“İyiliği Emretmek, Kötülükten Sakındırmak’’ Semineri

“İyiliği Emretmek, Kötülükten Sakındırmak’’ Semineri

Siverek Özgür-Der'de alternatif eğitim Seminerleri Emin Bilgen’in sunduğu “İyiliği Emretmek, Kötülükten Sakındırmak’’ konulu seminerle devam etti.

Sunumdan Notlar ise şöyle;

Maruf yada iyilik; bilinen, tanınan şey, ikram, gönül okşayıcı söz ve davranış, cömertlik, ihsan, iyi ve güzel kabul edilen inanç, düşünce ve davranışlardır. Münker yada kötülük ise; bunların zıddı olan, yani gönül incitici, insanın vicdanını rahatsız ve huzursuz edici söz ve davranışlar, kötü ve çirkin kabul edilen; inanç, düşünce ve hareketlerdir.

Mü'min erkekler ve mü'min kadınlar birbirlerinin velileridirler. İyiliği emreder, kötülükten sakındırırlar, namazı dosdoğru kılarlar, zekatı verirler ve Allah'a ve Resûlü'ne itaat ederler. İşte Allah'ın kendilerine rahmet edeceği bunlardır. Şüphesiz, Allah, üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir. (Tevbe: 9/71)

"Onlar (o kimselerdir) ki, kendilerine yeryüzünde iktidar verdiğimiz takdirde (zorbaların yoluna sapmazlar, bilakis) namazı kılarlar, zekatı verirler, iyiliği emrederler, kötülükten vazgeçirmeye çalışırlar. Bütün işlerin sonu Allah'a aittir. (Hac: 22/41)

Ayetlerinde de anlaşıldığı gibi İyiliği emretmek, kötülükten sakındırmak müminler için farzdır.

İnsanlara iyiliği emretmek ve insanları kötülükten sakındırma peygamberler ve onların aracılığı inen ilahi kitaplar ile olmuştur. Son peygamberden sonra da bu görev müminlere düşmektedir. Ancak Müslüman olduğu halde bu görevini yerine getirmeyen birçok Müslüman vardır. bu da kötü olan olup onları da bu davranışlarından dolayı iyi olana davet etmek yani İyiliği emretme, kötülükten sakındırma. Görevine davet etmek gerekir. Hayırlı ümmet olmak için müminlerin bunu yapması şarttır.

İyiliği Emretmek, Kötülükten Sakındırmak Nasıl Olmalı…

İlk Önce Nefsi iyiliğe davet ve kötülükten men…

Müminler "İyiliği emretmek ve kötülükten sakındırma" görevini layıkıyla yerine getirmek için önce kendi nefsini terbiye etmelidir. İnsanın içinde iyi ve kötü vardır. insan akıl ve iradesini kullanarak ya iyiye ya da kötü olana yönelir. Biz müminler kur an'ın Çizdiği sınırlar dahilinde hareket ederek iyi olana yönelmeli nefsimizi kötülükten men etmeliyiz. Yani işe önce kendimizden başlamalıyız başkalarını uyarırken kendimizi unutmamalıyız. Allah u Teala BAKARA 44. Ayete bizi böyle uyarmaktadır.

Siz insanlara iyiliği emrediyorken, kendinizi mi unutuyorsunuz? Oysa siz kitabı okumaktasınız Yine de akıllanmayacak mısınız?" (Bakara 44)

Ve Yusuf/53

"ey oğlum, namazı dosdoğru kıl, ma'rufu emret, münkerden sakındır ve sana isabet eden (musibetler)e karşı sabret. çünkü bunlar, azmedilmesi GEREKEN İŞLERDENDİR. (Lokman 17)

Günümüzde Yaşanan Olaylara Karşı Ma'rufu Emretme, Münkerden Sakındırma…

Günümüzde insanlık zulüm, vahşet, açlık, kıtlık, katliam, kan ve gözyaşı altında kıvranıyor. Toplumların ahlaki yapıları çökmüş durumda. Maddi ve manevi felaketler insanlığın sonunu hazırlıyor. Bu yaşananlara karşı seyirci kalmamalı kötü olanı ifade etmeli bunu yapanlara karşı net bir duruş sergilemeliyiz. Bana ne mantığı ile hareket etmemeliyiz. Aksi takdirde "İyiliği emretme ve kötülükten sakındırma" görevini yerine getirmemiş oluruz. Allah u Teala Al-i İmran 104 ayette

Sizden; hayra çağıran, iyiliği (marufu) emreden ve kötülükten (münkerden) sakındıran bir topluluk bulunsun. Kurtuluşa erenler işte bunlardır. (ÂLİ İMRÂN – 104)

İfadesini kullanmaktadır yani "İyiliği emretme ve kötülükten sakındırma" görevini yapanların kurtuluşa erenler olduğunu ifade etmektedir.

