"ABD Söz Konusu Olunca Montrö Teferruat mı?"

"ABD Söz Konusu Olunca Montrö Teferruat mı?"

Özgür-Der, Gürcistan’a insani yardım götürme kılıfıyla boğazlardan geçişine izin verilen gemiler hakkında bir açıklama yaparak ABD ve NATO’nun Karadeniz’de gövde gösterisi yapma girişimi önündeki Montrö engelinin ABD söz konusu olunca yok sayılmasını eleş

Gürcistan ve daha genelde de Kafkaslar üzerinde iki emperyalist güç olan Rusya ve ABD çatışmasının bu bölgede yaşayan halklara sadece zulüm getirdiğini belirten Özgür-Der, Gürcistan'ı Rusya'ya karşı destekleyen ve kışkırtan ABD'nin bugün yaşanan gerilimlerin, acıların baş sorumlusu olduğunu vurguladı.

"İnsani yardım" görüntüsüyle de olsa Karadeniz'de emperyalist ABD ve onun saldırganlık örgütü olan NATO'nun savaş gemilerinin cirit atmasına izin verilmesinin kınandığı açıklamada, ABD ve NATO politikalarına eklemlenerek Kafkaslar'da gerilim doğuracak politikalar izlemenin ne Türkiye ne de bölge ülkeleri ve halklarının çıkarlarına uygun olmadığı ifade edildi.

Özgür-Der Genel Merkezi'nden yapılan açıklamanın tam metni:

SÖZ KONUSU OLAN ABD'NİN TALEPLERİ İSE, MONTRÖ TEFERRUAT MI?

23 Ağustos 2008

Bir iki günlük kısık sesli itirazların ardından kural değişmedi ve ABD dayatması karşısında hükümet geri adım attı. Karadeniz'e kıyısı bulunmayan ülkelere ait savaş gemilerinin Boğazlar'dan Karadeniz'e geçişini düzenleyen Montrö Sözleşmesi'nin sınırlamalarını ileri sürerek önceleri ABD'nin taleplerine soğuk duran Türkiye kısa sürede tavrını değiştirdi. Böylece Gürcistan'a insani yardım götürme kılıfıyla ABD ve NATO'nun Karadeniz'de gövde gösterisi yapma girişimi önündeki Montrö engeli aşılmış oldu.

ABD'nin neredeyse hiçbir sınırlama olmaksızın Boğazlar'dan geçme talebine karşın müzakereler neticesinde belli sınırlamalara uyması ve çok büyük tonajlı gemilerini göndermekten vazgeçmesi Türkiye medyasında her şeyin kurallara uygun biçimde seyrettiği şeklinde yorumlanmakta, hükümet ise buradan başarı hanesine bir puan yazdırmaya çalışmaktadır. Oysa bu açık bir saptırmadır. Montrö Sözleşmesi sadece bir ülkeye ait savaş gemilerinin her biri için tonaj sınırlaması getirmemekte, aynı anda Karadeniz'de bulunacak savaş gemilerinin toplam tonajını da 45 bin tonla belirlemekte, ayrıca 15 gün önceden bildirim şartı da getirmektedir. Montrö'nün belirlediği bu şartlar dolaylı yollarla ihlal edilmiş ve birbirinden kopuk yorumlarla aşılmıştır.

Gürcistan ve daha genelde de Kafkaslar üzerinde iki emperyalist güç olan Rusya ve ABD çatışması sonuç olarak bu bölgede yaşayan halklara sadece zulüm getirmiştir. Gürcistan'ı Rusya'ya karşı destekleyen, kışkırtan ABD bugün yaşanan gerilimlerin, acıların baş sorumlusudur. ABD'nin Karadeniz çıkarmasının da, Güney Osetya sorunu üzerinden Rusya'nın hamlesi ile bölgede yükselen gerilimi daha da artırması muhtemeldir. Türkiye ise Kafkaslar'da ortaya çıkan bu tehlikeli ortam karşısında ciddi bir açmazla karşı karşıyadır. ABD ve İsrail çizgisinde yol alan Gürcistan'a destek politikası Türkiye'nin geleneksel tehdit algısına uysa da, bölge gerçeklerine ve Kafkas halklarının beklentilerine uymamaktadır.

ABD ve NATO politikalarına eklemlenerek Kafkaslar'da gerilim doğuracak politikalar izlemek ne Türkiye'nin, ne de bölge ülkeleri ve halklarının çıkarlarına uygun değildir. Bu itibarla "insani yardım" görüntüsüyle de olsa Karadeniz'de emperyalist ABD ve onun saldırganlık örgütü olan NATO'nun savaş gemilerinin cirit atmasına izin verilmesini kınıyoruz.

Özgür-Der

Önceki ve Sonraki Haberler