
İslami Dayanışma Platformu ABD konsolosluğu önünde: Soykırıma, kıtlığa direnen Gazze'nin yanındayız!
İslami Dayanışma Platformu öncülüğünde müslümanlar, katil ABD’nin İstanbul konsolosluğuna yürüdü.
İslami Dayanışma Platformu, Hamas tarafından yapılan kitlesel gösteri ve yürüyüş çağrısına karşılık vermeyi sürdürüyor. Mahmut Çavuş Camiinden Siyonist işgal çetesinin katliam ortağı ABD’nin İstanbul konsolosluğuna yürüyüş düzenledi.
Enes Soyaçıkgöz'ün Kur'an-ı Kerim tilavetinin ardından sunuş konuşmasını gerçekleştiren Murat Ayar, ABD konsolosluğunun sembolik değerine dikkati çekerken Siyonist çetenin en büyük destekçisinin hesap vermek zorunda olduğunu belirtti. Ayar, Mısır'daki Müslüman tutsakların durumu hakkında da bilgi verdi.
"Bugün katillerin yuvasına katliama karşı olan duruşumuzu yinelemek için geldik. Kardeşlerimizi açlık ve kıtlıkla yıldırmaya çalışanlar işledikleri suçların hesabını verecekler. Gazze'deki vahşetin faillerin en büyük gücü insanlığın sessizliği olacaktır. Hep birlikte aylardır olduğu gibi sesimizi çıkartalım! Gazze için yürürken Sisi cuntasının zulmü altındaki İslami hareket mensuplarını da unutmayalım. Siyonist çeteye söyleyecek bir sözü olmayan Sisi başta Muhammed Biltaci olmak üzere önderlerimizi hapishanelerde susturmaya çalışıyor. Mısırlı Müslümanların da sesi olalım!"
İslami Dayanışma Platformu adına sözü alan Kubilay Aşkın Durdağ, ABD’nin Siyonist çeteye olan desteği sebebiyle kaybetmeye mahkum olduğunu vurguladı.
"Zalimlerin korkup çekindikleri şey başlarına gelecektir. Siyonist çetenin en büyük destekçisi, emperyalist zorbalığı mimarı ABD’ye işlediği cürümleri haykırmak için buraya geldik. Mücahitlerin azmi karşısında ne yapacağını bilemeyen zorbalar Gazze'de çocuk ve kadınları katlederek, açlık ve kıtlıkla zorlayarak insanlığa bu suçları kabul ettirmeye çalışıyorlar. Tüm güçlerine karşı insanlar yaklaşık iki senedir sessiz kalmadı ve zulme karşı olan duruşlarını gösterdiler. Batı medeniyeti içine düştüğü derin krizi ört bas etmek için Siyonistlere olan desteğini artırarak işin içinden sıyrılmak istiyor. İnsan hakları, kadın hakları denilerek gerçekleştirilen vahşet bu dünyaya verebilecek hiçbir şeyiniz kalmadığını kanıtladı. Zulüm sisteminiz Gazze'de kaybetti ve gerçekliğini yitirdi!
Gazze'de kadın ve çocuklar açlıktan hayatını kaybederken sizler evinizde rahat oturabileceğinizi mi zannediyorsunuz? Gazze'nin tamamı açlıktan ölmelidir diyen Siyonist çete yetkilileri ve onlara destek çıkan ABD’li politikacılar başlattıkları vahşetin dehşetli sonuçlarıyla elbet yüzleşeceklerdir. Trump mı Netanyahu’yu yönetiyor yoksa Netanyahu mu ABD’yi idare ediyor? Siyonistlerin vahşetine askeri, ekonomik destek verenlerin bu dünyanın geleceğinde yeri yoktur! Maskeniz düştü ve bugün artık Batılı insanlar dahi sizin sözlerinize lanet ediyor. Gazze emperyalist vahşetin sonunun başlangıcıdır! Sabır ve namazla direnmeye devam edeceğiz, kalbi Gazze ile olanın dünyası da ahireti de kurtulur! "
Genç İHH Başkanı Mücahit Çankaya, Siyonist çeteye karşı gerekli adımlar atılmazsa tüm bölgenin hedefte olduğunu ifade etti.
"Zalim işgal rejimi hukuk normlarını çiğnemenin ötesinde insanlık vicdanını da ayaklar altına aldı. Siyonistlerin sadece güçten anladıklarını unutmamalıyız. İşgal çetesine karşı silahlı gücüyle var olabilirsiniz. Kuduz köpek gibi herkese saldıran Siyonistlerin hedefleri arasında Türkiye’nin de olduğunu unutmamalı ve mücahitlere doğrudan destek vermeliyiz. Mısır ve Ürdün tarihi, dini mesuliyetlerini hatırlamalı ve Siyonistlere karşı artık gerekli adımları atmalıdır. Hukuk tanımaz Siyonist çete yarın sizleri hedef almayacak mı zannediyorsunuz? Gazze'deki direnişle beli kırılan Siyonistlerin ilk işi coğrafyada genişleyebildiğini son sınıra kadar gidebilmek olacaktır. Herkesin ulusal çıkarını bir yana bırakarak Siyonist çeteyi ortadan kaldırmanın yollarını aramalıdır! Filistin için bir şeyler yapmanın yollarını aramalı ve Gazze için dayanışma bilincini artırmalıyız."
Özgür Kudüs Platformu'ndan Süleyman Kızılçınar, Siyonist çetenin vahşetine karşı umutsuzluğa düşmenin esas yenilgi olduğunu belirtti.
"Siyonist çetenin attığı her bombada ABD’nin desteği var. Bu destek ekonomik olduğu kadar askeri yönüyle de gerçek bir ortaklıktır. Bu vahşete karşı bizim yapabileceğimiz en önemli şey bütün dünyayı ayağa kaldırmaktır. Bunun yolu ise kitlesel eylemler ve gösterilerdir. Bugün ABD konsolosluğuna yürümeyenler yarın Kudüs'ü özgürleştirecek yürüyüşü gerçekleştiremezler. Bugün çocuklarımız, gençlerimiz Gazze yürüyüşleriyle onurlu bir direnişin paydaşı olmayı öğreniyorlar. Gazze ile birlikte bütün dünya derin uykusundan uyanıyor. Bu uyanışı görmezden gelenler esas kaybeden onlardır. Direnenler ve direnişin safında yer alanlar kazanacak, zalimler ve sessiz kalanlar kaybedecektir. Umutsuzluğu yaygınlaştıran yılgın tavırlar Siyonistlerin ekmeğine yağ sürmektedir. Gazze için yürüyüşe, duaya, boykota devam!"
Eylem sloganlarla sona erdi.