Allah u Teala hud 116-117 ayetlerde de ise bozgunculuk yapanlara bu tavırlarına karşı aklı selim davranıp bu davranıştan onları alıkoymamızı istemektedir.

"Sizden önceki nesillerden akıllı kimselerin, (insanları) yeryüzünde bozgunculuk yapmaktan menetmeleri gerekmez miydi? Fakat onlar arasından, ancak kendilerini kurtardığımız pek az kişi böyle yaptı. Zulmedenler ise, kendilerine verilen refahın peşine düşüp şımardılar ve suç işleyen (insan)ler olup çıktılar. Halkı ıslah edici kimseler olsaydı. Rabb'in, o şehirleri haksız yere helak edici değildi." (Hud: 11/116-117) (Maide: 5/78-79)

Bu ayetlerden anlaşıldığı gibi inkar eden, zulm eden, kan dökenlere karşı durulması ve lanetlenmeleri gerektiği vurgulanmaktadır. Allah'u Teala birçok ayette müslümanların iyiliği emredip kötülükten alıkoyması gerektiğini vurgulamaktadır. Müminlerin bu şartı yerine getirmesi ve elinden geleni yapması gerekir. Bu müminlerin olması olmazıdır. Nasıl ki iman etmişsek, namaz kılıp, zekat veriyorsak kuranın haramlarına nasıl riayet ediyorsak aynı şekilde "İyiliği emretme ve kötülükten sakındırma" görevinde en iyi şekilde yerine getirmemiz gerekmektedir.

Birde peygamber efendimizin bir hadisinde kişinin elinden geldiğince kötülüğe karşı durması gerektiğini ifade etmektedir.

Biriniz bir kötülük gördüğü zaman onu hemen eliyle değiştirsin, eğer buna gücü yetmezse diliyle değiştirsin, ona da gücü yetmiyorsa kalbiyle değiştirsin, (buğz etsin) imanın en zayıfı da budur. (Sahihi Müslim)

"İyiliği emretme ve kötülükten sakındırma" görevini yerine getirmezsek zulm edenler, kan dökenler sömürenler ahlaksızlık yapanlar maddi ve manevi her türlü çöküntü yaşanacak ve Allah u Teala bu durumda uyaranlar olmadığı için toplumları helak ettiğini ifade etmektedir.

 Onlar kendilerine yapılan uyarıları unutunca, biz de kötülükten men edenleri kurtardık, zulmedenleri de yapmakta oldukları kötülüklerden ötürü şiddetli bir azap ile yakaladık. (Araf-165)

Hud 113 te ise zulme müsaade edilmemesi gerektiğini şöyle ifade edilir.

Zulmedenlere eğilim göstermeyin, yoksa size ateş dokunur. Sizin Allah'tan başka velileriniz yoktur, sonra yardım göremezsiniz. Hud-113

Özelikle de Müslümanları bırakıp dost edinenler kuran da şiddetle uyarılmakta bu fiilin kötü olduğu vurgulanmaktadır. Bu da dost edinirken dikkat edilmesi gerektiği yaşadığımız ortamda "İyiliği emretme ve kötülükten sakındırma" daha önem kazanmakta çünkü diğer kavimlerin helakına bakıldığı zaman Allah emirlerine uymama, zina, tartıda dikkat etmeme, sapık ilişkiler v.b. kötü vasıflar nedeniyle Allah bu toplumları helak etmiştir. Günümüzde ise bu kötü fiillerin hepsi bulunmaktadır. Bunlara karşı elimizden geldiğince "İyiliği emretme ve kötülükten sakındırma" görevini yerine getirmeliyiz.

Özetle biz Müslümanlar nefsimize, ailemize, çevremize, zulme, kan dökenlere, sömürenlere yani kötü olan her şeye karşı durmalı ve "İyiliği emretme ve kötülükten sakındırma" görevimizi layıkıyla yerine getirmeliyiz.

Haksözhaber/Murat Başaran

Önceki ve Sonraki Haberler