İzmir'de '21. Yüzyılda Sistemin Restorasyonu' Semineri

İzmir'de '21. Yüzyılda Sistemin Restorasyonu' Semineri

Özgür-Der İzmir Şubesi'nin gerçekleştirdiği alternatif eğitim seminerleri, "21. Yüzyılda Sistemin Restorasyonu" başlıklı çalışmayla devam etti. Semineri Hamza Türkmen sundu.

"21. Yüzyılda Sistemin Restorasyonu" başlıklı konunun sunumu Haksöz Dergisi yazarı ve Özgür-Der Yönetim Kurulu Üyesi Hamza Türkmen tarafından Özgür-Der İzmir Şubesi'nde gerçekleştirildi.

Türkmen, konuya TC'nin temellerini özetleyerek başladı. "TC'deki sistem, Şubat 1923'te İzmir İktisat Kongresi'nde Mustafa Kemal'in yaptığı kapanış konuşmasında saklıdır" diyen Türkmen, "Bu bildirgede bolşevikliğe ve irticaya izin verilmeyeceği, yabancı sermayenin teşvik edileceği belirtilmişti. Yani TC, kapitalist yolla kalkındırılacaktı. Bu kararlardan sonra İtilaf Devletleri'nin icazetiyle TC kuruldu. Ümmet yerine ulus inşası projesi ve batılılaşma başladı. Bunun üzerine kıyamlar ve isyanlar baş gösterdi. İstiklal Mahkemeleri'nde kırk bine yakın, her şehrin ileri gelen kanaat önderleri idam edildi. Halkevlerinde batılı yaşamın nasıl olduğu gösteriliyordu. Sistemin temel dinamiğini ise ekonomik örgütlenme oluşturuyordu. Hint ve Mısır müslümanlarının gönderdiği 1,5 milyon lira MUstafa Kemal'e verildi. Bu paranın 300 bini Yunan Savaşı'nda kullanıldı, ardından M. Kemal'e iade edildi. Bir kısmıyla İş Bankası kuruldu. M. Kemal'in arkadaşları ve çevresi, buradan çektikleri kredilerle ithal ettikleri ürünleri tekel oluşturarak 5-10 katı fiyata sattılar. Menderes her şehirde milyoner oluşturma derdindeydi, Özal ise her mahallede. Bunlar daha sonra TÜSİAD'da toplandı. DP hem çevreyi merkeze taşıyordu, hem de Rusya ile ilişkilere girmişti. Bu yüzden 1960 Darbesi oldu. 1989'da Berlin Duvarı'nın yıkılması ve 1991'de SSCB'nin dağılması, iki kutuplu dünyanın sonunu getirdi."

"BALYOZ DARBE PLANI, IRAK İŞGALİNDE TC'NİN ABD ÜSSÜ OLMASINA KARŞI ÇIKAN MÜSLÜMANLARI CAMİDE BOMBALAMA PLANIDIR!"

Hamza Türkmen, sunumunda sık sık günümüzden ve yakın geçmişten de örnekler verdi. "Balyoz Planı'nın tarihi Şubat 2003; 1 Mart 2003'teki tezkere için cuma çıkışlarında Fatih ve Bayezid Camilerinde eylem yapan müslümanlar hedefte" diyen Türkmen, sistemin değişmesinden kaygı duyanların silahlı kesiminin sürekli olarak darbe yapma ya da yönetimi etkileme veya ele geçirme peşinde olduğuna dikkat çekti.

"AKP'NİN HEDEFİ TC'Yİ KALKINDIRMAK"

AKP'nin, TC'yi demokratikleştirme ve kapitalist yolla kalkındırma derdinde olduğunu ifade eden Türkmen, "Sistemi değiştirmek isteyenler, eski solcular, liberaller, hatta BDP bile AKP kampında. Diğer kampta ise CHP, MHP, İP, TKP, Ergenekoncular var. Bunlar, varlıklarını İslam düşmanlığına borçlular. Bu kamplaşmayı serbest piyasacı - tekelci, küresel kapitalizm - dinozor kapitalizmi, liberal - devlet kapitalizmi, değişimden yana olanlar - sistemi devam ettirmek isteyenler, işkence karşıtları - işkence yanlıları gibi de adlandırabiliriz. Şartların iyileşmesi, müslümanlar için de olumluluktur. Mü'min, çağına hakim insandır. "Hicret neden İran'a değil de Habeşistan'a gerçekleştirildi?" sorusuna cevap verebilen insandır. Ehven-i şer mantığı gütmeden, birden fazla durumdan kendine en çok yarayanı seçer. Ama bunu seçmesi, onu benimsediği anlamına gelmez" dedi.

Türkmen, sözlerine şöyle devam etti: "ABD'de ise neo-conlar, demokratlar ve globaller var. Rand Corporation'ın yaptırdığı çalışmalarda, TC'nin orta ve uzun vadede yaşayacağı muhtemel senaryolar var. AKP'nin İslamîleşmesi ya da ülke yönetiminin ulusallaşması bunlar arasında. AKP'nin izlediği politikalar neticesinde komşularla sıfır problem, 2012'ye kadar dışarıdan 50 milyar $ yatırım gelmesi, TC'nin sanayi malları satan bir ülke olması için makine üretimi yatırımlarının TC'ye kaydırılması, enerji yatırımlarına 100 milyar $ harcanması gibi durumlar gerçekleşecek. Bunlar ancak AKP ile olabilecek projeler. TSK bile küçük bir ülkenin mi, yoksa gelişmiş ve dünyayla yarışır bir demokrasinin ordusu mu olmak daha iyi şeklindeki iki seçenek arasında gidip gelmekte."

Yoğun bir katılımın gözlendiği etkinlik, verilen aranın ardından sorulan sorularla sona erdi.

Fazlı İnderin / Haksöz-Haber

Önceki ve Sonraki Haberler