Antalya Özgür-Der'den Kimyasal Katliama Kınama

Antalya Özgür-Der'den Kimyasal Katliama Kınama

Özgür-Der Antalya Temsilciği Suriye'de katliamı kınayan bir basın açıklaması yayınladı.

Antalya Özgür-Der tarafından Baas cuntası tarafından işlenen katliamı lanetleyen bir basın açıklaması yayınlandı. Suriye halkına karşı yapılan 1200 civarında ölüm ve 3.500 yaralının olduğu saldırıda kimyasal silah kullanıldığı vurgusu yapılan açıklamada katliamlara susanların bu suça ortak olduğu belirtildi. Ayrıca açıklamada Nasrallah’ın Suriye’ye destek açıklamalarından yola çıkılarak İran’ın tavrının katliam ortaklığı olduğu belirtildi.

Katliam’da Kimyasal Silah Kullanıldı!

Baas rejiminin dün gece Şam’ın Doğu Ğuta, Batı Ğuta, Cobar, Ain Tarma, Zamalka ve Muaddamiye bölgelerinde gerçekleştirdiği katliamda kimyasal silah kullanıldığı ve içinde kadın ve çocukların bulunduğu çok sayıda insanın hayatını kaybettiğinin belirtildiği açıklamada yaşananların bir vahşet olduğu vurgulandı.

Katliamın yapıldığı bölgelere saldırıların devam ettiği ve ağır bombardımanın sürdüğü ve katliamda kullanılan kimyasal bir gaz olan “Sarin Gazı” ‘ın çok sayıda kişinin boğularak ölmesine yol açtığı belirtildi. Ayrıca çok sayıda sağlık gönüllüsünün de katledildiği gelen haberler arasındadır.

Kimyasal Silah “Kırmızı Çizgimizdir” İkiyüzlülüğü!

Yapılan açıklamada, dünyanın gözü önünde devlet terörü ile katledilen Suriye Halkı uluslararası camianın ikiyüzlülüğünün ve İslam dünyasının duyarsızlığının kurbanı olmaktadır denildi. Ayrıca açıklamada, bundan öncede zalim eli kanlı Baas rejiminin kimyasal silah kullandığı yönündeki birçok açıklama ve görüntülere rağmen uluslararası kamuoyunun ve özellikle kimyasal silah bizim ‘’kırmızı çizgimizdir’’ diyen ABD’nin bir kez daha iki yüzlülüğü ortaya çıkmıştır denilerek katliamlar karşısında sessiz kalıp bahane üretenler eleştirildi.

Katliam’ın Baş Sorumlularından Biri De İrandır!

Bu türden vahşete kalbinde zerre kadar insanlıktan bir pay almış herkesin sessiz kalmaması gerektiğinin belirtildiği açıklamada, özellikle bu katliamın baş sorumlusunun zalim Esed’e bir fiil yardım eden Hasan Nasrallah ve Ali Hamaney’in olduğu belirtildi. Kendilerini Müslüman olarak nitelendiren bu kişilerin Suriye’de Müslüman kanını döken bir zalime nasıl yardımcı olarak Müslüman kalabileceklerinin sorulduğu açıklamada, kadınlara, çocuk yaşta kızlara tecavüz edip sonra öldüren erkeklere inanılmaz işkenceler yapan, camileri bombalayan bir rejimin hiçbir meşru bir savunmasının  olamayacağı vurgulandı.

Dünyanın gözü önünde yapılan bunca katliama rağmen pervasızca çıkıp açıklama yapan Nasrallah’ın ‘’Gerekirse tüm güçlerimiz ile Suriye’ye giderek mücadelemize devam edeceğiz.’’ sözlerine değinilerek başta Nasrallah olmak üzere bu zihniyetin kınandığı ve katliam işbirlikçilerinin bunun hesabını hiçbir şekilde veremeyecekleri belirtildi.

Mazlum Suriye halkının yanında olmamızın, adil şahitliğimizin bir gereği olduğunun ve Müslümanlar olarak Rabbimiz tarafından kardeş kılındığımız bilinciyle, Esed yönetimini ve ona sessiz kalan tüm odakların nefretle kınandığı belirtildi. Bu zulüm "stratejik hesaplar"’ la gölgelenemez, karartılamaz ve görmezden gelinemez denildi.

Açıklamada son olarak, Suriye'den gelen katliam haberleri karşısında sessiz kalmak bu cinayetleri onaylamaktır. Bu katliamlara alışmak ve tepkisiz kalmak insanlığın bitiş noktasıdır. Antalya’da ve genelde Türkiye’de, olanlar karşısında sessiz kalmak istemeyen onurlu insanları ve sorumluluk sahibi kuruluşları dün yapılan katliamı lanetlemeye ve kanlı Esed-Baas rejimine karşı direnen Suriyeli kardeşlerimizle dayanışmaya davet ediyoruz çağrısı ile basın açıklamasında yer aldı.

