'İslami Değerlerin Hayatımızdaki Yeri ve Önemi'

'İslami Değerlerin Hayatımızdaki Yeri ve Önemi'

Özgür-Der Tatvan şubesi tarafından düzenlenen bu haftaki Cuma seminerinde “İslami Değerlerin Hayatımızdaki Yeri ve Önemi '' konuşuldu. Konuşmacı olarak Mehmet Ayrılmak katıldı.

Seminerde Mehmet Ayrılmak, özetle şu konulara değindi:

'' O hanginizin daha güzel amel yapacağını sınamak için ölümü ve hayatı yaratandır. O, mutlak güç sahibidir, çok bağışlayandır.( Mülk: 2) Hepimiz bir imtihandan geçiyoruz. İçinde yaşadığımız aile, çevre, toplum ve yönetimlerin icraatlarından etkilenerek hayatımızda olumlu veya olumsuz bir değişim meydana gelmektedir. Hayatımızda bazı değişimlerin olması normaldir. Bilgimiz arttıkça yeni fikirlerle karşılaştıkça ve yaşadığımız toplumun ekonomik, siyasi ve içtimai gelişimleri karşısında değişiyoruz. Bugün geldiğimiz noktada olumlu bazı değişimler olmasına rağmen genellikle olumsuz değişmeler ve gelişmeler hayatımızda yaygınlaşarak cehaletin, Küfrün, ahlaksızlığın, haramın ve günahın artık normal görüldüğü bir ortama doğru sürükleniyoruz.

Dünyevileşme ile birlikte bizlerde dünyaya ait uzun emeller besler olduk.  Hz. Peygamber "Dünyaya ait uzun emeller beslemeyin. İmanınız zayıflar." buyurarak bizleri uyarmaktadır. Müslüman zihin dünyadan çok ahirete yönelik bir pratik içerisinde olmalıdır.

İslami değerlerden uzaklaşmamızın temel nedenlerinden biri de Kur'an'a olan bakışımızdan kaynaklanıyor. İlk kur'an  neslinin özellikle sahabenin, Kur'an'a yaklaşımına baktığımızda Kur'an'ı yaşamak ve yaşatmak için okuduklarını görüyoruz. Fakat sonraki nesillerde bu yaklaşım gittikçe azalarak devam etti. Bugün Kuran'a ve ilme yaklaşımımız amel etmekten çok bilgi sahibi olmak, konuşmak veya dünyevi bir amaca ulaşmak şeklinde tezahür ediyor.

Sarılacağımız ve ona göre hareket edeceğimiz ilk iki önemli değerimiz Allah'ın kitabı ve Resul'ünün örnek hayatı olmalıdır.

"Ey iman edenler Allah ve Resulü size hayat verecek şeylere davet ettiği zaman icabet ediniz." Enfal: 24

Önemli bir değerimiz, ölçümüz Takva

"Allah katında en değerli olanınız O'na karşı gelmekten sakınanınızdır. Şüphesiz Allah hakkıyla bilendir, hakkıyla haberdar olandır. (Hucurat 13)

Bir hadis-i şerifte de" Allah sizin suretlerinize ve mallarınıza bakmaz fakat kalplerinize ve amellerinize bakar" diye buyrulmaktadır.

Allah resulü Mekke'den Medine'ye hicret ettiğinde  başta akrabaları ve birçok zengin kişi onu misafir etmek istemiştir Allah Resulü'nün devesinin bir zengin değil fakir bir Müslüman olan Eyüp el ensari'nin evinin önünde çömelmesi, onun evine misafir olmasın da bizim için Önemli dersler vardır.

Bizim devemiz nerede duruyor, kimleri tercih ediyor? Bizim devemiz ilahi olan değerlerden yana mı yoksa beşeri, dünyevi değerlerden yana mı bir duruş sergiliyor? Asıl Servet ve gücün yegane sahibi Allah'tır. Öyleyse bakış açımız ve hayat tarzımız onun değerlerlerine ve hükümlerine göre olmalıdır.

İman ve Salih amellerin önemi

Ebu Derda (ra) şöyle rivayet ediyor "Dilediğiniz şeyi öğrenin, şüphesiz Allah amel etmedikçe sizi  onunla faydalandırmaz. Bilginin amellerle yoğrulması gerekiyor. Asr süresinde, insanın hüsrandan kurtulması dört değer üzerine inşa ediliyor. Bunlar iman etmek, salih ameller, hakkı ve sabrı tavsiye etmek olarak ifade ediliyor.

İslami eğitim

Eğitim, insanı ve toplumları değiştirip dönüştüren, inşa eden bir kurumdur. Her eğitim sistemi kendi hayat tarzına uygun nesiller inşa etmeyi amaçlar. İslami eğitimin de temel hedefi İslam'a uygun şahsiyetler yetiştirmektir. Bu da ancak İslami bir eğitimle gerçekleştirilir. Allah'ın kitabını ve peygamberlerini hesaba katan bir eğitim anlayışı metodu çok önemlidir. Bundan yoksun ideolojiler, sistemler ve hayat tarzları kendine kul olan fertler, nesiller yetiştirir. İslami eğitim ise kullara kulluk değil, Allah'a kulluğu esas alan bir eğitim anlayışı ortaya koymuştur.

Bugün Batı elindeki bilgi ve teknolojik güçle; hakkı, adaleti, güveni tehsis edeceğine, insanlığa hizmet edeceğine, insanların topraklarını işgal etmekte ve sürmektedir. Bizim eğitim algımızda Allah'ın rızasına uygun olmalıdır.

Önemli bir değerimiz Güven

Hz peygamber güven toplumunu inşa babında "Müslüman, elinden ve dilinden emin olunan kimsedir" buyurmaktadır. Emniyet ve güven ortamının oluşmasını sağlayan en önemli etkenler, adalet, doğruluk, emaneti ehline vermek, merhamet, sevgi, saygı, yardımlaşma ve dayanışma gibi değerlerdir.Toplum içinde güvenliği sağlamanın en kestirme yolu tevhidi, imanı ve ahlâkı muhafaza etmektir.

AYRILMAK, son olarak Müslüman temsil ettiği dinin sorumluluğunu üzerinde taşımalı, davranışlarıyla çevresine güven vermeli, özü sözü bir olmalı, hiçbir varlığa zarar vermemelidir diyerek konuşmasını sonlandırdı.

Seminer dinleyicilerin soru ve katkılarıyla son buldu.

5846.jpeg

 

Önceki ve Sonraki Haberler