence için yaratmadığını söyleyen Allah, yaradılış amacı olarak da biz insanların hangimizin daha iyi amel işleyeceğini görmek için yarattığını söyler" dedi.
 
Allah'ın insanı üç özellik ile değerlendireceğinden ve bunların eksikliğinde insanın muaf tutulacağından bahseden demir konuşmasına şu sözlerle devam etti " bu üç özelliğin birincisi, Allah'ın insani irade ile yaratmasıdır. İradesi olmayan bir insanın kulluğunu da yerine getirmesi mümkün değildir. İkinci özellik insanın akleden, düşünen bir varlık olarak yaratılmasıdır. Bu özelliği ile insan iradenin yanında Allah'ın verdiği mesajı anlayabilme özelliğine sahip olur. Üçüncü ozellik ise insanın öğrenebilen ve hakikati kavrayabilen bir doğada yaratılmasıdır. Bu üç özelliğin insanı sorumlu kılan ozellikler olduğunu söylemek gerekir. Bunların yokluğunda sorumluluğunu yerine getiremeyecek olan insanın sorumluluğu kalkar."

İnsanın bu üç özelliğinden bahseden demir, konuyu Bakara suresi 30. ayet bağlamında izah etti: "Rabbimiz henüz insanı yaratmayı dilediğinde melekler ona sormuştu, yeryüzünde kan dökecek ve fesat çıkaracak birini mi yaratacaksın diye. Meleklerin bu çıkışına Allah sizin bilmediğinizi bilirim diye cevap vermişti. Bir insanı tanıştırırken en çok hangi kimliği öne çıkıyorsa o şekilde tanıtıriz. Allah da meleklere insanı tanıtırken böyle yaptı. Meleklerin bu çıkışından sonra Adem'e isimleri öğretti ve meleklerden kendisine bunların isimlerinden haber vermelerini istedi. Melekler ise ne öğretilmişse onu bilirlerdi. Bu ayette her 3 özellik de var. öğrenebilme kabiliyeti, akletme özelliği ve irade özelliği."

Kullar olarak bilinçli bir eylem içinde olmanın yegâne yolunun bilgi olduğuna vurgu yapan Demir: "Her şeyden önce bilmek çok önemlidir. Fakat Allah'ı ancak onun kendini anlattığı ve bize tanıttığı kadar bilebiliriz. Allah'ı tanımak, Allah'ın yaratıcı vasfını bilmekle olur ve ancak o zaman sevilir, tanınır ve saygı duyulur. Nitekim geleneksel olarak İslam'ı kabul etmiş insanların en ufak bir imtihanda devrilmelerinin sebebi rabbimizi gereği gibi tanımamalarindan kaynaklanır. 'Allah'tan gerçekten hakkıyla sakınanlar alimlerdir' ayeti de gösterir ki, Allah'tan en çok korkanlar, alim (Rabbi doğru anlayan ve tanıyan) olanlardır." dedi.

Hakikatin ve bilginin kendisine ulaşmadığı insanların sorumlu tutulamayacağından söz eden Demir: "Farklı ülkelerde doğan ve bilgiye ulaşma imkanları olmayan insanlar elbette  sorumlu tutulmayacaktır fakat Allah'ın ayetleri yalnızca 'enfüste' değil 'afakta' da mevcuttur. Rabbimiz ayetinde 'Sizler hiçbir şey bilmez bir durumdayken Allah sizi analarınızın karnından dışarı çıkardı; şükredesiniz diye size kulaklar, gözler, kalpler verdi.' demiştir. Göz kulak ve kalbi olan insanın kâinata bakıp bunu görmezden gelmesi mümkün değildir. Bilakis Allah yarattığı her insana hakikati ulaştıracak ortam yaratacağını söyler. Bunun yanında akletmeye engel bir durum olursa onu sorumlu tutmayacağını da söyler." dedi.

"Hakikati görebilecek bir şekilde yaratmıştır Allah insanı. Mükemmel yarattığı kâinat da bunu gösterir." diyen Demir, yaradılışın mukemmelliyeti karşısında insanoğlunun boyun eğmekten başka yapacağı bir şeyin olmadığını söyledi.

İnsana yüklenen ve onu sorumlu kılan iradenin öneminden bahseden demir: "Rabbimiz insanı tam anlamıyla özgür yarattı. İstediğini yapabilme özelliği yükledi. Bu irade bloke edilirse insan sorumlu tutulamaz. 'Dinde zorlama yoktur' der Allah. İradeyi bastırmanın manası yoktur. Fakat Allah kalbi imanla dolu olduğu halde küfre zorlanan insanın sorumlu olamayacağını vurgular.Resul akrabalarına dini anlatirken kendini çok zorlamıştı, fakat Allah: 'Biz dileseydik zaten hepsini müslüman yapardık ama biz onları denemek istedik.' diyerek  muradını açıkça anlatmıştır." dedi.

Demir sözlerini "Rabbimizden son nefesimizde Müslüman olarak ölmeyi nasip etmesini diliyorum." duasıyla bitdi.

Haber: Arif Gayretli

diyarbakirsali1.jpg

diyarbakirsali2.jpg

diyarbakirsali3.jpg

diyarbakirsali4.jpg

 

Önceki ve Sonraki Haberler