Özgür-Der: Başörtüsü CHP’nin Oyun Alanı Değildir!

Özgür-Der: Başörtüsü CHP’nin Oyun Alanı Değildir!

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun mitinglerde başörtüsü sorununu biz çözeriz açıklamalarından sonra, şimdi bu konunun çözümünden önce bazı şartlar öne sürdü. Kısacası birçok rüşvet istiyor. Özgür-Der konu üzerine bir basın açıklaması yaptı.

Basın Açıklamasının Tam Metni:

BAŞÖRTÜSÜ CHP'NİN OYUN ALANI DEĞİLDİR!

29 Eylül 2010

Kemalist egemenlerin bağnazlık ve ilkelliklerinin en somut göstergelerinden biri olan başörtüsü yasağı bir kez daha siyaset gündeminde. Başbakan Tayyip Erdoğan'ın sorunun çözümü için CHP'ye yaptığı çağrılar toplumda bir yandan umut havası meydana getirirken, aynı zamanda Kemalist siyasi geleneğin dayatmacı niteliğini de gözler önüne sermekte. Bizzat liderinin ağzından referandum mitingleri esnasında sorunun çözümü için hazır olduğunu ilan eden CHP, şimdilerde bahane sıralamakla meşgul. Meydanlarda halka umut tacirliği yaparken hiçbir sınır tanımayan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu iş somut tavır sergilemeye geldiğinde her yönden sınırlar çizme çabasına girişiyor. Başörtüsü sorununun çözümü için adım atma şartı olarak dokunulmazlıklardan seçim barajına kadar şartlar ileri sürüyor. Bunlar daha başlangıç! CHP başörtüsü yasağının kaldırılmasına destek vermek için yarınlarda Diyanet bütçesinden din derslerinin zorunlu olmaktan çıkartılmasına, hatta enflasyondan işsizliğe kadar bir dizi şart sıralasa kimse şaşırmaz!

CHP'nin tavrında samimiyet de yok, ilke de! Öncelikle düne kadar ateşli bir biçimde savunulan başörtüsü yasağı konusunda neden tutum değişikliğine gidildiği izah edilmiyor. Bunca yıl yüzbinlerce, milyonlarca genç kıza, kadına yaşatılan zulümlerin sahibi olan CHP'nin önceki tavrına dair hiçbir özeleştiri, açıklama yapmaksızın geliştirdiği bu yeni söylemin inandırıcı olamayacağı ortada. Belli ki, CHP'nin derdi insanların yaşadıkları sıkıntıların, mağduriyetlerin giderilmesi falan değil! CHP açıkça siyasi rakibi AK Parti'yi köşeye sıkıştırma derdinde! Bunun için başörtüsü sorununu istismar ediyor. "Kaldırılmamasından ben değil, onlar sorumlu" mesajını vermeye çalışıyor.

Şüphesiz siyasi yarış mantığı içerisinde her parti rakibinin açığını, tutarsızlığını ya da zayıflığını gündemleştirebilir. Mamafih temel bir hak olan inanç özgürlüğüne yönelik bir konuyu, üstelik de on yıllardır halkın geniş kesimleri açısından derin bir yaraya, bir vicdan kanamasına dönüşmüş bir sorunu, halktan yana, ilkeli bir siyaset geliştirme iddiasındaki hiçbir parti istismar edemez, etmeye kalkışmaz! CHP ise tavrıyla açıkçası isminden başka halkla bir alakasının olmadığını ve Kemalist reflekslerle bir hayli aşınmış bir düzlemde siyaset yapan tüm diğer partiler gibi ilke kavramına yabancı olduğunu bir kere daha ilan etmektedir.

Bu noktada AK Parti Hükümetine sorumluluğunun gereğini yerine getirmesi ve CHP'nin bezirgan siyasetine başörtüsünü malzeme yaptırmaması çağrısında bulunuyoruz. Biliyoruz ki, diğer şartları kabul edilse dahi CHP'nin en fazla gelebileceği yer yüksek okullarda serbesti karşılığı olarak başörtüsünün belli bir yaş altındaki kızlar ve çalışma hayatındaki hanımlar için kesin biçimde yasaklanmasını kurala dönüştürme çabası olacaktır. Oysa başörtülüler CHP'nin himmetiyle eğitim hayatında kısmi bir özgürlüğün peşinde değil, İslami kimliklerinin bir yansıması olan başörtüleriyle hayatın her alanında şartsız ve sınırsız bir biçimde bulunma arzusundadırlar.

AK Parti Hükümeti başörtüsü sorununa çözüm adına CHP ile sonu gelmeyecek müzakerelere, pazarlıklara girişmek yerine daha somut ve etkin bir süreç başlatmalıdır. Emri altında bulunan kamu personeline hukuku hatırlatmalı ve açık bir insan hakkı ihlali ve düpedüz ayrımcılık olan başörtülülere engel çıkartma tavırlarından uzak durmaları gerektiği uyarısında bulunmalıdır. Hukukun, üst yargı kurumlarında kurumlaşmış zihniyetin saplantılı yorumlarından başka bir şey olduğunu bilen ve insanların haklarına, özgürlüklerine yasak getirmek için somut yasal mevzuat gerektiğinin bilincinde olan herkes halen çeşitli alanlarda sürmekte olan başörtüsü yasağının zorbalık ve işgüzarlıktan başka bir şey olmadığını da bilir. Zorbalık ve işgüzarlıkla mücadele ise halkı temsil iddiasındaki hükümetin öncelikli görevidir.

Rıdvan Kaya

Özgür-Der Genel Başkanı

Önceki ve Sonraki Haberler