 

Basın açıklamasının tam metni:

Bismillahirrahmanirrahim

Kamuoyuna ve Basın Mensuplarına;

Eli kanlı Baas rejimin dün gece 03:30 civarında Şam’ın Doğu Ğuta, Cobar', Ain Tarma, Zamalka Batı Ğuta'da, Muaddamiye bölgelerinde kimyasal silah kullandığı ve içinde çoğunluğunun kadın ve çocuklardan oluşan 1.180 şehit ve içinde ağır yaralılarında olduğu 3.500 yaralının olduğu bir vahşet yaşandı.

Saldırıların yapıldığı bölgeler, ayrıca diğer türden yoğun roket, havan, topçu bombardımanı altında. Yardım çalışmalarında çok sayıda sağlık personeli ve gönüllünün de katledildiği haberleri geliyor. Bölgedeki doktorlardan Halid Mahmud, AA muhabirine yaptığı açıklamada, çok sayıda kişinin kullanılan "sarin gazı"ndan etkilendiğini ifade etti.

Yaralılarda nefes darlığı, kusma, göz bebeklerinde küçülme, bilinç kaybı yaşandığını belirten Mahmud, acil olarak tıbbi malzemeye ihtiyaç duyulduğunu da  vurguladı. Mahmud ölü sayısının artmasından duyduğu endişeyi de dile getirdi.

Dünyanın gözü önünde devlet terörü ile katledilen Suriye halkı, Uluslararası camianın ikiyüzlülüğünün ve İslam dünyasının duyarsızlığının kurbanı olmaktadır. Bundan öncede zalim eli kanlı Baas rejiminin kimyasal silah kullandığı yönündeki birçok açıklama ve görüntülere rağmen uluslararası kamuoyunun ve özellikle kimyasal silah bizim ‘’kırmızı çizgimizdir’’ diyen ABD’nin bir kez daha iki yüzlülüğü ortaya çıkmıştır.

Bu türden vahşete kalbinde zerre kadar insanlıktan bir pay kalmış hiç kimse sessiz kalamaz. Özellikle bu katliamın baş sorumlusu zalim Esed’e bir fiil yardım eden, Hasan Nasrallah ve Ali Hamaney’dir. Kendilerini Müslüman olarak nitelendiren bu kişiler Suriye’de Müslüman kanını döken bir zalime nasıl yardımcı olarak Müslüman kalabilirler. Kadınlara, çocuk yaşta kızlara tecavüz edip sonra öldüren erkeklere inanılmaz işkenceler yapan, camileri bombalayan bir rejimin hiçbir meşru bir savunması olamaz.
Dünya gözü önünde yapılan bunca katliama rağmen pervasızca çıkıp açıklama yapan Nasrallah ‘’Gerekirse tüm güçlerimiz ile Suriye’ye giderek mücadelemize devam edeceğiz’’  diye bilmekte. Başta Nasrallah olmak üzere bu zihniyeti kınıyoruz ve bunun hesabını hiçbir şekilde veremeyeceklerdir.

Mazlum Suriye halkının yanında olmamızın, adil şahitliğimizin bir gereği olduğuna inanıyor ve Müslümanlar olarak Rabbimiz tarafından kardeş kılındığımız bilinciyle, Esed yönetimini ve ona sessiz kalan tüm odakları nefretle kınıyoruz. Bu zulüm "stratejik hesaplar"la gölgelenemez, karartılamaz ve görmezden gelinemez. Bunun hesabı sorulmalıdır.

Suriye'den gelen katliam haberleri karşısında sessiz kalmak bu cinayetleri onaylamaktır. Bu katliamlara alışmak ve tepkisiz kalmak insanlığın bitiş noktasıdır. Antalya’da ve genelde Türkiye’de, olanlar karşısında sessiz kalmak istemeyen onurlu insanları ve sorumluluk sahibi kuruluşları dün yapılan katliamı lanetlemeye ve kanlı Esed-Baas rejimine karşı direnen Suriyeli kardeşlerimizle dayanışmaya davet ediyoruz.
Bu vesile ile şehit düşen kardeşlerimize Rabbimizden mağfiret diliyoruz. Allah şahitliklerini ve şehitliklerini kabul etsin. Bir kez daha buradan tüm dünyaya mazlum Suriye halkının haklı mücadelesinin yanında olduğumuzu ilan ediyoruz. Kardeşlerimize bu mücadelede sabır diliyoruz.  Zalimler istemese de Allah nurunu tamamlayacaktır, zalimler güruhu hiçbir şekilde muzaffer olamayacaktır. Zafer İslam’ın ve ona inanarak mücadele veren muttakilerin olacaktır.

ÖZGÜR-DER ANTALYA TEMSİLCİLİĞİ

 

Önceki ve Sonraki Haberler